AR-GE'de yeni dönem başlıyor

27 Ekim 2019

Türkiye önümüzdeki dönemde ileri teknoloji ve AR-GE'yle büyüme odaklanacak. 2023'te AR-GE harcamalarının milli gelire oranının yüzde 0,96'dan yüzde 1,8'e çıkarılması hedeflenirken, 2019 yılı sonunda AR-GE için 15 milyar 597 milyon TL bütçe harcaması yapılacak.





Aram Ekin Duran
eduran@ekonomist.com.tr





11'inci Kalkınma Planı'nda yer alan pek çok destekle KOBİ'lerin AR-GE alanındaki yatırımlarının artırılması hedefleniyor. Özellikle kimya, ilaç ve tıbbi cihaz, otomotiv, makine ve elektrikli teçhizat, elektronik ve raylı sistem araçları, savunma sanayi, turizm ve siber güvenlik alanları öne çıkıyor.





Türkiye’de önümüzdeki dönemde AR-GE çalışmalarına hız verilmesi planlanıyor. Bunun en önemli sinyali ise 11’inci Kalkınma Planı’nında verildi. Planda yüksek teknolojili üretim ve AR-GE faaliyetlerinin artırılmasına yönelik projeler öne çıkıyor.





Plana göre 2023’te AR-GE harcamalarının milli gelire oranı yüzde 0,96’dan yüzde 1,8’e çıkarılacak. Bu harcamalar içinde özel sektör payı da yüzde 56,9’dan yüzde 67’ye yükseltilecek.





Bu büyüme için orta yüksek ve yüksek teknoloji sektörlerin desteklenmesine öncelik verilecek. Kimya, ilaç ve tıbbi cihaz, otomotiv, makine ve elektrikli teçhizat, elektronik ve raylı sistem araçları desteklenecek öncelikli sektörler olarak sıralanıyor.





Bunlara ek olarak tarım, turizm ve savunma sanayii de gelişmesi için desteklenecek sektörler arasında yer alıyor. Kalkınma Planı’nda kritik teknolojiler ise yapay zekâ, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, büyük veri, siber güvenlik, enerji depolama, ileri malzeme, robotik, mikro/nano/opto-elektronik, biyoteknoloji, kuantum, sensör teknolojileri ve katmanlı imalat teknolojileri olarak belirlenmiş durumda.





SEKTÖR BÜYÜKLÜĞÜ 132 MİLYAR TL
Yapay zekanın 2030’da küresel ticarete katkısının 15,7 trilyon dolar olmasının beklendiğini ifade eden Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) Başkanı Kübra Erman Karaca, “Türkiye’de gayri safi milli hasıla içerisinde teknolojinin aldığı pay düşük.





Bunun, yüksek teknoloji üretimiyle yüzde 25’i bulması gerekir. Hükümetin açıkladığı Milli Teknoloji Hamlesi bu anlamda pek çok yenilik sunuyor” diye konuşuyor.





Türkiye’de sektörün 2018 yılı büyüklüğünün 132 milyar TL olarak gerçekleştiğini ve 2019 büyümesinin yüzde 10’a yakın olacağını dile getiren Karaca, “İhracatımız ise yüzde 80’e yakın oranda Avrupa’ya yapılıyor.





Bilgi teknolojileri sektörünün son beş yılda büyüme ortalaması yüzde 17’ye ulaşırken, e-ticaret ise yüzde 42 büyümeyle 60 milyar TL’ye çıktı” diye konuşuyor.





veriler, önümüzdeki dönemde AR-GE konusunda atılacak adımların şirketler için ne kadar büyük bir pazar yarattığını da gözler önüne seriyor. Bu nedenle şirketlerin AR-GE’ye yönelik harcamaları da her geçen gün artıyor.





TÜİK verilerine göre Türkiye’nin AR-GE harcamalarının GSYH’ye oranı 2013 yılında yüzde 0,82 iken, son açıklanan veri olan 2017 yılında ise yüzde 0,96 olarak gerçekleşti. Türkiye’nin uzun vadeli hedefi ise yüzde 3 oranına ulaşmak.





