Merkez Bankası, son üç Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini 10 puan düşürerek yüzde 14'e çekti. 12 Aralık'taki toplantıda da indirim bekleniyor. Bu ortamda TL mevduat faizleri düşerken, DTH'larda önemli bir çözülme beklenmiyor.
TALİP YILMAZ
tyilmaz@ekonomist.com.tr
2018'in ağustos ayında kur kriziyle patlak veren ekonomideki dalgalanma, son aylarda daha dengeli bir sürece girdi. Bu süreç faizlere de yansıdı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son üç Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, enflasyondaki düşüş tahminleriyle önden yüklemeli olarak yaptığı 10 puanlık indirimle politika faizini yüzde 24'ten yüzde 14 seviyesine kadar çekti.
Politika faizindeki bu düşüş mevduat ve kredi faizlerine de yansıdı. Bir ara yüzde 30'ları zorlayan TL mevduat faizleri bugün yüzde 12'lere kadar inmiş durumda.
Enflasyon beklentilerindeki düşüşle birlikte gerileyen piyasa faizleri ve daha ılımlı gelişen uluslararası ilişkilerle birlikte kur tarafında da sakin bir seyir hakim.
Ekim ayı ortasında 5,94 sınırından geri dönüş yapan dolar/TL, 5,68 seviyesinde dengelenerek yatay bir band hareketi içine girdi.
DTH, TL MEVDUATIN ÖNÜNDE
TL faizlerinde düşüş ve dövizde yerinde sayan hareketlere bağlı olarak gözler yatırımcının en çok tercih ettiği iki yatırım aracı olan TL mevduat ve döviz mevduat (DTH) hesaplarına çevrilmiş durumda. TL faizde, enflasyon da dikkate alındığında reel getiri neredeyse yok.
Hatta eksi getiriden bahsedebiliriz. Ancak DTH tarafında da getiriler yüksek değil. Böyle bir ortamda TL mevduat ve DTH yatırımcısının getiri arayışında nasıl bir pozisyon alacağı çok önemli.
TCMB'nin 22 Kasım tarihli son verilerine göre, bankacılık sektöründe 1 trilyon 174 milyar TL'lik TL mevduat ve 1 trilyon 228 milyar TL'lik DTH büyüklüğü söz konusu.
Döviz kurunda geçen yıl ağustos ayında yaşanan yukarı yönlü hareketle birlikte DTH, TL mevduatın üzerine çıktı.
Son dönemde ise dövizdeki daha öngörülebilir tablo, aradaki makasın daralması sonucunu beraberinde getiriyor. Ancak grafikte de görüldüğü üzere hala DTH'larda önemli bir çözülme yok.
FAİZ İNDİRİMİ SÜRER Mİ?
Kurun seyri açısından yılın geri kalan bölümünde enflasyon ve ülke risk priminin seyri, TCMB'nin 5 Aralık'ta yayınlayacağı 2020 Yılı Para ve Kur Politikası Metni'nde gelecek yıla ilişkin çizeceği politika çerçevesi ve 12 Aralık'taki yılın son PPK toplantısında alacağı karar belirleyici olacak.
Aralık ayında faiz indirme ihtimalinin devam etmesinin kurda aşağı yönlü hareketi sınırladığım ifade eden Ahlatcı Yatırım Genel Müdürü Tuncay Karahan, 200-250 baz puan aralığında indirim bekliyor.
Buna bağlı olarak kurdaki hareketleri izleyeceklerini de aktarıyor. Karahan, kurda aşağı yönlü hareketlerde şimdilik daha fazla bir potansiyel görmüyor. Dolar/TL'de yıl sonuna kadar 5,756,00 bandında bir öngörüde bulunuyor.
ZAMAN GEREKLİ
Şu aşamada TL mevduattan DTH'lara kayış görülmemekle birlikte DTH'larda gerileme de kaydedilmedi. Özellikle mevduat maliyetlerindeki önden yüklemeli hızlı çekilme, kurlarda hareket olmasa bile DTH'lardaki çözülmeyi sınırlı da olsa geciktiriyor.
Yurtiçi yerleşik gerçek kişi DTH'ları 2018 yılı sonundaki 161 milyar dolardan 25 Ekim'de 194,6 milyar dolara kadar çıktı. Ondan sonraki haftalarda ise çok hafif gerilemeyle en son verinin açıklandığı 15 Kasım'da 194,2 milyar dolara indi.
Dövizde önemli bir dalgalanma beklemeyen Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, DTH hesaplarında çözülme olması için zaman gerektiğini anlatıyor.
