LEVENT GÖKMEN
lgokmen@ekonomist.com.tr
2016 yılının ikinci yarısından itibaren kampanyalar ve vergi indirimi gibi çeşitli teşviklerle canlandırılan konut sektöründe, konut kredisi faizleri de yükselme trendinde olunca, 2017'nin sonlarında talepte bir daralma yaşandı. Bu ortamda şirketler kampanyalarla satışları hareketlendirmeye çalıştı.
2017 yılının 11 ayında 1 milyon 276 bin konut satıldı. Bu sayının 2017 sonunda 1,4 milyona ulaştığı tahmin ediliyor. 2016 yılında konut satışları 1 milyon 341 bin olmuştu. 2018'in de kampanya yoğun bir yıl olması bekleniyor. Bu kampanyalar sayesinde 2018'de de 1,4 milyon civarında satış rakamına ulaşılabileceği öngörülüyor.
Değeri düşen TL'nin 2018'de Türkiye'yi yabancılar için cazip hale getirmesi bekleniyor. 2017 yılının 11 aylık döneminde yabancı yatırımcılara 20 bin 70 adet konut satıldı. 2017'nin tamamında bu sayının 22 bini bulduğu tahmin ediliyor. 2018'de de yabancılara 22 bin konut satılması bekleniyor.
ARZDA DARALMA OLABİLİR
Stoktaki konutların yarattığı rekabet nedeniyle markalı konut arzının 2018'de yavaşlaması öngörülüyor. Yüksek döviz kurlarının maliyetleri arttırıcı etkisi, teşviklerin sona ermesi ve fiyat artışlarının yavaşlaması gibi nedenlerle, özel lokasyonu olanlar haricinde arzda durulma yaşanabileceğine dikkat çekiliyor.
2018'de firmaların şehir merkezlerinin dışında yeni uydu kentler yaratmaya başlayabilecekleri de belirtiliyor. ERA Gayrimenkul Genel Müdürü Özhan Atalay, fiyat artışlarının durmasının ve yeni binalarda kat sınırlaması getirilmesinin, devam eden projeler sonuçlandıkça yeni ve büyük kentsel dönüşüm projelerinin yavaşlamasına neden olabileceğine vurgu yapıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Türkiye'deki 7,5 milyon çürük yapı stokunu yenilemek üzere 2018 yılından itibaren atılım yapacağına yönelik açıklamalar yapması ise kentsel dönüşüm konusunda önümüzdeki yıllarda ciddi çalışmaların önünün açılacağını gösteriyor.
İNŞAATTAKİ BÜYÜME
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi 2017'nin ilk üç çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,4 büyürken, inşaat sektöründeki büyüme yüzde 10,2'yi buldu. İnşaat yatırımları 2017 yılının ilk çeyreğinde yüzde 13,3, ikinci çeyreğinde yüzde 22,5, üçüncü çeyreğinde yüzde 12 arttı.
Sektörün son dönemde kaydettiği büyümede özel sektör yatırımlarının yanı sıra Avrasya Tüneli, önümüzdeki dönemde açılması planlanan Üçüncü Havalimanı, Çanakkale Köprüsü gibi önemli projelerin etkili olduğu ifade ediliyor. Önümüzdeki dönemde de kamu yatırımları ile kentsel dönüşüm sürecinin inşaat sektöründe büyüme ivmesini desteklemeye devam etmesi öngörülüyor.
YURTDIŞI HAREKETLİ
Yurtdışı müteahhitlik işleri tarafında tablonun olumlu olduğu görülüyor. Ekonomi Bakanlığı'nın verilerine göre, 2017'nin 11 aylık döneminde yurtdışında 11,6 milyar dolarlık 175 yeni proje üstlenildi. Projelerin ülkelere göre dağılımında ilk beş ülke, Tanzanya (yüzde 21.9), Rusya (yüzde 13.3), Suudi Arabistan (yüzde
11.1), Irak (yüzde 8.2) ve Cezayir (yüzde 6.5) olarak sıralanıyor. Türk müteahhitlik firmalarınca 1972'den 2017 Kasım sonuna kadar olan dönemde 119 ülkede üstlenilen 9 bin 173 projenin toplam bedeli ise 350,9 milyar dolara ulaştı.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Mithat Yenigün, önümüzdeki dönemde belirli düzeyde artış ivmesi kazanan enerji fiyatlarının Suudi Arabistan, Cezayir, Türkmenistan gibi Türk şirketlerinin referanslarının son derece güçlü olduğu pazarlarda yatırım ortamına ve finansman koşullarına olumlu yansıyabileceğini söylüyor.
Yenigün, Rusya ile ilişkilerde kademeli normalleşme ile Sahraaltı Afrika'nın başta olduğu potansiyel pazarlardaki fırsatlar da değerlendirildiğinde, önümüzdeki dönemin son 10 yıllık dönemde kazanılan ivmenin kaybedildiği 2016-2017 döneminden daha olumlu olmasının umulduğunu da vurguluyor.
PROJELERİN FİNANSMANI
Tabii 2018 yılı için sektörün önünde riskler de var. Yüksek finansman gereksinimi bulunan altyapı projelerinin seyri açısından piyasa koşulları büyük önem taşıyor. Küresel likidite koşullarında önümüzdeki dönem için öngörülen daralma, jeopolitik risklerde artış eğilimi, döviz kurlarının yüksek seyri ve faiz tarafındaki gelişmeler inşaat yatırımları üzerindeki risk unsurlarını arttırıyor.
Yeni yatırım fırsatları ve finansman riskleri birlikte değerlendirildiğinde, inşaat sektöründeki büyümenin önümüzdeki dönemde genel ekonomik performansın üzerinde seyretmeyi sürdürmesi beklentiler arasında yer alıyor.
MURAT ATAY GARANTİ MORTGAGE GENEL MÜDÜRÜ
“SEKTÖR 2018'DE DE DESTEKLENECEKTİR”
"Konut sektöründe ortaya çıkan rakamlar sektörün yatırım açısından 'güvenli liman' olmayı sürdürdüğünü gösteriyor. Konut kredileri 2017'nin 11 aylık döneminde yüzde 16,3 büyüdü. 2017 Kasım sonu itibariyle net kredi büyümesi 24,9 milyar TL olarak gerçekleşti.
Konut sektörünün ekonomideki öneminden hareketle, devletin sektöre yönelik destekleyici kararlarının devam edeceği düşüncesindeyiz. Kısa vadede yüksek enflasyon trendinin süreceğini, bunun TCMB'nin faizleri direkt ya da diğer müdahale seçenekleriyle yukarıya taşıyacak aksiyonları almasına neden olacağını tahmin ediyoruz. Bunlar faizlerin yukarı yönlü olma olasılığını güçlendiriyor."
MAKBULE YÖNEL MAYA TSKB GAYRİMENKUL DEĞERLEME GENEL MÜDÜRÜ
“KAMPANYALAR ÇEŞİTLENECEK”
"Yatırımcının ülkemizde gayrimenkule iştahı her zaman olacaktır. Ancak bir fırsat olduğunu görüp hissetmeli ki gayrimenkule yatırım yapsın. Tüketiciyi harekete geçirmek için 2018'de kampanyalarda çok ciddi çeşitlenmeler ve farklılaşmalar olacak. Kira garantisi taahhütleri, yıllık getiri taahhütleri, ticari alanlardan konut sitesi/binasına ortak alan gideri payı katkısı gibi, basit matematik ile herkesin anlayabileceği rakamsal kampanyalar dünyada olduğu gibi ülkemizde de gündeme gelecek."