Yine TÜİK verilerine göre; merkezi yönetim bütçesinden AR-GE faaliyetleri kapsamında 2018 yılı için AR-GE harcamaları başlığı altında 13 milyar 24 milyon TL harcama yapıldı. Dolaylı AR-GE destekleri yani AR-GE’ye ilişkin indirim, istisna ve muafiyetler başlığı altında ise 4 milyar 599 milyon TL harcama yapıldı.





2019 yılının tamamında ise AR-Ge harcamaları başlığı için 15 milyar 597 milyon harcama öngörülüyor. AR-GE personeli sayısı ise 2001’de 75 bin 960 iken, 2018 sonunda 266 bini aştı.





Eylül 2019 itibariyle Türkiye’de faaliyette olan AR-GE Merkezi sayısı 1186. AR-GE ve Tasarım Merkezi Kurulum ve Yönetimi, TÜBİTAK TEYDEB, KOSGEB, Teknoyatırım destekleri üzerine proje yönetimi hizmeti sunan Experto’nun Yönetim Kurulu Başkanı Jülide Birol, AR-GE Merkezi sayısındaki artışın bu büyüme hızıyla sonsuza kadar

ilerlemeyeceğini dile getiriyor.





Önce artış hızının yavaşlayacağını, doygunluk seviyesine ulaşılınca ise yeni AR-GE Merkezi kurma çalışmalarının duracağı öngörüsünde bulunan Birol, “Geçen süre zarfında adaptasyonunu sağlayamamış firmalar AR-GE Merkezlerini kapatacak, aralarına yenileri katılacak ve sistem sabit hale gelecektir.





AR-GE personeli sayısındaki artışın 2020 itibariyle daha çok mevcut AR-GE Merkezlerinde çalışan TZE Ar-Ge personeli sayısındaki artış ile sağlanacağını düşünüyoruz” şeklinde konuşuyor.





KATMA DEĞERLİ ÜRETİME DESTEK
Planın temel noktalarından biri yerli üretimin artırılması. Bunun için kamuda ve özel sektörde AR-GE ve yeniliği esas alan bir yapının oluşturulması için kriterler belirlenmiş durumda. Buna göre imalat sanayisinin katma değerli üretim kapasitesi artırılacak.





Öncelikli sektör ve kritik teknoloji alanlarının kesiştiği ürünlere ağırlık verilecek. Üniversite-sanayi işbirliğine odaklanılacak. İç talebi karşılamakta yeterli olmayan ithal ürünlerin üretimi için çalışmalar yürütülecek.





Sanayide öncelikli sektörlerin ihtiyacına yönelik lisansüstü programlar oluşturulacak. Yeni dönemde özellikle AR-GE desteklerinden KOBİ’lerin faydalanması hedefleniyor.





Bugün ihracatın yüzde 56,2’sini ve AR-GE harcamalarının yüzde 19,6’sını KOBİ’ler gerçekleştiriyor. Plana göre, öncelikli sektörlerde start-up, yenilikçi KOBİ ve büyük firmaların işbirliği kapasitesini geliştirmeye yönelik platformlar kurulacak. Ayrıca eşleştirme ve ortak proje geliştirme desteği verilecek.





TÜBİTAK VE KOSGEB DESTEĞİ
AR-GE yatırımları konusunda özellikle TÜBİTAK ve KOSGEB destekleri öne çıkıyor.





TÜBİTAK’ın 1507 KOBİ AR-GE Başlangıç Programı KOBİ’leri AR-GE projesi yaptırmaya özendirmek için bu firmalar tarafından sunulan ilk beş projenin geri ödemesiz olarak desteklenmesi amacıyla hazırlandı. Yatırım destek üst limiti 375 bin TL olarak belirlenirken, destekleme süresi ise proje bazında en çok 18 ay olacak.





Programa 250 kişiden az yıllık çalışanı olan, yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu 40 milyon TL'den az olan bütün işletmeler başvurabiliyor. Yeni kurulan ve ilk yıl hesapları henüz onaylanmamış işletmelerde sadece çalışan sayısı dikkate alınıyor.





