Pazar gecesi hüznü nedir? Bir araştırmaya göre artmış görünüyor

Pazar günü sendromu ya da pazar günü yaşanan hüzün aslında bilinen bir durum. Bir araştırmaya göre ise koronavirüs pandemisinin ardından yaşanan bu his artmış görünüyor.

20 Mart 2023 | 01:30

Pazar günü öğleden sonra ya da akşam saatlerinde pazartesi günü için başlayan "Yarın hangi toplantılarım var, saat kaçta uyanmalıyım, birikmiş hangi işler var" gibi düşünceler tanıdıktır.

Guardian'ın aktardığı bir araştırmadan elde edilen ön bulgulara göre, hafta sonu e-postalar ve önceki haftadan bitmemiş görevler bu sendroma katkıda bulunuyor.

Exeter Üniversitesi'nin araştırmasına göre pandemiden sonra ev ve iş hayatı arasındaki sınırların bulanıklaşmasına dair eğilimler pazar gecesi sendromunu artırmış olabilir. Çalışmaya göre bu durum sadece işlerinde mutsuz olanları etkilemiyor. Yani işini seven insanlar da pazar gecesi sendromu, hüznü yaşayabiliyor.

650 katılımcının katıldığı anket sonuçları, insanların Pazar akşamları enerji düşüşleri yaşadıklarını gösteriyor.

Guardian haberinde "Exeter Üniversitesi'nden İlke İnceoğlu liderliğindeki yeni bir araştırma, birçok çalışanın “Pazar günü korkularını” yaşadığını ortaya çıkardı. Bu fenomen genellikle önünüzdeki haftayla ilgili zihinsel meşguliyetin yanı sıra korku, sinirlilik ve uyumakta zorluk çekme şeklini alır. Yanıt verenlerden biri, "Zihniniz hafta sonu rahatlama veya eğlenceden, önünüzdeki çalışma haftasında yapmanız gereken şeylerle ilgili endişelere dönüşmeye başlıyor" diyor.

HAFTA SONU MAİLLERİ

Araştırmaya göre Pazar korkuları özellikle hafta sonu e-postalarını sık sık kontrol eden, önceki haftadan kalan işleri olan ve kendilerinden yüksek beklentiler olan kişiler arasında belirgin. Pandemiden sonra durum daha da kötüleşmiş gibi görünüyor. Evde çalışmanın yükselişi, iş ve boş zaman arasındaki sınırları bulanıklaştırdı.

Guardian'ın haberine göre pandemi öncesinde bile pazartesi günleri bazıları için özellikle zordu. 87 çalışanı 12 gün boyunca takip eden bir diğer araştırma, hafta ilerledikçe insanların ruh hallerinin ve enerji seviyelerinin iyileştiğini, Cuma günü zirveye ulaştığını ve Pazartesi günü uçurumdan düştüğünü ortaya koymuş. Pazartesi hüznü pek çok kültürde paylaşılıyor gibi görünüyor: 46 ülkede yapılan bir araştırma, Pazartesi gününün insanların "iyi bir gün" olduğunu söyleme olasılıklarının en düşük olduğu gün olduğunu ortaya koymuş.

Guardian, "İnsanların haftanın günlerine ilişkin öznel değerlendirmeleri de davranış kalıplarını yönlendiriyor gibi görünüyor. Yatırımcılar pazartesi günleri genellikle daha karamsardır ve tarihsel olarak hisse senedi getirileri daha düşük olmuştur. Araştırmacılar, yatırımcıların pazartesi günleri daha temkinli olma eğiliminde olduklarını, riskten kaçındıklarını ve çok daha güvenli yatırımlar yaptıklarını tespit etmişlerdir" diyor.

  • Araştırmacılar Pazartesi günlerini daha az iç karartıcı hale getirmemize yardımcı olabilecek bazı yararlı önerilerde bulundular. Bunlardan biri, iş ve hayatınızın geri kalanı arasındaki sınırları net bir şekilde korumaktır. Hafta sonu boyunca zamanlarının büyük bir kısmını e-posta yoluyla işlerini kontrol ederek ya da iş hakkında düşünerek geçiren insanlar, Pazartesi günü daha belirgin bir korku deneyimi yaşamışlardır.
  • İkinci bir yol ise hafta sonu hakkındaki düşüncelerinizi değiştirmektir. ABD'de yapılan bir araştırmada, katılımcılardan hafta sonlarını mini bir tatil olarak değerlendirmeleri istendiğinde, daha canlandırıcı aktiviteler yapma eğiliminde oldukları ve Pazartesi günü işe daha enerjik ve işlerinden memnun olarak döndükleri görülmüştür.
  • Haberde son öneri olarak şu madde var: "Son olarak, Pazartesi günlerini yeniden tasarlayarak hafta sonu boyunca kendimizi iyi hissetmemizi sağlayan bazı özelliklere sahip olmalarını sağlamak mümkündür. Araştırmacılar, Pazartesi günleri daha depresif hissetme olasılığımızın yüksek olduğunu çünkü daha düşük özerklik (istediğimiz şeyi yapamadığımızı hissederiz), ilişkisellik (bizim için önemli olan insanlarla bağlantı kuramadığımızı hissederiz) ve yetkinlik (bir şeyi yapmakta gerçekten iyi olduğumuzu hissetme deneyimini yaşayamayız) seviyelerine sahip olduğumuzu belirtmişlerdir. Güne iyi olduğunuz bir şeyle başlamak, istediğinizi yapabileceğiniz biraz zaman ayırmak veya yanında olmaktan keyif aldığınız biriyle öğle yemeği randevusu ayarlamak gibi basit değişiklikler yapmak büyük fark yaratabilir.