DR. ORHAN KARACA
okaraca@ekonomist.com.tr
Enflasyonda şubat ayında bir miktar düşüş oldu. PPK toplantısından ise para politikası faizinin yüzde 24 düzeyinde sabit tutulması kararı çıktı. Bu toplantıdan faizde indirim kararı çıkmasını zaten bekleyen yoktu.
Ancak nisan veya haziran ayında faizde indirimin başlayabileceğini düşünenler var. Fakat enflasyondaki gidişat bize faizde indirimin zor olduğunu düşündürüyor.
ENFLASYON NEREYE
Şubat ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE) enflasyonu yüzde 0,16 oldu. Bu oran geçen yılın aynı ayındaki yüzde 0,73'lük enflasyonun altında olduğu için yıllık enflasyonda da gerileme yaşandı. Ocak ayında yüzde 20,35 olan yıllık TÜFE enflasyonu şubat ayında yüzde 19,67'ye indi.
Enflasyonda şubat ayında yaşanan düşüş iyi ama çok fazla da değil. 2019 yılına girerken "mevsim normalleri"ne (son 10 yılın aylık ortalama enflasyon oranları) dayanarak yaptığımız hesaplar ilk üç ayda enflasyonun yüzde 20 dolayında yatay bir seyir izleyebileceğini gösteriyordu.
İlk iki aydaki gelişmeler böyle oldu. Aynı hesap enflasyonda nisan ayından itibaren ise düşüşün başlayabileceğini gösteriyor. Geçen yıl kur etkisiyle yüksek çıkan aylık enflasyon oranları hesaptan çıkıp yerine mevsim normallerine yakın oranların girmeye başlaması halinde yıllık enflasyon düşüşe geçecek.
Bu hesap haziran ayında 3 puanı bulan "belirgin bir düşüş" yaşanabileceğini ve yıllık enflasyonun yüzde 15'e inebileceğini ifade ediyor.
PPK'nın faiz kararına ilişkin açıklamada "enflasyon görünümünde belirgin biriyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına" karar verildiği belirtildiği için de bu senaryoda faizde indirimin en erken temmuz ayında başlayabileceği sonucuna varıyoruz.
Bu senaryonun hayata geçmesi için önümüzdeki aylarda enflasyon açısından "her şeyin yolunda gitmesi" gerekiyor. Bu da döviz kurlarında yeni bir sıçrama olmaması, dünya petrol fiyatlarının tekrar yükselişe geçmemesi, tarımda yine kuraklık yaşanmaması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın durması gibi bir dizi koşula bağlı bulunuyor.
Doğrusu bu koşulların hepsinin birden hayata geçmesi biraz uzak bir ihtimal gibi görünüyor. Diğer her şey yolunda gitse bile şu anda vergi indirimleri ve tanzim satış uygulamaları gibi yollarla bastırılan fiyatların 31 Mart'taki yerel seçimler sonrasında ne olacağı konusunda ciddi endişeler mevcut.
Bu durum da ekonomide yaşanan resesyona rağmen enflasyonun gidişatı konusunda iyimser olmayı zorlaştırıyor. Böyle giderse "enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme" görmemiz yakın zamanda mümkün olmayabilir.
BİRAZ SABIR LAZIM
Tabii Merkez Bankası'nın "enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme" derken ne kadarlık bir düşüşü kast ettiğini bilmiyoruz. Bize göre belirgin olmayan bir düşüşü Merkez Bankası o mahiyette kabul edip faiz indirimine gidebilir.
Ancak böyle bir uygulamanın döviz kurlarını yeniden hareketlendirip enflasyonun tekrar yükselmesine yol açması tehlikesi var. Bize göre enflasyonun yenilgiye uğratılmasının yolu gerçekten sıkı bir para politikasının uzun süre uygulanmasından geçiyor.
Üstelik böyle bir para politikasının ekonomide genişlemeci etkiler doğurması ihtimalinin de olduğunu düşünüyoruz. Kısacası, para politikası uygulamasında biraz sabırlı olunmasını öneriyoruz.