TALAT YEŞİLOĞLU
tyesil@ekonomist.com.tr
Sonrasında iş örgütlerinden ve hükümeti destekleyen sivil toplum kuruluşlarından yağmur gibi açıklamalar geldi. Hepsi de eylem planıyla birlikte ekonomiye ilişkin olumlu beklentilerini kamuoyu ile paylaştı.
Ekonomist olarak, pozitif gelenekten gelen bir yayın kuruluşuyuz. İlk sayımızın yayınlandığı 6 Ocak 1991'den bu yana bu ilkemizin sadık uygulayıcısı olduk. Yenilikleri sizlere aktardık, girişimciliğin rol modellerine, başarı öykülerine sayfalarımızda yer verdik.
Ekonomideki fırsatlara dikkat çektik. İnsan kaynaklarına, teknolojiye, dijitalleşmeye, değişim ve dönüşümün getirdiği iş fırsatlarına odaklandık, risklere dikkat çektik. Kısacası DNA'mız doğrultusunda haberlere imza attık. Atmaya da devam ediyoruz...
Ekonomideki temel göstergelere bakıldığında ciddi anlamda bir bozulma olduğu zaten ortada. Enflasyon, bütçe açığı, cari açıktaki hızlı büyüme, ihracattaki artışın ithalatın altında kalması gibi göstergelerin iç açıcı olmadığını biliyoruz.
Mali piyasalarda da temel göstergelerin yanı sıra siyasi gelişmelerden 'fazlaca' etkilenerek yeni rekorlara imza atıldığına tanıklık ediyoruz. Burada tekrar etmek istemem ama giriş haberimizde okuyacağınız gibi döviz kurlarında yeni rekorlar bekleniyor.
Cuma günü kapanışı itibariyle yedi aylık dış borcumuzun TL karşılığı yüzde 34 civarında büyüdü. Yükümlülüklerdeki bu artışın mutlak bir şekilde maliyeti, etkisi olacaktır.
Ya reel sektör? Dış borçlarda ciddi bir riske sahip olan özel sektörün durumu nedir ve çıkış için neler öneriliyor? Bu sayımızda arkadaşlarımız hızlı bir şekilde sektör temsilcileri ve sektörlerinde en büyüklerle iletişim kurarak beklentilerini toparladı.
Kapak haberinde okuyacağınız gibi, 15 temel sektöre mercek tuttuk. Sektör oyuncuları, iş insanları, patronlar, CEO'lar, önümüzdeki dönem için ne bekliyor? En önemlisi, var olan sıkışıklıktan, durgunluktan çıkmak için neler öneriyor?
Bazı sektörler hedeflerini değiştirmediklerini aktardı. Bazıları ise hedeflerini nasıl revize ettiğini paylaştı. Doğal olarak beklentiler farklı olabilir ama ilan edilenle kişisel sohbetlerdeki tutarsızlığın ne kadar saklanabileceğini bilemiyorum.
Tabloda görüleceği gibi 15 sektörün sadece ikisinin enflasyonun üzerinde büyüme hedefi var. "Gerçekler acıtır" derler. Doğrudur, tedavinin yarısının doğru teşhisten geçtiğini biliyoruz.
Ülkenin en büyük şirketlerinin inanılmaz değerlere düştüğü bir ortamın pozitif yönde değişebileceğine inanıyorum. Ama ortaya konan tanının doğru olması kaydıyla. Yüzleşelim ve beklentileri tersine çevirelim.
Pozitif enerjinin yüksek olduğu bir hafta diliyorum.