Kendimize has yerli ırk yetiştirdik

27 Mayıs 2020
Kadın girişimcilerin alanlarında fark yaratan atılımları, başta yine kadınlar olmak üzere toplumun birçok kesimine ilham veriyor. Baltalı Gıda’nın kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Funda Özer Baltalı’nın girişimcilik öyküsü de özellikle sağlıklı beslenmeye önem veren ve bunun için doğal ürün arayışında olanlar için ilhan kaynağı yaratacak cinsten.

Ceren Oral Balaban
coral@ekonomist.com.tr

Hukuk eğitimi alan ve asıl mesleği avukatlık olan Funda Özer Baltalı için kızının doğumu bir dönüm noktası oluyor. Bu süreçte çocukların sağlıklı beslenmesinin ne kadar önemli olduğunu fark eden kadın girişimci, avukatlık cübbesini çıkararak tarım ve hayvancılık alanına yatırım yapma kararı alıyor.

Burada özellikle keçi sütü özelinde araştırma ve incelemeler yapan Funda Özer Baltalı; keçi sütünün, anne sütüne en yakın değerlere sahip süt olmasına rağmen zorlukları nedeniyle yatırımcıların ilgi göstermediği bir alan olduğunu görüyor.

Buradan yola çıkarak İzmir/Seferihisar’da yüzde 100 keçi sütünden günlük süt ve peynir üretmek üzere Baltalı Keçi Çiftliği’ni kuruyor. Bugün gelinen noktada kendine has yerli keçi ırkıyla Baltalı Gıda, geniş bir keçi sütü ve ürünleri gamına sahip. Ürünler, depodan çıktıktan sonra soğuk hava depolu araçlarla Türkiye’nin her yerine sevk edilebiliyor. Funda Özer Baltalı ile Baltalı Gıda’nın öyküsünü ve iş planlarını konuştuk.

Sizi tanıyabilir miyiz?

Liseyi İstanbul Amerikan Robert Ko-lej'de, üniversiteyi Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamladım. Avukatlık stajımı tamamlayıp kariyerime bankacılıkla başladım. Kızım Türkan'ın doğumundan sonra ara verdiğim kariyerime, 1997’de saraciye ürünleri üretip ihracat yapan şirketimi kurarak devam ettim. Kızımın doğumundan sonra çocukların sağlıklı beslenmesinin ne kadar önemli olduğundan yola çıkarak 2007’de tarım ve hayvancılık alanına yatırım yapma kararı aldım. Faaliyeti süresince Ege İhracatçı Birlikleri sektör ihracat sıralamasında yer alan ve ödüller almış bu işimi, benden sonra da aynı başarıyla sürdüren bir yatırımcıya sattım.



Baltalı Gıda’yı ne zaman kurdunuz?

Keçi sütünün anne sütüne en yakın değerlere sahip süt olmasına rağmen zorlukları nedeniyle yatırımcıların ilgi göstermediği bir alan olduğunu farkettim. Bu nedenle yola önce iyi bir süt keçisi ırkı elde etmek ve hammadde tedariğimizi en sağlıklı şekilde sağlamak için bir keçi çiftliği kurarak çıktık. 2009 Ocak’ta düzenli olarak yüzde 100 keçi sütünden günlük süt ve peynir üretmek üzere, İzmir/Seferihisar/Düzce Köyü’nde çiftliğimizi kurduk. 2010’da çiftliğimizle aynı arazide yer alan mandıra yatırımımıza başladık ve aynı yıl içinde mandıramızı tamamladık.

Ürün yelpazenizde neler var?

Bir ilki gerçekleştirerek Türkiye'yi yüzde 100 keçi sütünden yapılan katkısız ürünlerle buluşturuyoruz. Yüzde 100 keçi sütü kullandığımız ürün yelpazemizde günlük pastörize keçi sütü, Seferihisar keçi peyniri, keçi kaşar peyniri, keçi büş, keçi lor, keçi labne, keçi tulum, light keçi peyniri, kolay yoğurt, keçi tereyağı, keçi sütünden kefir, keçi süzme yoğurdu bulunuyor.

Ürünlerinizin fark yarattığı noktalardan söz eder misiniz?

