Merkez Bankası: Enflasyon eğilimindeki artış devam etti

27 Ekim 2022 | 16:35
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde, döviz kuru ve ithalat fiyatları gibi maliyet unsurlarının yanı sıra kredilerdeki güçlü ivme neticesinde enflasyon eğilimindeki artışın devam ettiği bildirildi.

Kurulun 20 Ağustos'taki toplantısına ilişkin yayımlanan özette, temmuz ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0,58 arttığı, yıllık enflasyonun 0,86 puan gerileyerek yüzde 11,76 olduğu hatırlatıldı.

Özette, yıllık enflasyondaki düşüş bir önceki yılın aynı ayındaki vergi ayarlamalarının oluşturduğu baz etkilerinden kaynaklandığı, döviz kuru ve ithalat fiyatları gibi maliyet unsurlarının yanı sıra kredilerdeki güçlü ivme neticesinde enflasyon eğilimindeki artışın devam ettiği bildirildi.

Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonunun temmuz ayında 0,20 puan düşerek yüzde 12,73'e gerilediği, meyve grubu kaynaklı olarak işlenmemiş gıda yıllık enflasyonunun 1,56 puan artarak yüzde 13,85 olduğu aktarılan özette, "Diğer işlenmemiş gıda fiyatları yatay seyrederken, bu grupta yumurta fiyatlarındaki yükseliş öne çıkmış, yılın ilk yarısında belirgin bir artış eğilimi sergileyen bakliyat fiyatları ise gerilemiştir. İşlenmiş gıda fiyatları Temmuz ayında ılımlı seyretmiş ve baz etkisinin de desteğiyle grup yıllık enflasyonu 1,77 puan düşüşle yüzde 11,64'e gerilemiştir." ifadelerine yer verildi.

Özette, enerji fiyatlarının geçen ay yüzde 2,50 oranında arttığı, grup yıllık enflasyonunun 0,55 puan gerileyerek yüzde 8,57 olduğu anımsatıldı.

Uluslararası petrol fiyatlarındaki toparlanmanın enerji fiyatlarını yukarı çeken temel unsur olduğu, şebeke suyu fiyatlarında da artış gözlendiği belirtilen özette, şu değerlendirmelere yer verildi:

"Aylık fiyat artışına rağmen, yönetilen kalemlerden elektrik fiyatlarında önceki yıl yapılan ayarlamaya bağlı baz etkisiyle grup yıllık enflasyonu düşmüştür. Temel mal yıllık enflasyonu Temmuz ayında 2,81 puan azalarak yüzde 8,58’e gerilemiştir. Bu düşüşte dayanıklı mal grubu belirleyici olmuştur. Bu grupta, özellikle mobilya, otomobil ve elektrikli-elektriksiz ev aletlerindeki fiyat artışlarına rağmen, önceki yıldaki vergi ayarlamalarının oluşturduğu baz etkisi nedeniyle yıllık enflasyon 5,56 puan azalarak yüzde 9,98’e gerilemiştir. Öte yandan, giyim ve ayakkabı grubunda mevsimsel ortalamalara yakın fiyat düşüşleri gözlenmiş, diğer temel mal grubunda ise ılımlı fiyat artışları gerçekleşmiştir. Hizmet fiyatları Temmuz ayında yüzde 1,06 oranında artmış, yıllık enflasyon 0,04 puan yükselişle yüzde 11,80 olmuştur.

Yıllık enflasyon kira, lokanta-otel ve ulaştırmada gerilerken, haberleşme ve diğer hizmetlerde artmıştır. Salgına bağlı birim maliyet artışları azalarak da olsa etkisini sürdürmüştür. Bu kapsamda lokanta-otel grubunda fiyatlar geçtiğimiz aya kıyasla bir miktar yavaşlasa da yüksek bir artış kaydetmiştir. Ulaştırma hizmetleri fiyatları aylık bazda gerilemiştir. Ağustos ayında, kısa ve orta vadeli enflasyon beklentileri artışını sürdürmüştür. TCMB Beklenti Anketi sonuçlarına göre enflasyon beklentisi yıl sonu için yüzde 10,22’den yüzde 10,82’ye, gelecek on iki ay için yüzde 9,33’ten yüzde 9,70’e güncellenmiştir. Beklentilere ilişkin ankete dayalı göstergelerin yanı sıra tahvil getirilerinden elde edilen enflasyon telafileri de artış kaydetmiştir."

