ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Temelleri 1988 yılında Kuzguncuk'ta küçük bir mağazada atılan Koton, bugün 204'ü yurtdışında olmak üzere 504 mağazaya ulaşan dev bir şirket haline geldi. 11 bin çalışana ve 5 milyar TL ciroya sahip olan şirket, moda, tasarım ve büyük mağazacılığa odaklanmış durumda. Bu konularda kendisini geliştirmeye odaklanan şirket, kurumsal sosyal sorumluluk projelerini de unutmuyor.
Koton Eş Başkanı Gülden Yılmaz önderliğinde kadınlara dokunan El Emeği Koleksiyonu Projesi 2016 yılında başladı.
Kadınların iş ve sosyal hayata daha fazla katılmalarını desteklemek amacıyla başlatılan bu projeyle, ekonomik hayata katılma imkanı bulamamış kadınlara yaşam döngülerine uyumlu, becerilerini değerlendirebilecekleri ve gelir elde edebilecekleri bir mekanizma ile ulaşılıyor.
Gülden Yılmaz, projenin bugüne kadar üretilen 430 binden fazla ürün ile 'El Emeği' kadınlarına 3 milyon TL'nin üzerinde gelir sağladığını belirtiyor.
Projenin Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın 'Business Call to Action Platformu'na kabul edildiğini de söylüyor. Yılmaz, "Bundan dört yıl önce başladığımız proje bugün dokuz ildeki 24 Çok Amaçlı Toplum Merkezi'nde (ÇATOM) devam ediyor. Proje bugün 8 bin kadına ulaşmış durumda " diyor.
ÜRETİM-GELİR ZİNCİRİ
Projenin stratejisi, Anadolu kadınlarının el emeğiyle binlerce kadının elinden on binlerce kadının gardrobuna ulaşan bir koleksiyon oluşturmak olarak belirlendi. 'Elle Yapılıp Kalple İşlenen' Koton El Emeği Projesi ile GAP Bölgesi'ndeki dezavantajlı kadınların üretici olarak ekonomik ve sosyal sisteme dahil edilmesi amaçlanıyor.
Projenin hedeflerinden biri de kadınları üretim-gelir zincirine dahil ederek yaşam koşullarını iyileştirmek ve toplumsal hayatta daha aktif yer almalarını sağlamak. Koton önderliğinde hayat bulan proje, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Teknoloji Bakanlığı ve GAP İdaresi'nin ortaklaşa yürüttüğü 'GAP Bölgesi'nde Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi' kapsamında da uygulanıyor.
Gülden Yılmaz, projeyle ilgili olarak, "ÇATOM'lar vasıtasıyla ulaşılan 'El Emeği' kadınlarına, bu proje ve oluşturduğumuz özel koleksiyon kapsamında, küçük yaşlardan beri kazandıkları el becerilerini yeni tecrübelerle ekonomik kazanıma çevirme fırsatı yaratıyoruz" diyor.
ARACISIZ YÖNTEM
'El Emeği' projesine dahil olan kadınlar, GAP İdaresi himayesinde kurulan ÇATOM kanalıyla işgücüne katılma ve gelir elde etme imkanı buluyor. Her yıl 2 bin 500 kadın bu zincire dahil oluyor.
Bölgedeki kadınları tedarik zincirinin parçası ve paydaşı haline getiren bir mekanizma yarattıklarını anlatan Gülden Yılmaz, şöyle devam ediyor: "Kadınlarımız, aracısız, adaletli bir ücretlendirme metoduyla, alın terlerinin karşılığını alıyorlar.
Kadınlar bu projeyle birlikte gelir elde etmenin yanı sıra toplumsal hayatın içinde daha güçlü ve daha aktif rol almaya başladılar."
Proje farklı markalar için de bir referans oluşturdu. Gülden Yılmaz, "Kapsayıcı İş Modeli, çok kıymetli markalar tarafından sahiplenildi. Onlara ilham vermek bizi onurlandırıyor" diyor.