YOL HARİTASI HAZIRLANDI
Orta-yüksek teknolojili sanayilerin imalat sanayi ihracatındaki payı 36,4'ten 44,2'ye, yüksek teknolojili sanayilerin imalat sanayi ihracatındaki payı yüzde 3,2'den yüzde 5,8'e çıkarılarak, kaynakların verimli kullanımı ve ihracat gelirleri artırılacak.





Gelişmeler sanayi sektör temsilcilerine umut veriyor. Bunlardan biri de stratejik öneme sahip makine ve teçhizat imalatı sanayi.





Bu alanda 176 AR-GE ve 31 tasarım merkezi var. Takım tezgahları özelinde faaliyet gösteren AR-GE merkezi sayısı 15, tasarım merkezi sayısı ise üçe ulaşmış durumda.





Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD) Başkanı Fatih Varlık, “AR-GE için ayrılan bütçelere baktığımızda, şirketler bütçelerinin yüzde 1'ini AR-GE'ye ayırmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise bu oran yüzde 3'ün üzerine çıkmaktadır” diyor.





TİAD, yakın gelecek için yüksek teknoloji üretimine yönelik yatırım planlaması ile ilgili bir yol haritası hazırladı. Varlık, Türkiye sanayisinin ihtiyaç duyduğu takım tezgahlarının yerli olarak Türkiye'de üretilmesi için projeler geliştirdiklerini söylüyor.





ZAMAN SINIRI YOK
KOSGEB'in AR-GE ve İnovasyon Programı'nda ise bilim ve teknolojiye dayalı yeni fikir ve buluşlara sahip KOBİ ve girişimcilerin geliştirilmesi, teknolojik fikirlere sahip tekno girişimcilerin desteklenmesi, KOBİ'lerde ARGE bilincinin yaygınlaştırılması ve AR-GE kapasitesinin artırılması, mevcut AR-GE desteklerinin geliştirilmesi, İnovatif faaliyetlerin desteklenmesi, Ar-Ge ve İnovasyon proje sonuçlarının ticarileştirilmesi amaçlanıyor.





Geri ödemesiz hibe şeklinde verilecek destekler, proje bazlı olarak ve en az 12, en çok 24 aylığına veriliyor. Programa başvuru zamanı için bir sınırlama bulunmazken, fiilen başlatılmış bir proje için de başvuru yapılabiliyor.





Programa 250 kişiden az yıllık çalışanı olan, yıllık net satış hasılatı ya da mali bilançosu 40 milyon TL'den az olan bütün işletmeler başvurabiliyor.





Program kapsamında, personel giderleri, proje personeline ve varsa danışmanlara ait seyahat giderleri, alet, teçhizat, yazılım ve yayın alım giderleri, yurtiçi ve yurtdışı danışmanlık hizmeti ve diğer hizmet alım giderleri ile malzeme ve sarf giderleri karşılanabiliyor.





DESTEKLENECEK 10 ALAN
1-
Yazılım alanındaki teşvikler AR-GE, ÜR-GE ve pazarlama süreçlerini bütüncül olarak kapsayacak şekilde yapılandırılacak.
2- Biyoteknolojik ilaçlar gibi yüksek teknoloji gerektiren alanlarda ekosistem oluşturulacak.
3- Elektronik sektöründe AR-GE’ye dayalı rekabetçi üretim ve ihracatın artırılması temel amacıyla çalışılacak.
4- Yerli marka otomobil projesine yönelik teşvik mekanizması geliştirilerek proje tamamlanacak ve elektrikli otomotiv üretimine yönelik batarya yatırımı yapılacak.
5- Yerli elektronik haberleşme şebeke ve altyapı şirketleri teşvik edilecek.
6- Çukurova bölgesinde büyük ölçekli petrokimya tesisi kurulacak. Nükleer santrallerin kurulumunda ihtiyaç duyulacak çok yüksek ısıya dayanıklı kompozit malzemeleri yerli üretimden tedarik edebilen firmalar desteklenecek.
7- Sanayide ihtiyaç olan yüksek alaşımlı, katma değeri yüksek alüminyum ürünlerin üretilebilmesine yönelik AR-GE çalışmaları desteklenecek
8- Yakın mesafe yolcu ve araç taşımacılığında kullanılan gemilerin tam elektrikliye dönüştürülmesine yönelik program başlatılacak.
9- Temiz kömür teknolojilerine ilişkin AR-GE projeleri desteklenecek.
10- Elektronik yayınlar da dâhil olmak üzere yayıncılık faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalar desteklenecek.





