Avşar Maden Suyu Yönetim Kurulu Üyesi Tarık Demirel, "Toplam satışımızın içinde ihracat payını 2023 yılında yüzde 90'lara çıkartmayı planlıyoruz" diyor.
Ayşegül Sakarya Pehlivan
asakarya@ekonomist.com.tr
Demirci Hacı Ömer Oğulları Şirketler Grubu, Afyon’da mermer ve mermer makine üretimi yapan ve dünyanın dört bir yanına mermer ihraç eden bir grup. Mermer madenciliği yaparken “Neden suyun da madenciliğini yapmayalım?” diyen grup, 2015 yılında Avşar Maden Suyu’nu kuruyor.
2009 yılından itibaren Afyonkarahisar, İscehisar ilçesinde AR-GE çalışmalarını gerçekleştiren şirket, bugün toplam 10 bin metrekarelik kapalı alanda üretim yapıyor. Üretim tesisinde saatte 50 bin, sezonda günde 1 milyon şişe dolum yapılıyor.
Kısa sürede pazarda kendine yer edinen Avşar markası şu anda ihracat ağırlıklı çalışıyor. Şirketin, en büyük ihracat pazarını başta Çin olmak üzere Uzakdoğu oluşturuyor.
Çin’in toplam ihracat içindeki payı yüzde 30. Ülkedeki satış ve kar marjının oldukça iyi olduğunu söyleyen Avşar Maden Suyu Yönetim Kurulu Üyesi Tarık Demirel, “Bu pazarda büyümemizin önemli bir etkeni, mermerdeki satış kanallarımızın bu alanda da bize destek sağlaması.
Şirketler grubu olarak toplam satışımızın yüzde 85’ini ihraç ediyoruz. Aynı şekilde maden suyunda da hedefimiz aynı hacmi yakalamak yönünde. Toplam satışımızın içinde ihracat payını 2023 yılında yüzde 90’lara çıkartmayı planlıyoruz” diyor.
Kosova, Makedonya, Hollanda, Yunanistan, Irak, Suriye, Libya, Lübnan, Filistin, Suudi Arabistan, Dubai, Amerika, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan, Güney Afrika, gibi ülkelere de ürün gönderen şirketin yeni pazarlar için de arayışları sürüyor.
2018 yılı cirosu 40 milyon TL olan şirket, 2019’da bu rakamı 65 milyon TL’ye çıkardı. 2020’de ise iki kat büyümeyle cironun 130 milyon TL’ye çıkartılması hedefleniyor.
130 MİLYON ŞİŞE PAZARA SÜRDÜ
Avşar Maden Suyu’nun sade maden suyu ve 13 meyve aromalı maden suyu çeşidi var. 2019 yılında toplamda 14 farklı ürün grubunda yaklaşık 130 milyon şişe maden suyu pazara sürdüklerini söyleyen Demirel, operasyonları mevcut pazardan pay almaya değil ürünlerinin kendine ait pazarını oluşturmasına yönelik yürüttüklerini belirtiyor.
Bu bağlamda AR-GE tarafını sürekli güçlendiren şirket, yıllık cirosunun yüzde 10’unu AR-GE’ye ayırıyor. 2020 yılı için de AR-GE’ye 300 bin euro yatırım planı bulunuyor.
Pazardaki ihtiyaçların analizi doğrultusunda ürün gamının şekillendiğini söyleyen Demirel, “Kaçınılmaz olarak AR-GE çalışmalarımızda dünyadaki trendlerin belirleyicisi oluyor. Tüketicilerin alışılmışın dışındaki farklı lezzetlerin arayışı içinde olduğunun farkındayız” diyor.
Tasarım ve kalitede üst segment bir marka yaratmayı hedefleyen şirket, aro-malı maden suyuna odaklandı. Ürün portföyünde 13 çeşit aromalı maden suyu geliştiren şirketin satışlarının yüzde 55’i aromalı maden suyundan geliyor. Avşar Maden suyu fabrikasında 60 kişilik bir ekip çalışıyor. Diğer şirketlerle beraber toplamda bölgede yaklaşık 900 kişiye istihdam yaratılıyor.
TÜRKİYE ÜRETİMDE LİDER TÜKETİMDE GERİDE
Türkiye, bulunduğu jeotermal kuşak nedeniyle mineralli sular açısından dünyadaki ilk 10 ülke arasında. Maden suyu tüketimi özellikle son yıllarda yıl bazında yüzde 10-15 seviyelerinde artarak bugün 4 milyar şişenin üzerine çıkmış durumda. Buna rağmen tüketim gelişmiş ülkelere göre çok düşük seviyede. Bugün örneğin Almanya’da kişi başı 100 litrenin üzerinde olan maden suyu tüketimi ülkemizde bu oranın yüzde 5’i seviyesinde.
Son zamanlarda aromalı maden sularının çeşitliliğinin artması, tüketicilerin aromalı maden sularını farklı içeceklere alternatif olarak tercih etmelerini sağladı ve kişi başı yıllık maden suyu tüketimi 10 litre seviyelerine yükseltti.
Maden sularının yurtdışında kullanım amacı vücudun mineral ihtiyacının karşılanmasında bir beslenme desteği görevi üstlenmesiyle ilgiliyken Türkiye’de daha ziyade sindirime yardımcı olması amacıyla tüketiliyor.
Gelişmiş ülkelerdeki maden suları beslenme desteği nedeniyle tüketildiği için düşük karbondioksit içeriğiyle üretiliyor. Türkiye’de üretilen maden suları ise tüketici alışkanlıkları sebebi ile yüksek karbondioksit içeriğine sahip.
Pandeminin satışlara olumsuz bir etkisi olmadığını söyleyen Demirel, “Yaşanılan pandemi sebebiyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de zor günlerle mücadele ettiğimiz ve edeceğimiz bir dönemdeyiz.
Bu dönemi omuz omuza, sektörün ihtiyaçlarına ortak çözümler geliştirerek ve ülkemiz için en iyisini hedefleyerek yapılacak tüm işler, geleceğimizi daha net görmemizi sağlayacak.
Dönemsel dalgalanmalar ile birlikte normal seyrinde bir süreç yaşadık. Satışlarımızda herhangi bir azalma olmadı. Yaz mevsimine girdiğimiz için maden suyu tüketimi arttı” diyor.