"İhracattaki toparlanma sürüyor"


Özette, iktisadi faaliyette kademeli normalleşme adımlarıyla birlikte Mayıs ayında başlayan toparlanmanın güç kazanmakta olduğu vurgulandı. Sanayi üretim endeksinin Haziran ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış olarak bir önceki aya göre yüzde 17,6 oranında arttığı hatırlatılan özette, "Ciro endeksleri toparlanmanın sektörel yayılımının artmaya başladığına işaret etmiş, hizmet sektöründe sanayi sektörüne kıyasla daha gecikmeli gerçekleşen iyileşmeye dair olumlu sinyaller artmıştır." ifadeleri kullanıldı.

Üçüncü çeyreğe ilişkin anket göstergeleri ve yüksek frekanslı verilerin ikinci çeyrekteki sert daralmanın ardından ekonomide belirgin bir toparlanmaya işaret ettiği belirtilen özette, şunlar kaydedildi:

"Salgın hastalığa bağlı gelişmelerin Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlandırılması amacıyla yakın dönemde uygulamaya konulan parasal ve mali tedbirler, ekonominin üretim potansiyelini destekleyerek finansal istikrara ve iktisadi faaliyetteki toparlanma sürecine katkıda bulunmuştur. Son dönemde ticari kredilerde normalleşme eğilimi gözlenirken, bireysel krediler güçlü seyretmiş ve yurt içi talebi desteklemiştir. Finansman koşullarına duyarlılığı yüksek ve talebi ertelenmiş kalemlere yönelik harcamalar güçlü seyrederken, elektrik tüketimi de istikrarlı bir artış göstermektedir. Diğer taraftan, ulaştırma, konaklama, yiyecek ve içecek hizmetleri gibi salgından en çok etkilenen hizmet gruplarında iyileşme devam etmekle birlikte görece zayıf seyir sürmektedir. Yüksek frekanslı veriler ihracattaki toparlanmanın sürdüğünü gösterirken, ithalatın belirgin bir ivme kazandığına işaret etmektedir.

Ertelenmiş talebe ve salgın tedbirleri kapsamında uygulanan likidite ve kredi politikalarına bağlı olarak ithalatta gözlenen canlanmanın, bu politika tedbirlerinin kademeli olarak azaltılmasıyla dengelenmesi beklenmektedir. Turizm gelirlerinde salgın hastalığa bağlı olarak gözlenen düşüşe rağmen seyahat kısıtlamalarının hafifletilmesiyle kısmi bir iyileşme başlamıştır. Mal ihracatındaki toparlanma, emtia fiyatlarının görece düşük seviyeleri ve reel kur düzeyi önümüzdeki dönemde cari işlemler dengesini destekleyecektir. Kurul, iktisadi faaliyetteki toparlanmanın sürekliliği ve makrofinansal istikrar açısından cari işlemler dengesindeki seyrin önemine dikkati çekmiştir. Bu kapsamda, yakın dönemde alınan tedbirlerin kredi büyümesi ve kompozisyonu ile dış dengeye yansımaları yakından takip edilmektedir."

Özette, ekonomideki toparlanmanın ve alınan tedbirlerin etkisiyle iş gücü piyasasında kısmi iyileşme sinyallerinin alınmakla birlikte, Mayıs döneminde işsizlik oranlarının yükselmeye devam ettiği belirtildi.

Bu dönemde tarım dışı istihdamın hizmetler sektörü kaynaklı olarak gerilemeye devam ederken, inşaat istihdamının artış kaydettiği bildirilen özette, "Bir süredir düşüş eğiliminde olan iş gücüne katılım oranı ise yatay seyretmiştir. Öncü göstergeler, iktisadi faaliyetteki toparlanmayla yeni iş ilanlarının arttığını ve istihdam imkanlarının iyileşmeye devam ettiğini göstermektedir. Kurul, kısa çalışma ödeneği başta olmak üzere işsizlik sigorta fonu ve cari transferler aracılığıyla sağlanan desteklerin, hane halkı gelir kayıplarının sınırlanması ve istihdamın korunması açısından kritik rol oynadığı değerlendirmesinde bulunmuştur." ifadelerine yer verildi.