Burcu Tuvay btuvay@ekonomist.com.tr
KOBİ Girişim Şubat 2021 tarihli sayıdan
ATÖLYE, sistem odaklı düşünme, mimari tasarım, sürdürülebilirlik ve etkileşim tasarımı alanlarında deneyimli bir tasarımcı olan Engin Ayaz ile matematik, çevre bilimleri ve disiplinlerarası tasarım eğitimi alan sosyal girişimci, sistem tasarımcısı ve stratejist Kerem Alper tarafından 2013 yılında kuruldu.
Yaratıcı Platform, Stratejik Tasarım Stüdyosu ve Akademi bileşenlerinden oluşan ATÖLYE'nin amacı, karşı karşıya olunan yapısal ve karmaşık sorunlara tasarım odaklı çözümler bulmak. Bunun için yaratıcılık ve kolektif aksiyona dayalı bir model ortaya koymak.
ATÖLYE'nin İstanbul'daki ekibine ve yaratıcı komünitesine ev sahipliği yapan Bomontiada'daki mekânı dışında Dubai ve Londra'da iki merkezi daha bulunuyor. ATÖLYE, Stratejik Tasarım Stüdyosu Tecrübeli Direktörü Bengi Turgan Çiftçi, “ATÖLYE'nin, Yaratıcı Platform'u, geliştirdiği programlarla girişimcilik ekosistemine yıl boyunca hem finansal destek hem de öğrenme alanı sağlıyor.
2021 yılında ayrıca, ATÖLYE'nin “Girişimler” kolunu güçlendirerek bu alana odaklı bir mikro-komünitenin tohumlarını atacağız” diyor.
Çiftçi, sorularımızı şöyle yanıtladı:
ATÖLYE’nin oluşum hikayesini anlatır mısınız? Nasıl bir fikirle yola çıkıldı?
Engin Ayaz ve Kerem Alper'in Stanford Üniversitesi d.school ve New York Üniversitesi Tisch ITP'deki yüksek lisans eğitimlerinin ardından kurdukları ATÖLYE, akademik bir proje olarak başladı. Zaman içinde bu iki kurumun etkisiyle stratejik tasarım ve sosyal etki odaklı bir yaklaşıma doğru evrildi. ATÖLYE'de 2013 yılından bu yana, tasarım ve inovasyona yönelik “komünite odaklı” projeler geliştiriliyor.
2013'ten bugüne 40 farklı kurumla, 150 civarında strateji ve tasarım projesi gerçekleştirdik. 2021 itibarıyla, multidisipliner tasarımcılardan oluşan 50 kişilik ekibimizle birlikte Türkiye'de 150, Dubai'de ise 50 civarında yaratıcı profesyonelden oluşan çekirdek bir komünitemiz var.
Komünite üyelerimiz ile etkileşimi stratejimizin merkezine koyarak birlikte etki odaklı projelerde yer alıyor ve birbirimizden sürekli öğreniyoruz. ATÖLYE, birbirinden güç alarak uyum içinde çalışan ve yaratıcı hizmetler geliştiren üç bileşenden oluşuyor.
O üç bileşen hakkında bilgi verir misiniz?
Stratejik Tasarım Stüdyosu, kurumla-rın karmaşık problemlerine karşı tasarım ve strateji yoluyla çözümler üretirken, Akademi bireysel ve kurumsal dönüşüm için öğrenme programları tasarlıyor. Sistemin sürekli öğrenmesine ve anlamlı ilişkiler kurmasına olanak sağlayan Yaratıcı Platform ise, üyelik programları, iş birliği fırsatları ve etkinlikler aracılığıyla farklı disiplinlerden profesyonellerin oluşturduğu ATÖLYE komünitesi için ilham verici bir ortam sağlıyor.
Bu yıl kurumlar için yapacağınız çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz? Farklı ülkelerde ne gibi çalışmalarınız olacak?
Bu yıl çok heyecan duyduğumuz projelerimizden biri de Birleşik Arap Emirlikleri Telekomünikasyon Otoritesi (TRA) ile ülkenin e-devlet projesinin deneyimini tasarlama görevi oldu. Geçen yılın sonunda başlayan bazı iş birliklerimiz de bu yıl etki odaklı projelere dönüşüyor.
BMW Foundation, Katar Serbest Bölge Otoritesi (QFZA) ve Türkiye'nin köklü bir sanayi grubu ile birlikte sistemik dönüşüme odaklanan projeler üzerinde çalışıyoruz. Yurtdışında halen Almanya, ABD, İngiltere, Katar, BAE, Kenya, Güney Afrika gibi ülkelerde projelere devam ediyoruz.
