ABD'nin İran'a uyguladığı petrol ambargosunda Türkiye'ye tanınan muafiyet 2 Mayıs'ta kaldırıldı. Türkiye'nin artık İran'dan ham petrol ithalatı yapamayacağına kesin gözüyle bakılıyor. Yeni dönemde petrol ihtiyacının Rusya ve Irak'tan karşılanması gündemde.
ARAM EKİN DURAN
eduran@ekonomist.com.tr
ABD'nin Türkiye'nin de içinde bulunduğu bazı ülkelerin İran'dan petrol almasına dair tanımış olduğu muafiyet, 2 Mayıs 2019'dan itibaren kaldırıldı. Bu durum yakın zamana kadar toplam ham petrol ithalatının yaklaşık yarısını İran'dan karşılayan Türkiye için yeni bir dönemin başlangıcı anlamına geliyor.
Türkiye'nin son aylarda İran'dan ithalatı kademeli olarak düşürdüğüne işaret eden enerji uzmanları, yeni dönemde ortaya çıkacak ithalat açığının Rusya ve Irak'tan kapatılacağını söylüyor.
Ancak Türkiye ihtiyacı olduğu petrolü başka pazarlardan elde etse bile, İran ambargosunun petrol fiyatları üzerindeki olumsuz etkisi, Türkiye'nin enerji faturasını kabartacak.
Türkiye tükettiği enerjinin yüzde 31'ini petrolden, yüzde 31'ini ise doğalgazdan sağlıyor. Kasım 2018'de yayınlanan son Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı raporuna göre, petrolde toplam ihtiyacının yüzde 94'ünü ithalat ile karşılayan Türkiye'nin, doğalgazdaki ithalat oranı ise yüzde 99 ile rekor seviyede.
Bu nedenle İran ambargosu ve sonrasında petrol fiyatlarında yaşanacak artışların Türkiye'ye milyarlarca dolarlık fatura çıkarma ihtimali yüksek.
PETROL İTHALATINDA ÇİN İLK SIRADA
ABD Enerji Bilgi Yönetimi Kurumu (EIA) verilerine göre, 2017 yılı sonu verilerine göre İran’dan en çok petrol alan ülkeler içinde Çin ilk sırada. İran, petrol satışının yüzde 24’ünü Çin’e, yüzde 18’ini Hindistan’a, yüzde 14’ünü Güney Kore’ye, yüzde 9’unu Türkiye’ye yapıyor.
İran, geçen yıl ortalama 52 dolardan günde yaklaşık 2 milyon 130 bin varil, toplamda ise 777 milyon 450 bin varil petrol ihraç etti.
“TÜRKİYE İTHALATI KESİYOR"
Bilkent Üniversitesi öğretim görevlisi ve TMMOB Petrol Mühendisleri Odası Enerji Politikaları Çalışma Grubu Başkanı Necdet Pamir, Türkiye'nin 2018 yılında ithal ettiği toplam ham petrolün yüzde 44,6'sını İran'dan aldığını dile getiriyor.
Pamir, "İki yıl öncesine kadar Türkiye bu petrolü Kuzey Irak'tan alıyordu. Bağımsızlık referandumu sonrasında Kuzey Irak'ın yerini İran aldı" diyor.
Necdet Pamir, Türkiye'nin ham petrol ithalatı yaptığı ülkeler içerisinde en uygun fiyatın ve vade seçeneğinin İran'da olduğunu belirtiyor. Ancak son 1,5 yılda Türkiye'nin İran'dan petrol ithalatını kademeli olarak önemli miktarda düşürdüğünü ifade ediyor.
Geçen yıl yüzde 45'lerde olan İran'dan petrol ithalatının Aralık 2018'de yüzde 3'lere düştüğünü de söylüyor. Pamir, "Ocak 2018'de ise aylık bazda ithalat yüzde 12,5 seviyesinde oldu. Yani son bir yıla bakarsak yüzde 45'lerden çok ciddi bir düşüş gözüküyor" değerlendirmesinde bulunuyor.
