Yurt içi ve yurt dışında inşaat, turizm ve hizmet alanlarında faaliyet gösteren Ant Yapı, 30 yılı aşkın süredir Türkiye’nin yanı sıra Rusya, İngiltere, ABD ve Türk Cumhuriyetleri’nde yüksek kaliteli işlere imza atıyor.
1-14 Eylül 2024 tarihli sayıdan
Firma, dünyanın en büyük 250 müteahitinin sıralandığı ENR 2023’de global arenada 66’ncı sırada, Türk firmaları içinde ise beşinci sırada yer aldı. Bugüne kadar toplam 12 milyon m2’den fazla projeye imza atan şirket Rusya, İngiltere, ABD ve Türkiye’de projeler geliştirmeye devam ediyor. 2023’ü 951 milyon dolarlık ciro ile kapatan şirket bu yıl bu cirosunu korumayı hedefliyor.
Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay ile inşaat sektörünü ve yatırım planlarını konuştuk.
“GYF yasası kentsel dönüşümü hızlandırabilir”
“Yenilenen Gayrimenkul Yatırım Fonu (GYF) yasası, Türkiye’deki gayrimenkul sektörünün finansman sorunlarını çözmede ve kentsel dönüşüm projelerini hızlandırmada önemli bir araç olma potansiyeline sahip. Proje bazlı GYF’lerin sektöre yeni kaynaklar yaratacağına, özellikle büyük ve stratejik projelerin hayata geçirilmesine kolaylık sağlayacağına inanıyoruz ki biz de bu bağlamda her türlü zorluğuna karşılık kentsel dönüşüm projelerine yöneldik.”
Ant Yapı olarak çalışmalarınızdan ve planladığınız projelerinizden bahseder misiniz?
Yurt içinde ve yurt dışında proje geliştirmeye ve yatırıma devam ediyoruz. Öncelik verdiğimiz projelerin başında Bodrum Aspat Koyu’nda hayata geçirdiğimiz Anthaven projemiz var. Anthaven’ın 60 konutluk yeni etabı için çalışıyoruz. İstanbul Beylerbeyi’nde Antteras projemizin devamı niteliğindeki Antteras Nev’de Nisan 2024’te yaşam başladı. Antteras’ın 250 konutluk yeni etabı için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yurt dışında da proje geliştirmeye devam ediyoruz. İngiltere’de bugüne kadar renovasyon ve geliştirmede güzel işler yaptık. Şu anda İngiltere’de Chelsea’nin kalbinde Chelsea Barracks projemiz, Amerika’da Miami’de Una Residences projemiz devam ediyor. Rusya’da ise şu an 40’tan fazla şantiyemiz aktif durumda. Orada da konut, havalimanı, alışveriş merkezi vb. inşaatlarımız bulunuyor.
Konut piyasası daralıyor. Piyasa sizce hangi şartlarda normalleşebilir?
Türkiye’de konut piyasasında yaşanan daralma, çeşitli ekonomik ve yapısal faktörlerden kaynaklanıyor. Piyasada normalleşme için birkaç temel faktörün bir arada ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Yüksek enflasyon inşaat maliyetlerini artırdığı için konut fiyatları da yükseliyor. Enflasyonun kontrol altına alınmasıyla maliyetlerin dengelenebileceğini öngörüyoruz. Yüksek faiz oranları konut kredisi kullanımını azaltıyor; faiz oranlarının yeniden ele alınmasına ihtiyaç olduğunu görüyoruz. Konut üretimi ve alımı için devlet tarafından vergi indirimi ve teşvik konuları da sektörümüz için önem taşıyor. Bu konuda atılacak adımları bekliyoruz. Makroekonomik istikrar da yatırımcılar için çok önemli bir faktör.
Konut fiyatlarındaki düşüşün devam etmesini bekliyor musunuz?
Bugün Türkiye genelinde reel konut fiyatları yüzde 21 gerilemiş durumda. Burada en büyük faktör yatırımcıların kârlarından fedakarlık etmeleri. Piyasada farklı hareketliliklerin olduğunu görüyoruz. Ancak başta enflasyon ve döviz artış hızının durması yönündeki, dolayısıyla maliyetlerdeki düşüş beklentimizi koruyoruz. Konut kredilerinde faizin yüzde 1’in altına indirilmesi ve taksitlerin makul seviyelere çekilmesi halinde sektör yeniden canlanacaktır. Bu yönde kamunun alacağı tedbirler ve kararları dört gözle bekliyoruz. Özetle, gerekli tedbirlerin alınması halinde piyasanın canlanacağından ümitliyiz.