TÜBİTAK SANAYİ AR-GE PROJE DESTEKLERİ:
1.1501 Sanayi AR-GE Projeleri Destekleme Programı
2.1507 KOBİ AR-GE Başlangıç Destek Programı
3.1509 Uluslararası Sanayi AR-GE Projeleri Destekleme Programı
4.1505 Üniversite Sanayi İşbirliği Destek Programı
5.1521 Öncelikli Alanlar Araştırma Teknoloji Geliştirme ve Yenilik Projeleri Destekleme Programı
6.1512 Bireysel Girişimcilik Aşamalı Destek Programı









BİLİŞİM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ (TÜBİSAD) BAŞKANI KÜBRA ERMAN KARACA
'VERİ BORSASI KURMALIYIZ"

“2023 yılı stratejileri kapsamında siber güvenlik, yapay zeka ve veri analitiği gibi alanlarda teşvikler başladı. Bu alanların teşviklerle desteklenmesi gerekiyor. TÜBİTAK ve KOSGEB teşvikleri var. Ayrıca TÜBİTAK bünyesinde Yapay Zeka Enstitüsü kuruluyor.





Dijital ekonominin yapı taşları dijital veri, yapay zeka, otonom robotlar, büyük veri ve ileri analitik, bulut bilişim, artırılmış ve sanal gerçeklik, nesnelerin interneti, endüstriyel IoT’den oluşan dijital teknolojiler ve dijital altyapılar.





Bunlar artık ekonominin bel kemiği. Veri trafiği her geçen gün büyüyor, sınır ötesi veri trafiği de artıyor. Bu veri trafiğinden ekonomik değer yaratmamız gerekiyor. Veri borsasım bizim de kurmamız lazım. 2023 yılına kadar kurulacağını tahmin ediyorum. Türkiye bunun gerisinde kalamaz. Artık sanayi ve dijitalleşme iç içe geçti.”









AR-GE MERKEZİ SAYISI BİN 186
EXPERTO YÖNETİM KURULU BAŞKANI JÜLİDE BİROL
'PLANINIZI HİBEYE GÖRE YAPMAYIN"

“Şirketlerin her şeyden önce ‘AR-GE desteği almayı’ hedef kısmına koymamaları; bunu beklenen bir sonuç olarak değerlendirmeleri gerekiyor.





AR-GE projesinin gerçekleştirilmesi bir yatırımdır ve bütün yatırımlarda olduğu gibi amaç ciro/karlılık artışı, riskten korunma, v.b. etkenlerdir.





Şu bir gerçektir ki devlet firmanın katlanacağı bu yatırımın önemli kısmını finanse etmektedir. Gerçekleştirilecek AR-GE projesinin seçiminden tutun, projeye başlamadan ortaya çıkacak maliyetin, satış fiyatının öngörülmesi, teknik ve ekonomik fizibilitesinin yapılması gerekir.





Bu noktada sanayi, üniversiteden ayrışır; kendisine bir fayda sağlamayacaksa o projeyi yapmaması gerekir. Rekabetin acımasız olduğu günümüz dünyasında AR-GE artık üretim, satış gibi organik bir fonksiyon üstlenmektedir.





Elbette AR-GE desteğinin katkısı inkar edilemez ancak risk planlamalarını şu tarihte gelecek hibeye göre değil, B planlarına göre yapmalarını öneririz.”