İRAN'IN ARZI AZALIYOR
Dünyada günlük olarak 95 milyon varil petrol üretimi ve tüketimi gerçekleşiyor. İran'ın ABD ambargosu sonrasında günlük 3 milyon varil olan ihracatı son dönemde 1 milyon varile kadar geriledi. Ambargo nun İran'ın petrol arzını kısıtladığı için orta vadede küresel petrol fiyatlarını da artıracağına işaret ediliyor.
Necdet Pamir, bu konuda şunları söylüyor: "ABD'nin ambargo kararı sonrasında son 1,5 yılda Brent petrolün fiyatı 54 dolardan 71 dolara çıktı. Petrol fiyatlarındaki artış doğalgaz fiyatlarını da yukarı çekecektir.
Bu olumsuz gelişmelerle birlikte dolar kuru da 6 TL seviyesine geldi. Yani İran ambargosu nedeniyle Türkiye enerji faturasında yüzde 20-30 arası bir artış olacak. Bu da orta vadede milyarlarca dolarlık kayıp demek."
RUSYA VE IRAK ÖNE ÇIKIYOR
Peki İran'dan petrol ithalatının sıfırlanması halinde Türkiye ihtiyacını hangi ülkelerden karşılayacak? Bu noktada öne çıkan ilk iki ülke Rusya ve Irak. Ardından Venezuela'dan Nijerya'ya, Angola'dan Katar'a kadar farklı ham petrol üreticileri de Türkiye'nin radarında. Hatta kaya gazı teknolojisiyle petrol üretiminde giderek büyüyen ABD de yeni dönemde Türkiye'nin ham petrol ithalatında çalacağı kapılardan biri olabilir.
Ortadoğu Uzmanı Dr. Eyüp Ersoy, ABD yönetimiyle muafiyetlerin uzatılmasına dair müzakerelerin başarılı olmadığına dair izlenimin güçlendiğini dile getiriyor. Ersoy, bununla birlikte Türkiye tarafında muafiyetler kaldırıldığı takdirde alınacak tedbirlere dair ön çalışmaların ve ön hazırlıkların yapıldığını söylüyor. EPDK raporlarına göre Türkiye'nin
2018 Kasım ayında İran'dan hiç petrol ithal etmediğini de belirtiyor. Ersoy, "Türkiye'nin 2019 Şubat ayında yaptığı petrol ithalatında İran sadece yüzde 10,4 ile üçüncü sırada. Rusya ve Irak'a ilaveten Kazakistan, Nijerya ve Hindistan başlıca tedarikçiler olmuş durumda" diyor.
İLİŞKİLERİ NASIL ETKİLEYECEK?
Eyüp Ersoy, İran'dan petrol ithalatının kesilmesinin Türkiye-İran ilişkilerini olumsuz etkilemeyeceğini savunuyor. Ersoy'a göre, Türkiye-İran enerji ilişkilerinin ana ekseninde doğalgaz ticareti bulunuyor.
Öte yandan Türkiye'nin alternatif petrol tedarikçilerine olan bağımlılığının artacağına dikkat çekiyor. Ersoy, "Özellikle Rusya ve Irak'a olan mevcut bağımlılığının daha da artacak olmasının dış politikada kısıtlayıcı bir etkisinin olması imkan dahilinde" değerlendirmesinde bulunuyor.
The London Energy Club Başkanı Mehmet Öğütçü de Ersoy ile aynı görüşte. Hükümetin ve özellikle İran'dan en çok alımı yapan Tüpraş'ın yeni döneme kendini hazırladığını anlatan Mehmet Öğütçü, bundan sonra doğalgaz ticareti konusunda bir ambargo kararı alınıp alınmayacağının önem kazandığını kaydediyor.
Türkiye doğalgaz ithalatının yüzde 20'sini İran'dan karşılıyor. Şu anda ABD İran ile doğalgaz ticareti konusunda herhangi bir kısıtlama getirmiş değil. Öğütçü, "Ama gelecekte böyle bir karar alınması ihtimali enerji çevrelerinde bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor" şeklinde konuşuyor.