Eğitim sistemi yurtdışına model oldu

Bundan beş yıl önce Eğitimci Begüm Özdoğularlı Pandır tarafından kurulan Doğru Odak Okulları, eğitim sistemiyle yurtdışından da yakın ilgi görüyor. Okulun hedefi ise kendine yeten, mutlu bireyler yetiştirmek.

11 Ocak 2023

Türkiye’nin en büyük sorunsalı eğitim alanında yeni bir çığır açmak üzere bundan beş yıl önce kurulan Doğru Odak Okulları, dikkat çeken eğitim sistemiyle yurtdışına da model oldu. Öğrencilerin hem çalıştığı hem de öğrendiği bir sistemle ilerleyen Doğru Odak Okulları’nın uyguladığı müfredat Çek Cumhuriyeti’ne de model oldu. Bundan beş yıl önce 26 yıldır eğitim sektöründe olan Eğitimci Begüm Özdoğularlı Pandır tarafından kurulan okul, modern köy enstitüleri mantığıyla öğrencilerini hayata hazırlıyor. Okulda akademik müfredatın yanı sıra, öğrencilerin sınıflarını temizlediği, öğle yemeğinde sofralarını kurup kaldırdıkları, çiftlikle uğraşıp, toprak ektikleri uygulamalı bir eğitim süreci bulunuyor.

170 ÖĞRENCİ KAPASİTELİ

Türkiye eğitim sisteminde özel bir yeri olan köy enstitüleri dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel mihmandarlığında 40’lı yıllara damgasını vurdu. Doğru Odak Okulları da eğitime dair tüm klişeleri yıkarak, modern köy enstitüsü anlayışına imza attı. Okulun bahçesinde, sayısı 100’den fazla olan çiftlik hayvanları yaşıyor. Keçiler, tavuk ve horozlar, tavşanlar, ahşap evler ve oyuncaklar okulun doğa odaklı eğitim yaklaşımının bir parçası. Okulun ayrıca 300 yıllık tarihi bir ambarı var. Kütahya'da bulunan çiftlikten gelen ürünler tarihi ambarda tüm seneyi geçirecek şekilde tutuluyor.

Zekeriyaköy’de 170 öğrenci kapasiteli okulun kısa zamanda kendi farkını ortaya koyduğunu kaydeden Doğru Odak Okulları Kurucusu Eğitimci Begüm Özdoğularlı Pandır, uyguladıkları eğitimin yurtdışındaki eğitim kurumları tarafından yakından izlendiğini söylüyor. Bu ilgiden güç aldıklarını dile getiren Pandır, önümüzdeki süreçte uyguladıkları eğitim sistemini yurtdışında benimseyen kurumları kardeş okul olarak konumlayıp öğrenci değişim programlarına dönüştürmek istediğini ifade ediyor. 

Henüz beş yıllık olmasına rağmen burada okuyan çocukların kendi özel hayatlarında çok daha başarılı olduklarını net bir şekilde gözlemlediklerini aktaran Pandır, “Eğitim sistemimizde odağımız öğrencilerimizi hayata en doğru şekilde hazırlamak. Okulda bulunan çiftlik hayvanlarının da varlığı ile sebze meyve kabuklarının bile değerlendirildiği, hayvan gübrelerinin tarlamızda kullanıldığı, kağıt el havlusu yerine her çocuğun kendi havlusunu kullandığı ve akşamları evlerine götürerek yıkayıp kurutup ertesi günü getirdiği bir düzen hakim. Çiftliğimizde ekip hasat yapıp okulda tüketerek dışarıdan neredeyse hiçbir şey satın almıyoruz. Yaparak öğrenme metoduyla kendine güvenen ve yeten bireyler yetiştiriyoruz” diyor. 

“MUTLU OLMAYI ÖĞRETİN”

Geleneksel eğitim anlayışına dönülmesinin gerekliliğini ve önemini ilk olarak fark ettiğinde 10 yıl önce anaokulunu bu formatta açtıklarını söyleyen ve ardından 2017’de ilkokul ve ortaokulu da açtıklarını belirten Pandır, “Ailelere bir tavsiye vermek isterim. Çocukların çok oyuncağa, çok kıyafete, sürekli temiz ve hijyenik alana ihtiyacı yok. Çocuklar kendi oyuncaklarını kendi yapabilir, kendi sofrasını kendi kurup, kendi kaldırabilir. Markete gidip alışveriş yapabilir. Onlara güvenin ve başarabileceğini söyleyin. Çok sevgi verin yanında da çok sorumluluk verin. Devlet ya da özel okul hiç fark etmez. Önemli olan onu gözlemleyecek, onunla sohbet edecek, onunla oyunlar oynayacak öğretmenleri olsun. Mutlu olmak da öğretilebilecek bir duygudur.” diyor.