ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Bu yıl 24 yeni mağaza açacak olan Bisse’nin yönetim kurulu başkanı Mustafa Kefeli, “Güney Afrika’dan Arjantin’e uzanan geniş bir alanda büyüyeceğiz” diyor.
Bir zamanlar merhum işadamı Sakıp Sabancı’nın reklamlarında oynadığı gömlek markası olarak ünlenen Bisse, zamanla erkek hazır giyimin önde gelen perakende zincirlerinden birine dönüştü. Bisse’nin üretiminde gömlek ağırlıklı olmakla birlikte, erkek giyimde takım elbiseden trikoya kadar pek çok ürün de var. Şirket, 40’ıncı yılını kutladıkları 2016’ya, 16 yaş üstü erkeklere hitap eden yeni markası B76’yı piyasaya sürerek girdi.
Bisse Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kefeli, yeni marka ile babaların ardından oğulların da tercihi olmayı hedeflediklerini ifade ediyor. Mustafa Kefeli, perakendede yeni mağazalar açarak büyüyeceklerini, yurtiçinin yanı sıra yurtdışında da etkinliklerini artıracaklarını belirtiyor. Mustafa Kefeli ile büyüme planlarından hedef pazarlarına kadar pek çok konuyu konuştuk.
Amiral geminiz gömlek. Şimdi erkek giyimde söz sahibiniz. Bu dönüşüm nasıl oluştu?
Biz gömlekçi olarak yola çıktık ve hala üretimimizde gömleğin ağırlığı var. Üretimimiz yıllık 1 milyon gömlek,
Bunun yanı sıra trikodan ayakkabıya, takım elbiseden aksesuara, erkek giyimin tüm ürünlerine evrilen bir organizasyona sahibiz. Hedeflerimizi erkek giyimin klasik bir markası olma yolunda koyduk ve başarılı da olduk.
Seçimler ve kimi belirsizliklerle geçen 2015 yılını Bisse nasıl geçirdi?
Planlarımızı tutturduğumuzu söyleyebilirim. Yüzde 6’lık bir büyüme yakaladık. Yaklaşık 50 milyon dolarlık ciroya ulaştık. Bunun yüzde 40’ı ihracattan geliyor.
Bu yıl için beklentiniz ne?
Bu yıl ilk iki ay bizi korkuttu. Zamanla iç pazarda belli bir ivmeye geldik. İhracat kalemimiz hep güçlüdür. İhracatta hem kendi mağazalarımıza hem de corner olarak önemli markalara ihracat yapıyoruz. Yeni markamızın da gücü ile geçen yılın üzerinde bir büyüme planlıyoruz.
Diğer kategorilerde ne kadarlık üretiminiz var?
Tüm ürün gruplarımızda A grubuna hitap ediyoruz. Yılda 10 bin takım elbise, 12 bin adet ceket, 40 bin spor pantolon, 10 bin jean pantolon, 20 bin adet triko ve t-shirt üretimimiz var. Asıl işimiz gömlek ve yıllık iç pazar satışımız bu alanda hiçbir zaman 300 bin adedin altına düşmez.
Üretim yaptığınız dünyaca ünlü markalar da var mı?
Evet, Avrupa’nın ünlü markalarına sadece gömlek üretimi yapıyoruz. Yabancı markalar için 500 binin üzerinde üretim gerçekleştiriyoruz.~
Bu yıl 40’ıncı yılınızı kutluyorsunuz. Yeni markanızı da 40’ıncı yıl için mi çıkardınız?
Evet. 40’ıncı yıl Türk toplumunda önemlidir. 41’inci yıla adım atacağız. Bizim için çok önemli bir gelişme. Bu yılı yeni bir marka ile taçlandırdık. Bisse’nin yanında bir genç line çıkarttık. Adı ‘B76’, yani kuruluş yılımız olan 1976 ile Bisse’nin ‘B’ sini birleştirdik. O bize heyecan getirdi. Onlar 16-30 yaş arasına hitap ediyor. Bisse de 25 yaş ve üssü koleksiyonlarımız. Babaların yanı sıra artık oğulları da giydiriyoruz. Tasarıma ve kumaşa çok önem veriyoruz. Ürünlerimizde nano teknolojik kumaşlar kullanıyoruz.
