Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2019'un üçüncü Enflasyon Raporu'nu geçen hafta açıkladı. Bu raporda 2019 yıl sonu enflasyon tahmininde biraz indirim yapıldı.
DR. ORHAN KARACA
okaraca@ekonomist.com.tr
Daha önce yüzde 14,6 düzeyinde bulunan 2019 yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 13,9'a indirildi. Söz konusu raporda 2020 sonuna ilişkin yüzde 8,2'lik ve 2021 sonuna ilişkin yüzde 5,4'lük enflasyon tahminleri ise değişmeden kaldı.
İNDİRİMİN NEDENLERİ
Enflasyon Raporu'nda, 2019 yıl sonu enflasyon tahmininde yapılan indirimin en önemli nedeni olarak ikinci çeyrekte enflasyonun tahmin edilenden daha fazla düşmesi gösteriliyor.
Yılın ikinci çeyreğinde tüketici enflasyonunun önceki rapordaki tahminden 2,9 puan daha aşağıda gerçekleştiği ve bunun yıl sonu enflasyon tahminini 0,6 puan düşürdüğü ifade ediliyor. Bunun yanı sıra TL cinsinden ithalat fiyatlarına ilişkin varsayımın aşağı yönlü güncel-lenmesinin enflasyon tahminini 0,3 puan ve gıda enflasyonuna ilişkin varsayımın aşağı yönlü güncellenmesinin de 0,2 puan düşürdüğü belirtiliyor.
Bunlara karşın alkol ve tütün ürünlerindeki vergi artışının enflasyon tahminini 0,2 puan ve çıktı açığının önceki rapordaki tahminlerden daha yukarıda seyretmesinin yani ekonomideki küçülmenin beklenenden daha hafif seyretmesinin de 0,2 puan yükselttiği not ediliyor. Bunların ilk üçü negatif ve son ikisi pozitif işaretli olduğundan, hepsi toplandığında ortaya 0,7 puanlık indirim çıkıyor.
Enflasyonun yılın ikinci çeyreğinde tahmin edilenden çok daha düşük gerçekleştiği doğru. Bunun nedenini, 31 Mart'ta tüm Türkiye'deki yerleşim yerleriyle birlikte yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edilip 23 Haziran'da tekrarlanmasıyla yerel seçim sürecinin yaklaşık üç ay uzaması oluşturuyor.
Yerel seçim sürecinin bu şekilde uzaması, bazı kamu ürünlerinin seçim sonrasına ertelenmiş olan zamlarının da üç ay daha ertelenmesine neden oldu. Böylece ikinci çeyrekteki enflasyon beklenenden düşük çıktı.
Ancak bekletilen bu zamlar 23 Haziran'daki seçim sonrasında yapılmaya başladı. En son geçen hafta doğalgaza da yüzde 14'lük zam yapıldı. Bunun sonucu ise muhtemelen üçüncü çeyrekte enflasyonun tahmin edilenden daha yüksek gerçekleşmesi olacak. Bu nedenle TCMB 2019 yıl sonu enflasyon tahminini indirmekle biraz acele etmiş olabilir.
Yıllık tüketici enflasyonu haziran ayında "baz etkisi" sayesinde 3 puan düşüp yüzde 15,7'ye inmişti. Aslında baz etkisi temmuz ayında bir miktar düşüşe daha imkan veriyordu.
Ancak 23 Haziran'daki seçim sonrasında gelmeye başlayan zamların etkisiyle temmuz ayında muhtemelen enflasyonun yeniden yükseldiğini göreceğiz. Fakat ağustos ve özellikle eylül ayında çok daha kuvvetli baz etkileri var.
Bu nedenle bu iki ayda enflasyonda büyük bir düşüş yaşanması olasılığı yüksek. Ancak yılın son iki ayında baz etkisi tersine dönecek ve enflasyon yeniden yükselecek. Aslında bu iniş ve çıkış sürecinin sonucunda enflasyonun 2019 yılını TCMB'nin son tahmininin bile altında kapatması ihtimali var.
Fakat yavaş yavaş yapılmaya başlayan kamu ürünlerindeki birikmiş zamların diğer ürünlerin fiyatlarına da yansıyacak olması ve döviz kurlarını yeniden sıçratabilecek siyasi risklerin de hala tam olarak ortadan kalkmaması, bu konuda çok iyimser olmayı engelliyor.
FAİZ İNDİRİMİNİN ALTYAPISI
Hal böyleyken TCMB'nin yıl sonu enflasyon tahminini az da olsa aşağı çekmesi ise önümüzdeki aylarda yapmaya hazırlandığı faiz indirimlerinin altyapısını kurma çabası gibi görünüyor.
TCMB'nin Para Politikası Kurulu (PPK), önceki haftaki toplantısında para politikası faizini 425 baz puan indirip yüzde 24'ten yüzde 19,75'e çekmişti. PPK'nın bu yıl üç toplantısı daha var ve bu toplantılarda indirime devam etmesi bekleniyor. TCMB'nin yıl sonu enflasyon tahminini aşağı çekmesi bu indirimlere gerekçe olarak kullanılabilir.