Toplam 110 dönüm arazi içerisinde 2 bin zeytin ağacı olan çiftliğimizde, yerli ırkın ıslahıyla kendi üretimimiz olan ‘hastalıktan ari’ sertifikalı keçilerimiz süt üretiyoruz. Yüksek verimli özel bir keçi ırkına sahibiz. Süt verimini en yüksek seviyede tutmak adına, keçilerimizi Saanen ırkıyla çiftleştirip Baltalı’ya has yerli bir ırk yetiştirdik. Keçilerimiz uzmanların gözetiminde kontrolleri yapılarak sağlıklı koşullarda yetiştiriliyor. Gıda güvenliği bakımından gerekli uluslararası sertifikalarımız var. Tarımsal zincir üzerinde ürettiğimiz ürünlerin katkısız, en kaliteli haliyle tüketicilerle buluşmasını sağlıyoruz. Ayrıca alerjik çocuklar ve yetişkinler için üniversitelerle işbirliği içinde ürün geliştirme çalışmaları yapıyoruz.

Ürünleriniz nerelerde satılıyor?

İstanbul’da ve Ankara’da iki ana bayimiz bunuyor. Türkiye genelinde yerel ve ulusal zincirlerde bakkal, şarküteri, perakende kanalında ürünlerimizle varız. Online satışımızla da tüketicilerle buluşuyoruz. Yine kapıya teslim yapan şirketlerin ve ulusal zincirlerin sanal market uygulamalarında yer alıyoruz. Ürünlerimizi, depodan çıktıktan sonra soğuk hava depolu araçlarla sevk ediyoruz.

2019’u ne kadarlık ciroyla kapattınız? 2020 büyüme hedefiniz nedir?

2019, çok iyi ve başarılı sonuçlarla geride kaldı. Yıllık bazda yüzde 30 büyüdük ve 2019’u 16 milyon TL ciroyla tamamladık. 2020 yıl sonu için hedefimizi yine ciro bazında yüzde 30 büyümek ve ciromuzu 20 milyon TL’nin üzerine çıkarmak.

İhracat planınız var mı?

Hayır, yok. Çünkü keçi sütü yetersizliği nedeniyle iç piyasa talepleri oldukça yüksek ve odağımız şu an iç piyasa.

Keçi sütü ve ürünleri pazarıyla ilgili neler söylersiniz?

Pazar şu anda büyüme trendinde ve oldukça yüksek bir ilgi var. Türkiye’de tarım ve hayvancılık sektörü büyük bir potansiyele sahip. Türkiye’nin dünya çapında büyük bir aktör olabilmesi için doğru kurgulanmış işbirliklerini gerçekleştirmesi büyük önem taşıyor.
"TEDARİK SORUNUMUZ YOK"
“Koronavirüs sürecinde Türkiye'de bir kez daha tarımın hayvancılığın ve üretimin önemi ortaya çıktı. Bazı ülkelerde boş raflar, mağaza önünde kuyruk görüntüleri varken Türkiye'de üreticiler sayesinde süreç oldukça sakin ilerliyor. Biz de herhangi bir tedarik sorunu yaşamıyoruz.

Yine ambalaj malzemelerimizde stoklu çalıştığımız için sorun yaşamadık. Yerli üretime çok daha fazla önem verilmesi gereken bir dönemdeyiz. Kayıtlı üreticiler olarak devletimizin bu konuda desteğini bekliyoruz. Devletin desteğiyle kayıtlı üreticilerin, her geçen gün büyüyüp daha çok üreterek, toplum için daha yararlı işler üreteceğine inanıyorum.”

"HAZMI KOLAY, BESLEYİCİLİĞİ YÜKSEK"
“Keçi sütü, içeriğindeki yağ ve proteinlerin inek sütüne göre farklı yapılarıyla doğal homojenize bir yapıya sahip. Bu sayede hem hazmı kolay, hem daha iyi sindirildiği için besleyiciliği yüksek. Anne sütüne yakın bir süt olması ve giderek yaygınlaşan laktoz alerjisinde doktorların reçetelerine girmesiyle her gün artan oranda tercih ediliyor.

Keçi sütünün her bileşeni ayrı ayrı fizyolojik ve biyolojik özelliklere sahip. Bu özellikler, biyolojik sistemdeki özel bazı fonksiyonları düzenleyerek antioksidan etki yaratıyor ve ileriki yaşlarda görülen şeker, yüksek tansiyon, şişmanlık, kalp-damar hastalıkları gibi kronik pek çok hastalığa yakalanma riskini azaltıyor.”