Yeni markanız için ne kadarlık yatırım yaptınız?
B76 için 2 milyon dolarlık yatırım yaptık. Bisse’de gömlek ön planda, B76’da ise her ürünün eşit dağılımı var. Hedefimiz Bisse’nin ağırlığından ve duruşundan hiçbir şey kaybettirmeden, pazarda yeni bir marka rüzgarı estirmekti. Bunu da başardık. Çok iyi geri dönüşler oldu. Bisse’nin gerek üretim ve gerekse tasarım konusunda çok iyi bir altyapısı var. Yeni markamızı bu altyapı üzerine oturttuk. Bayilerimizden de çok olumlu neticeler aldık.
Toplamda kaç mağazanız var?
Yurtiçinde ve yurtdışında toplam 60 mağazaya ulaştık.
Önümüzdeki dönemde kaç mağaza açmayı planlıyorsunuz?
2017’nin sonuna kadar yurtiçinde 24 mağaza açmayı hedefliyoruz. Hepsi büyük şehirlerde olacak. Bu mağazaları kendimiz açıyoruz. Anadolu’da ise franchise vererek ilerliyoruz. Şu anda 17 franchise’ımız var. İki yıl içinde en az 20 franchise daha vermeyi hedefliyoruz.
Yurtdışında nerelerde varsınız?
Afrika, İsviçre, Almanya, Hollanda, Belçika, Türkmenistan, Azerbaycan, Ukrayna, Gürcistan, Lübnan, Rusya ve Kuzey Irak’ta mağazalarımız var. ABD’de ise corner’larımız bulunuyor.
Hedef pazarlarınız nereler?
Güney Afrika Cumhuriyeti önemli bölgelerimizden biri olacak. Halihazırda bir mağazamız var. Cape Town’da da bir mağaza açacağız. Yakında Arjantin’e de çıkarma yapacağız. Ergun Demir diye bir dizi oyuncumuz orada çok şöhret olmuş durumda. Tam bir fenomen. O bize teklif getirdi. “Arjantin’de sizin yüzünüz olayım” dedi. Şimdiden tanıtıma başladık. Önümüzdeki altı ay içinde orada bir mağaza açacağız. ABD’de de Houston’da olacağız. Yani doğru partner bulduğumuz her ülkede olacağız. Amerika’dan Afrika’ya kadar uzanacağız.
Rusya ile yaşananların bu ülkedeki satışlarınıza bir etkisi oldu mu?
Rusya’da Moskova’da bir mağazamız var. Şu anda kapatma düşüncesi yok ama böyle giderse kapatılabilir. Biz Rusya ile çok uzun yıllardır iyi ilişkiler yürütüyoruz. Bu gerginlik fazla uzun sürmez. Onların bize daha çok ihtiyacı var.
Büyümede cadde ile AVM dengesini nasıl yürütüyorsunuz?
AVM’lerde çok dikkatliyiz ve seçiciyiz. Çünkü 300-400 liraya gömlek satarken her yerde olamayız. Belli yerlerde olmalıyız. Cadde mağazalarından çok memnunum. Yurtiçi ve yurtdışındaki mağazalarımızda en çok ciroyu yapan ilk beş mağaza hep cadde mağazaları oluyor. Mesela Basın Ekspress Yolu’ndaki ve Topçular’daki mağazamız bunların başında geliyor. Bursa ve Antalya’daki cadde mağazalarımızdan da boş çıkan olmuyor.
Sizce sektörünüzdeki en önemli sorun nedir?
Birinci sorun markalarda üretim planlama adedi sorunu var. 100 tane satıyorsan 100 tane yapman gerek. Fazla yapmanın hiçbir anlamı yok. Bunu yaptığınız zaman markayı öldürüyorsunuz. İndirimler ve kampanyalarla gelecek pazarı çalmış oluyorsun. Biz tüm bu noktalara titizlikle dikkat ederek sektörümüzde fark yaratıyoruz.