Günümüzde kimler konut alıyor? Orta ve dar gelirlinin ev sahibi olması sizce hangi şartlarda mümkün olabilir?
Gayrimenkul her zaman yatırımcının güvenli limanı olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Şu an elinde nakit olan, var olan bir evini satarak ve elindeki nakitle birleştirenler ev alıyor. Orta ve dar gelirlilerin ev sahibi olabilmesi için şartların oluşması gerekiyor. Enflasyon ve döviz fiyatlarındaki artış, inşaat maliyetlerini malzeme ve işçilik yönünden çok artırdı; ayrıca arsa üretilemediğinden, arsa maliyetleri aynı şekilde yükseldi. Arsa ve inşaat maliyetlerinin çok yükselmesine karşın konut alıcısının geliri aynı oranda artmadığı için alıcı bu fiyatlara ulaşamıyor. Bu saydıklarımızla ilgili düzenlemeler ile orta ve dar gelirli kişiler için sunulacak kredi kampanyaları birleştiği zaman bir çözüm üretilebilir.
Yerli yatırımcı ek vergi söylentileri nedeniyle yurt dışına yönelmiş durumda. Onları ülkemize yönlendirmek sizce mümkün mü?
Ülkemizdeki gayrimenkul yatırımcıları vatandaşlık alma, vize sorunları, uygun fiyata konut alma, geri dönüşü daha uygun kiralama rakamları vb. sebepler yanında ülkemizdeki kiralama rakamlarına sınırlama getirilmesi, birden fazla evi olanlara ek vergi söylentileri maalesef yatırımcıları yurt dışına yöneltiyor. Bahsettiğimiz bu ve benzer sorunların çözülmesi halinde geri dönüşlerin olması muhtemeldir.
Yabancıya satışta da gerileme var. Yabancı ilgisini artırmak için sizce neler yapılmalı?
TÜİK verilerine göre yabancılara yapılan konut satışları Ocak-Haziran 2024 döneminde yüzde 45,7 azalarak 10 bin 461 oldu. Bu konuda konutların değer kazanmaması, ek vergiler, talebin düşmesi ve kira rakamlarından dolayı geri dönüşlerin çok uzun yıllar alması gibi konular talebi düşürmüş görünüyor. Bu sorunların veya zorlukların, bölgemizdeki sosyo-ekonomik konjonktürün düzelmesi halinde yabancı ilgisi tekrar canlanabilir.
Rusya-Ukrayna savaşı bölgedeki projelerinize nasıl yansıyor? Faaliyette olduğunuz ülkeler dışında yeni pazarlarda yer alma planınız var mı?
Rusya-Ukrayna savaşının etkileri operasyonel zorluklar olarak kendini gösteriyor. Lojistik ve tedarik zincirinde problemler zaman zaman yaşansa da çözüm üretebiliyoruz. Biz kendimizi Formula 1 pilotu gibi görüyoruz, tam zamanında frene ve gaza basma yeteneğimizle ve tedbiri elden bırakmadan bölgedeki projelerimizde aksama yaşatmadan ilerliyoruz. Biz yüksek kalitedeki işçiliğimiz, inşaat malzeme kalitemiz ve yurt dışında iş yapmanın bütün gerekliliklerine hızla uyum sağlama becerimizle buralarda var olmayı ve sürdürülebilir bir büyüme yakalamayı başardık. Yenilikçi ve yüksek kalite standartlarıyla yurt dışı çalışmalarımızı yine bu pazarlarda sürdürmenin yanında Avrupa Birliği ülkelerinde de iş yapma planlarımız bulunuyor.
“Gençler ortak kredi ile ev sahibi olabilir”
“Birden fazla kişinin bir araya gelerek kredi kullanması, özellikle yüksek konut fiyatlarının ve kredi maliyetlerinin arttığı bu dönemde önemli bir seçenek. Ortak konut kredisi, özellikle ekonomik durumu güçlü olmayan veya bireysel kredi alma kapasitesi sınırlı olan kişiler için çözüm olabilecek. Gençlerin, yeni evlilerin veya dar gelirli ailelerin konut sahibi olma hayalini gerçekleştirmelerini sağlayabilecek. Bu modelin başarıyla uygulanabilmesi için taraflar arasında güçlü bir güven ilişkisi, iyi planlanmış bir finansal strateji ve hukuki olarak sağlam temellere dayanan bir anlaşma gerekiyor. Ortak krediye başvurulmadan önce tüm taraflar hak ve yükümlülükleri konusunda tam bir anlaşmaya varmalı.”