TALİP YILMAZ
tyilmaz@ekonomist.com.tr
Son yıllarda yatırımcıların ihracatın yanında yurtdışında büyüme planları doğrultusunda sektöre göre farklı stratejiler izlediklerini görüyoruz. Bayilik ve master franchise gibi yöntemlerle satış ağını genişletenler yanında, Tosyalı Holding gibi sıfırdan yatırım yaparak tesis kuran gruplar da var.
Tabloları görmek için görsellere tıklayın.
Bunun yanında dikkat çeken bir diğer strateji de satın almalar. Türk şirketler, global büyüme hedefleri, daha dengeli bir portföy oluşturma stratejileri doğrultusunda bu satın alma işlemlerini yapıyor.
2017 yılında bu kapsamda 19 işlemin yapıldığını gördük, Bu işlemlerin detaylarını tablomuzda görebilirsiniz. Genel olarak bakıldığında, değeri açıklanan sekiz işlemin büyüklüğü 400 milyon dolar oldu. Değeri açıklanmayan 11 işlemle birlikte büyüklüğün 700 milyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
SABANCI VE KOÇ YARIŞI
2017'de Kordsa'nın ABD'de iki şirketi 100 milyon dolara satın alması yılın en büyük işlemi oldu. Kordsa, 2016 yılında devreye aldığı Türkiye'nin ilk sanayi-üniversite işbirliği modeli olan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi yatırımının ardından ticari havacılık sektörüne ileri kompozit malzemeler sağlayan Fabric Development (FDI) ve Textile Products (TPI) şirketlerini satın aldı. Bu satın almalar tamamlandığında, Kordsa, ticari havacılık sektörünün önemli tedarikçilerinden biri haline gelecek.
Sabancı Holding CEO'su Mehmet Göçmen, bu satın almalarla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Yeni Neslin Sabancısı yaklaşımımızla uyumlu olarak, Kordsa şirketimiz geleceğin sektörleri arasında yer alan ileri kompozit teknolojileri alanında önemli bir adım atıyor" dedi.
Kordsa CEO'su Ali Çalışkan ise "Philadelphia ve Los Angeles'ta yer alan FDI ve TPI şirketlerinin bünyemize katılmasıyla, Kordsa, dört kıtada 10 tesiste operasyonlarını sürdürecek. Kordsa olarak tüm gücümüzle hayatı güçlendirmeye ve emin adımlarla büyümeye devam edeceğiz" diyor.
2017'de yapılan bir başka önemli işlem de Koç Holding'in iştiraki olan Otokoç ile Avis Budget Group'un Yunanistan'daki araç kiralama şirketi Olympic Commercial and Tourist Enterprises'! satın alması oldu. Bu ortaklıkta Otokoç'un yüzde 80 payı bulunuyor. Şirketin KAP'a yaptığı açıklamaya göre, uluslararası büyüme stratejisi çerçevesinde gerçekleştirilen bu satın almayla birlikte şirket Yunanistan pazarına girdi.
ŞİŞECAM'IN STRATEJİSİ
Geçen yılın dikkat çeken işlemlerden birini de Şişecam gerçekleştirdi. Şişecam Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, geçen ay Ekonomist dergisinde yayımlanan söyleşisinde, 13 ülkede faaliyet gösterdiklerini hatırlattıktan sonra, yeni ülkelere girip girmeyeceklerine yönelik sorumuza, "Başka ülkeler olabilir ancak yatırım değil satın alma ile yaparız. Çünkü bir düzcam tesisini kurmak 2-2,5 yıllık süre alıyor.
Bunun yerine var olan bir şirketi almak bizim için daha doğru bir strateji olur" demişti. Buna örnek olarak da 2016 sonuna doğru Trakya Cam şirketinin İtalyan şirket Sangalli Vetro Porto Nogaro'yu 84,7 milyon Euro karşılığında satın aldığını, bu grubun bir fabrikası daha olduğunu ve şartlar uygun olursa onu da alabileceklerini kaydetmişti.
Şişecam'ın iştiraki Paşabahçe, geçen yılın sonuna doğru da Mısır'daki Pearl Grubu'nu satın aldı. Ahmet Kırman, "Pearl için 18 milyon dolar yatırım yaptık. Nitelikli Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteriyor. Oradan ABD'ye gümrük vergisine takılmadan ihracat şansımız olacak. Mısır'da ayrıca düz cam üretimi de yapıyoruz" diyor.
