Türkiye için stratejik öneme sahip kimya sektörünün ihracatı 2021'in 11 aylık döneminde rekor kırdı ve 22,9 milyar dolarla geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 38,9 büyüdü. Sektörün 2022 yılı ihracat hedefi ise 26,5 milyar dolara ulaşmak.
26 Aralık 2021 – 08 Ocak 2022 tarihli sayıdan.
Plastikten kozmetiğe, boyadan ilaca, kauçuktan mineral ürünler ve gübreye kadar 16 alt sektörüyle Türkiye ekonomisine en büyük katkı sağlayan ikinci sektör olan kimya sektörü, stratejik öneme sahip.
Sektörün ihracatı 2021 yılının 11 aylık döneminde rekor kırdı ve 22,9 milyar dolara ulaşarak yüzde 38,9 büyüdü.
Sektörde 2020 yılında 375 bin kişi istihdam edilirken 2021 Eylül ayı itibarıyla 400 bin kişi istihdam ediliyor. Sektörün yılı yüzde 10'un üzerinde istihdam artışı ile tamamlayacağını öngörülüyor.
Sektörde şirket sayısı 2020 yılında 20 bin 728 iken, 2021 Eylül ayı itibarıyla 22 binin üzerine çıktı. Geçen yıl ile kıyasladığında sektördeki şirket sayısı yüzde 10 oranında artış gösterdi.
ABD'YE DİKKAT ÇEKEN ARTIŞ
2021 Ocak-Kasım döneminde en çok kimya ihracatı yaptığımız ülkeler arasında Hollanda 1,2 milyar dolarlık ihracat ile ilk sırada yer alırken, onu 1,1 milyar dolar ile Almanya ve 1 milyar dolar ile ABD takip etti.
ABD'ye yapılan ihracat, 2020 yılının aynı döneme kıyasla yüzde 37,1 arttı. Ticaret Bakanlığı'nın açıkladığı hedef sektörler arasında yer alan ABD, kimya sektörünün de öncelik verdiği hedef pazarların başında geliyor. Dolayısıyla sektörde ABD'ye yönelik yapılan çalışmaların sonuç verdiği ve ihracatın artış gösterdiği görülüyor.
Pandemi sonrası artan talep ile birlikte lojistik bakımdan avantajlı durumda olan Türkiye'nin daha çok ön plana çıktığına dikkat çeken İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, ihracatçıların üretim kapasitelerini artırmaya, üretmeye ve ihracata odaklandığını söylüyor.
YENİ PAZARLAR
Türk ürünlerinin hem kalite ve hem de fiyat anlamında daha çok tercih edilir hale geldiğini belirten Pelister, "Daha çok üretim ve yüksek birim fiyatlarından yapılan satışlar da ihracatımızın artmasında etkili oldu.
Kimya sektörü olarak 2022 yılı ihracat hedefimiz, OVP kapsamında belirlenen 25 milyar doları aşarak 26,5 milyar dolara ulaşmak" diyor.
AB pazarının toplam kimya ihracatının yüzde 40'ını oluşturduğuna da dikkat çeken Pelister, bununla birlikte 2022'de ABD, Çin, Rusya, Meksika ve Hindistan'ın öncelikli hedef ülkeler arasında bulunduğunu vurguluyor.
SEKTÖRÜN KRİTİK DÖRT RİSKİ
1- Pandemi ile birlikte dünyada yaşanan tedarik zincirindeki kırılmalar beraberinde hammadde temininde sıkıntı yaşanmasına ve üretim sorunlarına yol açtı. Bugün kimya sektörü için en önemli sorunlardan biri hammadde bulamama, tedarik sıkıntısı olarak öne çıkıyor.
2- Üretim ve ihracat için kullanılan hammaddelerin yüzde 70'i dışarıdan ithal ediliyor. Bu oran plastik ve kauçuk ürünlerde yüzde 90'ı buluyor.
3- Hammaddeye ulaşım zorluğu üretim sürecini de uzatıyor ve ihracat için ürünlerinin teslim edilme zamanını da geciktiriyor.
4- Döviz kuru yükseldikçe, hammadde ve yarı mamul
fiyatlarının da artması nedeniyle bu artış ürün fiyatlarına da yansıyor. Bu da ihracatçıları uluslararası pazarlarda fiyat rekabetinde geriye düşürüyor ve uzun vadeli fiyat verme konusunda zorluyor.