Bu projeler; stratejiden iş modeli tasarımına, deneyim tasarımından kapasite geliştirmeye, mimari tasarımdan dijital ürün tasarımına uzanan geniş bir yelpazeyi kapsıyor.
Kurumsal çalışanlar için ne gibi çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz?
ATÖLYE'nin kurumlar içinde dönüşüm ve inovasyona yönelik programlar geliştiren öğrenme ve organizasyon tasarımı pratiği 2020 yılı itibarıyla ATÖLYE Akademi adını aldı. ATÖLYE Akademi sunduğu dönüşüm programlarıyla; kurumlardaki değişim öncülerine, belirsizliğin arttığı ve iş birliklerinin karmaşıklaştığı bir dünyada hayati öneme sahip yeni düşünce tarzları ve beceriler kazandırmayı amaçlıyor.
Bunu yaparken de, kurumların stratejik öncelikleri doğrultusunda yenilikçi çözümler keşfetmeleri için gerekli yaratıcı kültürü ve ortamı oluşturacakları uzun dönemli gelişim programları sunuyor. Hazırladığı inovasyon programları da, takımların yenilikçi ürün ve hizmetleri hayata geçirmelerini desteklerken çalışanlara değişen dünyanın iş yapış kabiliyetlerini kazandırıyor.
Girişimcilik ekosistemine nasıl bir katkı sağlıyorsunuz?
ATÖLYE'nin kurulduğu günden bu yana, yaratıcı girişimciler ile yaratıcı problem çözücüleri bir araya getiren ve aralarında anlamlı iş birlikleri kurulmasına olanak sağlayan bir “komünite kürasyonu” stratejisi izledik.
Bu sayede, girişimcilik ekosistemindeki oyuncular arasında ticari ilişkinin ötesine geçen, bir amaç etrafında bileşen komüniteler oluşturmaya dayanan ve insanların birbirini tanıyıp güvenmesine fırsat veren bir yaklaşım benimsedik. Yıllar içinde komünite üyelerimiz 100'ün üzerinde projeyi ve girişimi hayata geçirdi.
Buradan birçok yerel ve uluslararası iş birliği, girişim, şirket ortaya çıktı. ATÖLYE'nin, Yaratıcı Platform'u da, geliştirdiği programlarla girişimcilik ekosistemine yıl boyunca hem finansal destek hem de öğrenme alanı sağlıyor. 2021 yılında ayrıca, ATÖLYE'nin “Girişimler” kolunu güçlendirerek bu alana odaklı bir mikro-komünitenin tohumlarını atacağız.
Zorlu Holding’in sosyal girişimcilik platformu imece ile bu yıl ne gibi çalışmalar yapacaksınız?
ATÖLYE ve imece ekipleri destek programları, mentorluk süreçleri, etkinlikler ve daha birçok süreçte birlikte çalışıyorlar. ATÖLYE'nin ek olarak, imece yönetim kurulunda da temsil edilmesi ile iki kurum arasındaki iletişim de her geçen gün stratejik anlamda derinleşiyor.
Bu yıl heyecan duyduğumuz çalışmalardan biri içerik ve ağ partneri olarak destek verdiğimiz ‘imece Summit' etkinliği (imecesummit.com) olacak. imece ekibi ile birlikte hazırladığımız içerik programında ‘Etki Odaklı Komüniteler' konusunu ele alacağız ve ATÖLYE ağından özel isimleri konuk edeceğiz.
"TASARIM EKOSİSTEMİNİ HARITALAYACAĞIZ"
“Kamu kuruluşları ile çok farklı ölçeklerde ve şekillerde çalışıyoruz. ATÖLYE’nin kar amacı gütmeyen kolu olan derneğimiz aracılığıyla Avrupa Birliği fonları sayesinde Dışişleri Bakanlığı ile İstanbul Kalkınma Ajansı gibi kurumlar vasıtasıyla da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile çalışma şansı buluyoruz.
Ayrıca, bu yıl itibarıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Zeytinburnu’nun Çırpıcı Mahallesi’nde açılacak İstanbul Tasarım Merkezi ve Platformu’nun stratejisi üzerine çalışmaya başladık. Proje kapsamında İstanbul’daki tasarım ekosistemini haritalayarak yakında kamu ile paylaşacağız.
Bölge/eyalet ölçeğinde Dubai’deki Başbakanlık Ofisi ile organizasyonel dönüşüm, mekansal strateji, mimari tasarım ve komünite tasarımı projeleri üzerine çalışıyoruz. Ek olarak, uluslararası özerk bir kuruluş ile mültecilerin topluma uyum sürecinin tasarımına odaklanan bir projeyi de yakın zamanda tamamladık.”