BÜYÜK GRUPLAR ATAKTA
Son dört yılda yurtdışında yerli yatırımcıların yaptığı işlemlere bakıldığında, Murat Ülker'in başkanı olduğu Yıldız Holding, United Biscuits satın almasıyla en önde olan grup.
Bunun yanında Yıldırım Holding, son yıllarda yaptığı işlemlerle konsolide işlerinin yüzde 50'sinden fazlasını yurtdışından elde eder konuma gelmiş durumda. TPAO'nun Şah Deniz ve Güney Kafkasya Boru Hattı'ndan aldığı yüzde 10'luk pay, Oyak'ın Alma-tis'i satın alması da son yıllardaki önemli işlemler olarak dikkat çekiyor.
2010 yılından itibaren incelendiğinde, sekiz yıllık dönemde Türk yatırımcıların yurtdışında 24,3 milyar dolarlık satın alma işlemi gerçekleştirdiği görülüyor. Bu dönemde toplamda 262 varlık satın alındı.
2014 yılında Yıldız Holding'in 3,2 milyar dolarlık United Biscuits ve TPAO'nun 1,5 milyar dolarlık Şahdeniz işlemlerinin etkisiyle 6,5 milyar dolar hacme ulaşıldı ve yıllık bazda rekor kırıldı. Adetsel bazdaki rekor ise 55 varlık alımıyla 2013 yılında gerçekleşti.
EFSANE ÇAM İŞ YATIRIM BİRLEŞME SATINALMALAR MÜDÜRÜ
“ÇİN YATIRIMLARI ÖNE ÇIKABİLİR”
"Yıllık bazda açıklanan işlemler genelde 500 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında değişiyor. Bu tür satın alımlar hem alıcı hem satıcı tarafta pek çok değişkene bağlı olduğu için, yıldan yıla çok farklılık gösterebiliyor.
2018'de de yatırımların sürmesi bekleniyor. Ancak rakam ve ülkeler konusunda tahminde bulunmak çok zor. Türk yatırımcılar tarafından ABD, Almanya, İtalya, İngiltere gibi ülkeler daha çok tercih edilirken, Etiyopya, Japonya, Kolombiya gibi uzak coğrafyalarda da yatırımlar yapılıyor. Önümüzdeki dönemde Çin'e yönelik yatırımların da artmasını bekliyoruz."
2018'DE NE OLUR?
Dünya ekonomisi toparlanma sürecinde. 2016'da yüzde 3,2 olan büyüme, özellikle gelişmiş piyasalardaki olumlu trendle birlikte yükselişte ve bu yıl için tahminler yüzde 3,9 civarında şekilleniyor. Özellikle Euro Bölgesi, ABD, gelişmekte olan Avrupa ve Asya ekonomilerindeki performans bu toparlanmaya destek veriyor.
Türkiye tarafında ise 2017 yılında yüzde 7 civarında açıklanması beklenen büyüme oranı için 2018 hedefi yüzde 5,5 seviyesinde. Sonuçta Türk şirketleri, iç büyümenin yanında dünyadaki toparlanma süreciyle birlikte global tarafta da satın alma yolunu da kullanarak büyüme stratejilerine devam edecekler gibi görünüyor.
MÜŞFİK CANTEKİNLER EY TÜRKİYE KURUMSAL FİNANSMAN HİZ. LİDERİ
“YURTDIŞI İŞTAHI SÜRÜYOR”
Türk şirketlerinin son yıllarda marka alımlarının da öne çıktığını gözlemledik. Bu yolla, bilinirliği yüksek ürün ve hizmetlerle mevcut ürün ve hizmetleri entegre edip pazarlama yoluyla büyümesini hızlandırmayı planlayan Türk şirketleri var. Bu stratejinin özellikle riskleri farklı coğrafyalara dağıtmak açısından da olumlu sonuçlar verdiği görülüyor.
Öte yandan, rekabetin her geçen gün arttığı global ekonomide, farklı coğrafyalara açılmak ve know-how edinmek önemli bir aşama. Yine gelir yapısının çeşitlendirilmesi de özellikle son dönemde gerçekleşen kur hareketleri nedeniyle Türk yatırımcıların öncelikleri arasında bulunuyor.
Tüm bu dinamikler, Türk şirketlerinin yurtdışında satın alma iştahının devam edeceğini gösteriyor. 2017 yılında Türk şirketlerin ağırlıklı olarak imalat, tekstil, turizm ve bilişim sektörlerinde yatırımlar yaptığını gördük. Önümüzdeki dönemde ise yine ulaştırma, imalat, turizm, sağlık sektörlerinde işlemlerin gerçekleşmesini bekliyoruz."