Faizde indirim devam eder mi?

16 Eylül 2019





Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu (PPK), 2019 yılındaki altıncı toplantısını geçen hafta yaptı. 12 Eylül'de yapılan bu toplantıdan para politikası faizinde 325 baz puanlık indirim kararı çıktı.





DR. ORHAN KARACA 
okaraca@ekonomist.com.tr





Daha önce yüzde 19,75 düzeyinde bulunan bir hafta vadeli repo borç verme faizi bu kararla yüzde 16,5'e indi. Merkez Bankası, geçen yılın eylül ayından beri yüzde 24 düzeyinde sabit tuttuğu para politikası faizini 25 Temmuz'daki önceki PPK toplantısında 425 baz puan aşağıya çekmişti.





12 Eylül'deki toplantıda bu indirimin devamı geldi. Şimdi bu indirimin daha nereye kadar sürebileceği merak ediliyor. PPK'nın bu yıl içinde yapacağı iki toplantı daha var.





Gelecek toplantı 24 Ekim'de, 2019 yılının son toplantısı ise 12 Aralık'ta yapılacak. 24 Ekim'deki toplantıdan bir faiz indirimi kararı daha çıkacağı neredeyse kesin gibi görünüyor. 12 Aralık toplantısı için ise şu anda kesin bir şey söylemek zor.









ENFLASYON FIRSATI
Merkez Bankası'nın para politikası faizinde son iki PPK toplantısında yaptığı indirim enflasyonda yaşanan düşüş sayesinde mümkün oldu. Yılın ilk dört ayında yüzde 20 dolayında seyreden yıllık tüketici enflasyonu son dört ayda 5 puan düştü ve ağustos ayında yüzde 15'e indi. Bu da Merkez Bankası'na 25 Temmuz ve 12 Eylül'deki PPK toplantılarında para politikası faizini toplam 750 baz puan aşağı çekme fırsatını verdi.





Enflasyonda son dört ayda yaşanan düşüşün nedenini "baz etkisi" oluşturuyor. Geçen yıl bahar aylarında döviz kurlarında yaşanan sıçrama fiyatlara yansımış ve bu da aylık enflasyon oranlarını "mevsim normalleri"nin çok ötesine taşımıştı.





Bu yıl aynı aylarda benzer bir durum yaşanmayınca enflasyon oranları mevsim normallerine biraz daha yakın çıktı. Böylece yıllık enflasyon da hızla düştü.





Hatta 31 Mart'ta tüm Türkiye'deki yerleşim yerleriyle birlikte yapılan ama iptal edilip 23 Haziran'da tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminden sonra bazı kamu ürünlerinin fiyatlarına gelen zamlar da olmasaydı şu anda yıllık tüketici enflasyonu mevcut seviyesinin 2-3 puan daha altında da olabilirdi.





Yıllık tüketici enflasyonunda eylül ayında büyük bir düşüş daha olacak. Çünkü geçen yıl döviz kurlarında ağustos ayında yaşanan ikinci sıçrama daha büyük olmuş ve bu da eylül ayı enflasyonunun yüzde 6,3 gibi olağanüstü yüksek bir düzeyde gerçekleşmesine yol açmıştı.





Oysa eylül ayı için mevsim normalleri (son 10 yılın ortalaması) yüzde 1,3 düzeyinde bulunuyor. Son dönemde kamu ürünlerine gelen zamlar nedeniyle eylül ayı enflasyonu bu yıl da mevsim normallerini aşabilir ama geçen yılki düzeyinin çok altında kalacağına hiç kuşku yok. İşte bu nedenle eylül ayında yıllık tüketici enflasyonunun 5 puan kadar daha düşerek yüzde 10 dolayına inmesi ihtimali oldukça yüksek.





İNCE AYAR ZAMANI
Kısacası, PPK 24 Ekim'deki toplantısını bugünkünden çok daha düşük bir enflasyon ortamında yapacak. Eğer o sıralarda döviz kurlarında yeni bir sıçrama gibi olağanüstü bir durum yaşanmazsa, bunun para politikası faizinde ciddi bir düşüş daha yapmasına fırsat vereceği açık.





Burada esas önemli olan noktayı bu indirimin ne kadar olacağı oluşturuyor. Çünkü yıllık tüketici enflasyonu eylül ayında yüzde 10 dolayına kadar düşecek olsa da orada kalıcı olmayacak. Belki ekim ayında da küçük bir düşüş olabilir ama baz etkisinin tersine dönmesiyle son iki ayda tekrar yükseliş yaşanacak.





Bu yükselişin yıl sonunda enflasyonu nereye taşıyacağı henüz belli değil. İşte 24 Ekim'deki PPK toplantısında enflasyonda son iki ayda yaşanacak yükselişin ne kadar olabileceğine bakarak para politikası faizinde daha hassas bir indirim yapmak gerekecek.





Eğer 24 Ekim'de ihtiyatlı bir indirim yapılırsa 12 Aralık toplantısında bir indirim daha yapmak için yer kalabilir. 24 Ekim'deki indirimde ipin ucunun kaçması halinde ise 12 Aralık toplantısında pas geçmek mecburiyeti doğabilir.