TALAT YEŞİLOĞLU
tyesil@ekonomist.com.tr
Konu gündeme geldiği zaman da acele edilmesi taraftarı olmaz, “Fırsatlar hiç bitmez, merak etmeyin” diyerek daha hızlı hareket edilmesi gerektiğini savunan heyecanlı girişimci kitleyi yatıştırmayı tercih ederler...
Bu dönem öyle midir? Ekonomi 5 yıldan beri patinaj yapıyor. Bunu zaten devletin tepe yönetimleri kendileri söylüyor. Siyasi gündemimiz de “Yok artık” dedirtecek kadar zengin bir içeriğe sahip! İki yılı aşkın süreden beri seçim süreçleri, iç gerilimdeki tırmanma, komşu ülkelerle yaşanan gerilimin üzerine, TSK içindeki bir grup cemaatçinin kalkışması yaşandı.
Geçen hafta başında ülkenin en köklü gazetesinin yönetim kadrosu gözaltına alındı. Haftanın kapanış gününde de ülkenin en büyük üçüncü partisinin eş başkanları ve bazı milletvekilleri tutuklandı. Bu gündemin mali piyasalardaki sonucu döviz kurları yeni rekorlara imza attı, borsa da 75 bin seviyesinin altına geriledi.
Ekonomideki büyüme sınırlı, turizm başta olmak üzere bazı lokomotif sektörlerde sıkıntı süreç yaşanıyor, piyasa nakit sıkışıklığı yaşanıyor ve sürekli negatif enerji yayılıyor. Moralitenin düşüklüğü, iş yapış şekillerinde yeni arayışlara neden oluyor.
Hükümet, bankalar üzerinde kurduğu baskıyla kredi musluklarını gevşetme ve faizleri düşürme gayretinde. Büyük özel kuruluşlar sıfırdan yeni yatırım konusunda tahminlerin de ötesinde çekimser duruyor. Ya yeni girişimciler veya küçük boy işletmeler için aynı durum söz konusu mu? Pek öyle görünmüyor.
Girişimciler için en önemli araştırma olan Franchise100 araştırmasını hazırlayan iki arkadaşım Burcu ve Ayşegül, ‘Bayim Olur musun’ fuarı ziyareti sonrasında aktardığı bilgiler, farklı bir dünyanın göstergesi olarak kabul edilebilir. Örneğin, fuara katılan bir köfte markası, 100’ün üzerinde franchise teklifi alabiliyor. Diğer markalar için de benzer taleplerin geldiğinden emin olabilirsiniz.
Bu yüzden de kapak haberimizi, yeni yeni franchise sisteminin bir parçası olan ve ilk kez franchise veren şirketlere ayırdık. Gıda ağırlıklı 24 şirket, 500’e yakın yeni şubeyle franchising zincirini büyütmek için yola çıktı. Haberin ayrıntılarını okuyacağınız için tekrar etmek istemiyorum.
Evet, kriz dönemlerinde kendi işini kurmak, şirketteki sıkıntılı süreci sonlandırmak isteyen profesyonel sayısında sürekli artış oluyor. Ancak, işin bazı riskleri olduğu da gözden kaçmamalı.
Örneğin, neredeyse her yöneticinin hayali olan ‘restoran açma’ hayalinin riskleri olduğu kadar, iyi çalışılmış bir kon-septin kısa sürede ciddi bir performans sağlayacağı unutulmamalı.
Ezber yerine iyi araştırma, hukuksal yardım ve değişen tüketici eğilimlerini iyi okumak gerektiğini tekrar anımsatmak isterim. Yolunuz açık olsun.
İç gerilimin azaldığı bir hafta diliyorum.