ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Tüketicilerin taleplerine direkt etki eden reklamlar, şirketler için büyük öneme sahip. Doğru reklam kampanyası kadar yayınlanan reklamın doğru zamanda doğru hedef kitleye ulaşması da kritik önemde.
Burada adreslenebilir televizyonlar (Addressable TV) devreye giriyor. Addressable TV; televizyon sektöründe izleyicilerin dijital ayak izlerini programatik olarak analiz ediyor.
Reklamın doğru kişiye, doğru zamanda, dijital reklam teknolojileri aracılığı ile TV üzerinden ulaşmasını sağlıyor. Bu reklam modeli, ulusal ve yerel birçok televizyon kanalında ‘satış evi’ olarak tanımlanıyor.
TV DE ADRESLENDİ
Biraz daha açmak gerekirse; hedefleme, ölçme ve interaktivite denilen özellikler, aslında internetin ortaya çıkışından itibaren hayatımızda olan ama dijital mecralar etrafında yapılabilen pazarlama teknikleriydi.
Bu teknikleri hem reklamcılar kendi ihtiyaçlarına göre hem de evrilen hedef izleyici alışkanlıklarına göre şekillendiriyordu. Şimdi bu özellikler, birebir televizyon mecrası üzerinden de kullanılabiliyor.
Artık reklamverenler, ulusal televizyonların akıllı yayınlarını kullanarak, hedefli, interaktif ve anlık ölçüm yapabilecekleri yepyeni bir reklam modelini uygulamaya başladı. Bu yeni dijital yeteneklerle birlikte televizyon mecrası, ‘adreslenebilir’ hale geldi.
Dolayısıyla da adı, ‘Addressable TV’ oldu. Markaların harcamayı ve etkiyi geniş anlamda tahmin etmesini, etkinleştirmesini ve ölçmesini sağlayan ‘Addressable TV’ denilince Türkiye’de ilk akla gelen markalardan biri ise TV ekstra.
YÜZDE 80’LİK PAZAR PAYI
Addressable TV; 70 ülkede aktif olan ve 350 milyon haneye giren bir dünya. Dolayısıyla pazarlama evreni için oldukça önemli bir sistem. Adreslenebilir TV Türkiye’de ilk kez 2017 yılında kullanılmaya başlandı. 500’den fazla kampanyanın hayata geçtiğini belirten TVekstra Genel Müdürü Merve Eraslanoğlu, “Üç yılda Türkiye’de 17.2 milyon hanenin 6 milyonuna ulaştık.
2020’de Covid-19 salgını en büyük markaların bile hızlı bir şekilde stratejilerini değiştirmesine neden oldu. Aynı zamanda, tüketicinin connected tv’yi benimsemesi hızlandı ve önemli ölçüde arttı.
İzleyiciler TV içeriğiyle etkileşimde bulunmayı artırdı’’ diyor. Eraslanoğlu, Covid öncesi 3,9 milyon olan internete bağlı TV sayısının 6 milyon cihaza ulaştığına dikkat çekerek şu an Türkiye’de yüzde 80 pazar payı ile en büyük oyuncu konumunda olduklarını anlatıyor.
DÖRT ÜLKEYE DAHA GİRECEK
Hem TV hem dijital reklam pastasından pay aldıklarını belirten Eraslanoğlu, “Global teknoloji satışına da Avrupa merkezli başlayarak iş modelini büyütmek istiyoruz. Uçtan uca çözümlerimiz ile yakında dört ülkede daha faaliyetlerimize başlayacağız. Hedefimiz TV alanında uluslararası bir marka olmak” diye ekliyor.
KOBİ’LERE KATKI
TVekstra, yerel markaların ve KOBİ’lerin tanıtım ve pazarlama fırsatları için de bir kapı açıyor. Onların bütçelerine uygun hesaplı bir planlama ile prime-time gibi bir saatte, hedef kitleye reklam yayını yapabilme fırsatını veriyor. Eraslanoğlu, “2017’den bugüne 100’ü aşkın yerel marka bunu denedi ve etkisini gördü” diyor.