tyilmaz@ekonomist.com.tr
Ramazan ayını geride bıraktık. Bu Ramazan ayında da iftar ve sahur programları ile yoğun bir süreç yaşadık. Öncelikle Ramazan Bayramı’nızı kutluyorum, sevdiklerinizle birlikte güzel bir bayram tatili geçirmenizi diliyorum.
Artık mayıs ayındayız ve yavaş yavaş okulların kapanma süreci yaklaşıyor, yaz tatili planları da yapılıyor. Bu sayımızda kapak haberinde sayfiye bölgelerindeki kiralık ve satılık konut fiyatlarını araştırdık.
Levent Gökmen Demirciler arkadaşımızın kaleme aldığı bu haberlerde Endeksa.com, Ekonomist Dergisi’ne özel olarak bir çalışma hazırladı. Bu çalışmada sayfiye bölgelerindeki kiralık ve satılık fiyatlarındaki son dört yıllık değişimi inceledik. Endeksa.com’a destekleri için teşekkür ediyorum.
Haberimizde de detaylıca göreceğiniz gibi pandemi ile birlikte sayfiye bölgelerinde kiralık ve satılık fiyatlarında ciddi artışlar var.
Gelişmiş altyapıları, ulaşım olanakları, pandemide oluşan yoğun göçe karşı hızlı uyum sağlayabilme kapasiteleriyle öne çıkan Bodrum, Çeşme, Alanya ile Mersin, Balıkesir’de Edremit ve İstanbul’da Şile gibi sayfiyelere doğru bir hareketlilik yaşandığı görülüyor. Haberimizde sektörün önde gelen isimlerinden de değerlendirmeler aldık ve görüş ve önerileri sıraladık.
Yukarıda bahsettiğim gibi Ramazan ayı boyunca yoğun bir iftar ve sahur programına katıldım, çok fazla iş insanıyla bir araya geldim. Ekonomide yaşanan gelişmeleri, jeopolitik riskleri, enerji güvenliğini konuştum. Bu sayımızda giriş haberimizde de ülke ekonomisiyle ilgili en etkili sivil toplum örgütü TÜSİAD’ın yeni başkanı Orhan Turan’a yer verdik. Turan’ın açıklamalarını ve tespitlerini dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum.
Ramazan ayında takip ettiğim toplantılar arasında en çok dikkatimi çekenlerden birinden çıkardığım notları burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Dönem dönem bu köşede konuyu aslında dile getirdim. Türkiye için önemli bir risk olarak gördüğüm konulardan biri insan kaynağı.
Katıldığım iftar programlarından biri MÜSİAD’daydı ve meslek liseleri ile yapılan bir çalışma ile ilgiliydi. Burada MÜSİAD eski başkanlarından Ali Bayramoğlu’nun konuşmasını dinledim. Bayramoğlu aslında bir tablo ile Türkiye’nin eğitim sistemini özetledi. Burada 2019 yılı verileri üzerinden Almanya-Türkiye mesleki eğitim ve üniversite eğitimi kıyaslaması yapıldı.
Özetle durum şöyle; nüfus oranı birbirine çok yakın olan iki ülkeye bakıldığında Almanya’da 2,8 milyon, Türkiye’de ise 7,5 milyon üniversite öğrencisi var. Meslek öğrencisi Almanya’da 8,7 milyon, Türkiye’de ise 1 milyonu imam hatip olmak üzere 1,9 milyon. Yani gerçekte meslek lisesi öğrencisi 900 bin. Bu tabloda işsizlik oranlarına bakıldığında Almanya’da yüzde 4,9, Türkiye’de yüzde 14,7 seviyesinde.
Ali Bayramoğlu’nun ortaya koyduğu tablo çok açık.
Türkiye’nin acilen insan kaynağının güvenliği açısından önlemler alması ve uzun vadeli politikalar oluşturması gerekiyor.
Herkese iyi bayramlar diliyorum.
Sağlıkla kalın…