Ersarı, "Özellikle kurda yükseliş olduğu dönemde yatırımcının tercihi dövize dönüyor, stabil dönemlerde ise yavaş yavaş TL varlıklara dönüyorlar. Bu bir günde olmuyor, zaman gerekiyor" diyor.
KURDA OYNAKLIK SINIRLI
Yatırım Finansman Genel Müdürü Ömer Eryılmaz, dolar/TL'de yıl sonu için 5,75 seviyesinin altını çok fazla öngörmüyor. Ancak, kur oynaklığında kayda değer bir artış da beklemiyor.
Real faizin azalmakta olması TL'nin getirisinin daha az cazip olmasına yol açıyor. Ekonomik aktivitenin son çeyrekte hızlanmaya başladığını aktaran Eryılmaz, bunun da ithalat artışını getireceğini söylüyor.
Eryılmaz, "Kasım ve aralık ayları dış borç ödeme takviminin epey yoğun olduğu bir döneme denk geliyor. Dolayısıyla kur tarafında gevşeme beklemiyoruz" diyor.
Sonuç itabarıyla DTH'ların toplam mevduatlara oranının zirve yaptığını ve şimdilerde de sakin seyrettiğini aktaran Ömer Eryılmaz, sözlerine şöyle devam ediyor: "Yine de DTH'larda kayda değer bir çözülme görmüyoruz.
Önümüzdeki dönemdeki durumu ise kur oynaklığının seyri ve reel faiz belirleyecek. Eğer mudiler TL cinsi mevduata makul reel faiz verildiğini değerlendirirlerse, DTH'ların toplam mevduatlara oranı normalleşmeye başlayacaktır."
TÜKETİCİ KREDİLERİ HAREKETLENDİ
Tüketici, konut ve otomotiv kredilerinde, faizlerde yaşanan düşüşün ve yapılan kampanyaların olumlu etkileri görülmeye başladı. Son aylarda başta konut ve taşıt olmak üzere tüketici kredilerinde artış eğilimi gözleniyor.
Haftalık bazda 23 Ağustos'tan bu yana konut kredisi hacminde 14,2 milyar TL'lik artış varken, 4 Ekim haftasından bu yana taşıt kredisi hacminde de 300 milyon TL'lik pozitif trend var.
9 Ağustos tarihinden itibaren toplam tüketici kredilerindeki artış ise 40,8 milyar TL oldu ve stok rakamı 442,3 milyar TL'ye çıktı. Bu arada kurumsal krediler tarafında da olumlu beklentiler var.
Özel sermayeli büyük bir bankanın KOBİ'den sorumlu genel müdür yardımcısı, "Son iki aydır haftalık bazda küçük de olsa pozitif taraftayız, negatif görmedik. Bu bence önemli bir durum. 2020'de KOBİ kredilerinde önemli büyümeler görebiliriz" diyor.
ÖMER ERYILMAZ / YATIRIM FİNANSMAN GENEL MÜDÜRÜ
YATIRIM İŞTAHI HALA SINIRLI"
"TL cinsi hem mevduat hem de kredi faizleri geriledi. Bu sayede kredi talep ve arzının en azından TL cinsi kredide arttığını görüyoruz.
Tüketici kredileri burada asıl yükseliş gösteren kalem. Bu kredi artışının otomotiv ve beyaz eşya satışlarına olumlu yansıdığını gördük.
Ayrıca, Mortgage'lı konut satışlarının dipten dönüşe geçtiğini gözlemledik. Öte yandan yatırımlara konu olan döviz cinsi kredilerin artış göstermemesi ise yatırım iştahının halen sınırlı olduğunu gösteriyor."
UĞUR BOĞDAY / ZİRAAT YATIRIM GENEL MÜDÜRÜ
"DTH'LAR İÇİN TL MEVDUAT VE JEOPOLİTİK RİSKLER ÖNEMLİ"
"Kurlarda önemli bir hareket olmayacağı beklentisi arttıkça ve enflasyonda da hedeflere paralel aşağı yönlü bir trend oluştukça DTH'larda yavaş da olsa çözülme beklenebilir.
Ancak özellikle jeopolitik riskler ve ABD ile ilişkiler DTH'larda bozulmayı kısmen de olsa geciktiriyor.
Eğer mevduat getirileri enflasyon patikasının altında kalır ve reel olarak kayıp oluşma ihtimali artarsa, o zaman DTH'larda ve/veya döviz cinsi yatırım araçlarında çözülme yerine artış da olabilir. Ancak şu aşamada herhangi bir hareket gözlenmiyor."