ÖZLEM BAY YILMAZ
obay@ekonomist.com.tr
Türkiye'de üretilen bakliyat ürünlerinin ticaretinde Mersin'in payı yüzde 50'nin altına düşmüyor. Bakliyat ihracatı da ağırlıklı olarak Mersin üzerinden yapılıyor. Öyle ki Mersin Limanı, bakliyat üretim bölgelerinin dünyaya açılan kapısı konumunda.
Bakliyat sektörünün kalbi durumunda olan kentte, bu alana yönelik makine sanayi de gelişmiş durumda. Dört yıl kadar önce kurulan Akyürek Technology, Mersin'de bakliyat makineleri alanında faaliyet gösteren iddialı şirketlerden biri.
Ali ve Ahmet Akyürek tarafından kurulan Akyürek Technology, bakliyat sektörüne yönelik olarak geliştirdiği eleme makinelerinden taş ayırma makinesine kadar pek çok ürünü piyasaya sunuyor.
78 ülkeye ihracat yaptıklarını belirten şirketin ikinci kuşak temsilcisi Gül Akyürek, "Dünyadaki kuru gıda üreticilerinin teknolojik çözüm ortağı olmaya devam ediyoruz. Türk teknolojisini dünyadaki üreticilerle tanıştırıyoruz" diyor.
İHRACATI İKİYE KATLAYACAK
Akyürek Technology, geçen yıl 15 milyon TL'lik yatırım yaptı. Bunun etkisiyle de 2017'de 16 milyon Euro olan ihracatını 2018'de 30 milyon Euro'ya çıkarmayı hedefliyor. Gül Akyürek, "Ülke ekonomisine katkı sağlayacak en önemli unsurların başında ihracatın olduğunu biliyoruz" diye konuşuyor.
Akyürek Technology, tohum, yağlı tohum, bakliyat, baharat ve benzer ürünler için eleme, temizleme, boylama, taşıma, renk ayırma, tartma ve paketleme teknolojileri üretiyor. Ayrıca son AR-GE projesi olan tütün işleme teknolojilerinde, Türkiye patentinin yanı sıra Avrupa patentine hak kazanmış olduğu yeni makine grubunun da üretimine başlamış durumda.
Rusya, Etiyopya, Bulgaristan, Ukrayna, İspanya ve Özbekistan'da kendi ofisleri ve yedek parça depoları bulunan şirketin, ABD, Cezayir, Hindistan, Peru, İtalya, Romanya, Nijerya ve Sudan'da da temsilcilikleri var. Akyürek Technology, yurtdışında showroom'lar açarak da büyümesini sürdürüyor.
Bugün üretimlerinin yüzde 65'ini ihraç ettiklerini belirten Gül Akyürek, 2018'de bu oranı yüzde 80'e çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor. Akyürek, "Önümüzdeki dönemdeki hedefimiz 2017'de ihracata başladığımız Kanada, Fransa, İtalya ve Estonya'daki pazar payımızı arttırmak. Ayrıca Yeni Zelanda'ya ihracata başlamayı da planlıyoruz" diyor.
AR-GE MERKEZİ KURDU
Akyürek Grup çatısı altında dokuz şirket var. Mersin'de üretim tesisi olan grubun geçen yılki cirosu 250 milyon TL. Bu yılki büyüme hedefi ise yüzde 35'i buluyor.
AR-GE faaliyetlerine önem veren grup, Mersin'in beşinci AR-GE merkezi olan Akyürek Smart'ı geçen yıl kurdu. 40 AR-GE personeline istihdam sağlayan grup, her yıl cirosunun yüzde 5'ini AR-GE'ye ayırıyor.
2018 yılına yeni AR-GE projelerini tamamlayarak girdiklerini belirten Gül Akyürek, bu çalışmaların sonucunda Türkiye'de ilk defa tütün ve tütün mamulleri makinelerinin üretimine başladıklarını söylüyor.
Akyürek Technology'nin Türkiye'de ilk defa patentine hak kazanılan bu makine grubunun ilk üreticisi olduğunu ifade eden Gül Akyürek, "İspanyol ve Alman mühendislerden oluşan yeni bir AR-GE takımı kurduk.
Burada hem ürün bandını geliştiriyor hem de yeni ürünlerimizi başta Avrupa ve Amerika olmak üzere tüm dünyaya pazarlama faaliyetlerini sürdürüyoruz" diye anlatıyor. 200 kişilik yeni istihdam
Bugün 500 kişiye istihdam sağlayan Akyürek Grup, Mersin'de yeni Organize Sanayi Bölgesi'nde yapacağı yatırımla çalışan sayısını 700'e çıkarmayı hedefliyor. Grup,15 milyon TL'lik yeni yatırımıyla üretim kapasitesini artıracak ve 2017 yılında AR-GE süreci tamamlanan yeni makinelerini üretecek.
Gül Akyürek, 2016'dan beri her biri stratejik ürün niteliği taşıyan yedi yeni makine ve tütün sektörüne özel içeriğiyle 23 makineden oluşan bir tesis ürettiklerini belirtiyor.
Gül Akyürek, "2017 yılında bir kısmının seri üretimlerine başladığımız yatırımımıza bu yıl da yine teşviklerden yararlanarak AR-GE süreci tamamlanan diğer makinelerimizin seri üretimiyle devam edeceğiz" diye ekliyor.
YENİ OSB'YE YATIRIM
Gül Akyürek, yakında temelinin atılması planlanan Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nin kurucu başkanlığını da yürütüyor. Toplam 1 milyon 420 bin metrekarelik alanda hizmet verecek olan OSB'nin en az 5 bin kişilik istidam yaratması planlanıyor.
Gül Akyürek, bu konuda şunları söylüyor: "Tarımsal vasfı olmayan ve tamamı Hazine'ye ait olan arazimize OSB kurarak hem bölge hem de ülke ekonomisine büyük katkı sağlamayı hedefliyoruz. Yeni OSB'mizin Çukurova Bölgesi'ne yapılan yatırımları da artıracağına inanıyoruz.
Bölgeye, Ankara, Adana, İskenderun, Mardin, Adıyaman ve Gaziantep'ten gelen yatırımcılarımızın yanı sıra Ürdün, Lübnan ve Suriye'den gelen yabancı yatırımcıların da iştirakiyle sözünü ettiğimiz istihdam rakamına, yabancı sermayeyi de ülkemize çekerek ulaşmayı hedefliyoruz."
Akyürek Grup da yeni OSB'ye yatırım yaparak, AB patenti almaya hak kazanmış yeni makinelerini burada üretmeyi planlıyor.
KADINLARA ÖZEL FABRİKA KURACAK
Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas OSB'de planlanan yatırımlara bir yenisi daha eklendi. OSB'de 'Kadın Girişimci Destek Ofisi' kurarak 'Kadın Ortak Girişim Fabrikaları' (KOGİF) projesi planlandığını belirten Gül Akyürek, şunları anlatıyor: "Bölgenin önemli tarım ürünlerinden narenciye, üzüm, defne ve zeytinden üretilen ürünlerle bölgesel marka yaratıp, hem üreticisi hem yöneticisi kadınlardan oluşan bir pilot fabrika kurmayı hedefliyoruz.
Örnek teşkil edeceğini düşündüğümüz bu pilot fabrikanın benzerlerinin başka OSB'lerde de kurulmasını teşvik etmeyi planlıyoruz."