GÖZDE YENİOVA
gyeniova@ekonomist.com.tr
Bu seviyelerin alım için uygun olduğuna dair yorumlar yapılırken, gözler Erdoğan-Trump görüşmesine çevrildi. Görüşmeden beklentiler yönünde açıklamaların yapılması piyasaları kısa vadede etkilemedi ancak ABD etkisi sürüyor.
TRUMP ETKİSİ
ABD Başkanı Donald Trump'ın federal bir soruşturmayı engellediği iddia edilirken, bu durum Trump'ın vaat ettiği ekonomik büyümeyi destekleyici politikaların gerçekleşmesini tehlikeye atıyor. Ayrıca Trump'ın başkanlığı bırakmak zorunda kalması ihtimalini de gündeme getirerek yatırımcıların siyasi belirsizlik nedeniyle riskten kaçmasına neden oluyor. Küresel risk iştahına duyarlı Türkiye varlıklarının dünya piyasalarındaki satış dalgasından kaçması zor oluyor.
Risk iştahındaki bozulmanın ilk etkisini, haftanın son iki gününde yüzde 1’den çok değer kaybederek kırılgan beşliye dönüş yapan TL’de gördük. ABD'de giderek artan siyasi belirsizlikler piyasaları sarsarken, dolardaki küresel değer kaybına rağmen azalan risk iştahına paralel olarak dolar/TL yükselmeye başlayarak tekrar 3,60 seviyesine geldi.
ALIM ZAMANI MI?
Peki dolar bu seviyelerden daha ne kadar yukarı gider ve yatırımcılar için ‘alım’ zamanı olabilir mi? Integral Yatırım Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu’ya göre, dolarda 3,52-3,54 aralığı kısa vadeli tepki yükselişi arayanlar için uygun olabilir.
Ancak Turşucu, uzun vadede dolar kurunun 3,70 dolayında yatay dalgalanmasını bekliyor. Turşucu, “Yukarıda yükseliş dalgasında 3,75 seviyesi hedef olarak izlenebilir. Yatırımcılar kısa vadede 3,52 seviyelerine yakın noktalarda alım, 3,75 seviyelerine yakın noktalarda satım düşünebilir. Uzun vadede ise güçlü bir yukarı trend beklemiyorum” diyor.
İH Yatırım Finansman Araştırma Müdürü II Mehmet Akif Daşıran, mevcut seviyelerin do-lar alımı için uygun görüldüğüne dair düşüncenin nisan ayının son haftasında kur 3,60 seviyesinin altına sarktığında gelen yüklü döviz tevdiat hesapları (DTH) talebinde görüldüğünü söylüyor. Daşıran, “Bizim yıl sonu dolar kuru tahminimiz 3,72 TL. Dolayısıyla cari seviye düşünüldüğünde bu yedi ay için sınırlı da olsa bir kazanç potansiyeline işaret ediyor” diyor.
Mehmet Akif Daşıran’a göre, içeride öncelikle siyasi risklerin ortadan kalkmış olması, sonrasında ise büyüme beklentilerinin yavaş yavaş yukarı yönlü revize edilmesiyle TL’nin üzerindeki baskı hafifledi. Ancak dolar/TL kurunun geldiği seviyeler itibarıyla bireysel ve kurumsal dolar talebinin yükseliyor olması dikkatle takip edilmeli.
3,70 HAREKETİ GELEBİLİR
HSBC Türkiye Portföy Yönetimi Stratejisti İbrahim Aksoy’a göre ise 14 Haziran FED toplantısına dair faiz artışı algısının yeniden oluşması, yurtiçi yerleşiklerin döviz alımları ve Suriye ile ilgili jeopolitik riskler, dolar kurunda 3,55 civarında bir seviyenin kısa vade için taban oluşturduğuna işaret ediyor.
İbrahim Aksoy, “Ocak ayı ortasında Merkez Bankası’nın para politikasını sıkılaştırmaya başlamasıyla TL ve TL cinsi varlıklarda önceki aylardaki negatif ayrışma sonrası önemli bir ralli yaşandı. Bu ortamda Merkez Bankası’nın sıkı para politikasına enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme olana kadar devam edeceğini belirtmeye devam etmesi ve bunu uygulaması TL için en önemli destek olarak görünüyor” diyor.
Bu seviyeler, uzmanlara göre, 3,70’e kadar gidecek hareketin başlangıcı olabilir. Uzmanlara göre, TCMB kararlarının etkili olmaya başladığı şubat ayı başlangıç seviyesi olan 3,80-4,10 aralığı içerde ve dışarda beklenmedik gelişmelerde gerçekleşebilir.
XTB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Arzu Toktay’a göre, dolar/TL kurunda, döviz piyasasının FED faiz artırımına vurdumduymaz tavrının devam edip etmeyeceği, Ortadoğu konusundaki gelişmeler, yaz ayları enflasyonu ve ekonominin en az yüzde 3,5 civarında büyümeyi yakalayıp yakalayamayacağı konusu önemli olacak.
Toktay, “3,52-3,53 bandı yine destek olacağa benziyor. Ancak bu seviye aşağı yönde kırılırsa daha fazla dolar satmak isteyen olacak. O koşullarda destek 3,45 olur. Yukarıda hareket için 3,62-6,63 aralığını önemsiyoruz ve yukarı yönde kırılırsa 3,70 hareketi gelebilir” diyor.
Tuncay Turşucu, kurda iç piyasada enflasyonun yönünün ve maliye politikalarının önemli olacağına dikkat çekerek, TCMB’nin politikasının birinci seviyede öneme sahip olduğuna işaret ediyor. Dışarıda ise FED’in bilanço küçültmeye yönelik mesajları, Avrupa Merkez Bankası’nın sıkılaş-tırma yönünde ne gibi mesajlar vereceği, Türkiye-ABD ilişkileri başlıca konular olacak.
SAXO CAPITAL MARKETS STRATEJISTI CÜNEYT PAKSOY
"3,35-3,50'DE ALIM FIRSATI VAR"
"Gevşemenin yine de sınırlı gözükmesi ve şimdilik kritik 3,50-3,52 desteğinin altına gelinmemesinin ana nedeni, yerli kurumsal ve bireysel talebin düşüşleri bir alım fırsatı gibi kullanmaya devam etmesi gibi görünüyor. Bir süre daha geri çekilmeler kademeli alım fırsatı olarak kullanılmalı ve yukarı yönlü hareketlerde TCMB'nin etkin müdahale ihtimaline karşı oluşacak kâr, fiziksel vadeli dolar ihtiyacı olmadıkça realize edilmeli.
Dolar/TL'de kısa-orta vadede 3,35-3,50 aralığı kritik destek bölgesi olarak öne çıkacak. Bu bölgeye geri çekilmeler kademeli alım fırsatı olacak. 3,50-3,80 aralığı ise dalgalı kur hareketi içinde pivot bölge olarak kalacak. Kur hareketleri daha çok bu bölge içinde oluşacak ve bu bölge içinde de desteğe yakın yerlerde kademeli alım ve tepeye yaklaştıkça satış rasyonel davranış olacak.”