Anadolu Ajansı (AA) muhabirinin sorularını yanıtlayan Hamit Duras, deprem bölgesinde vefat eden vatandaşlara Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar dilediğini söyledi.
"Türkiye Tek Yürek" kampanyasına destek olmak üzere televizyon ekranlarına telefon açtığını belirten Duras, "Telefonlardan ulaşım sağlayamayınca Mustafa Karataş hocamı telefonundan aradım. Hocam telefonumu açtı. "50 milyar bağışlıyorum" dedim hocama. Hocam şu an canlı yayındasın dedi o an spikerlere seslendi. "Komşum Hamit Duras 50 milyar bağışlıyor" diye söyledi. Telefon kapandıktan sonra benim telefonumu çok fazla sayıda insan aradı. Arayanlar beni uyardılar." dedi.
Duras, daha sonra Mustafa Karataş hocayı arayarak gerekli düzeltmeyi yaptığını vurgulayarak, "Mustafa hocam yayından çıkmıştı. Acun bey programa devam ediyordu. Mustafa hocam rejiyi uyaracağını söyledi. Acun Ilıcalı bu rakamı 50 milyon TL olarak söylemiş. Telefonlarımız gece 2-3’lere kadar susmadı. Sadece benim değil oğullarımın da telefonu çaldı. Daha sonra Facebook ve Twitter’da bizim ismimiz geçmeye başladı reklam yapıyoruz diye. Bizim böyle bir reklama ihtiyacımız yok. Allah rızası için bir yardım yaptık." şeklinde konuştu.
"Yardımımı 100 bin TL’ye çıkardım"
Gelen yoğun çağrılardan sonra telefonunu kapatmak zorunda kaldığını belirten Duras, "Sabah olunca iş yerime geldim. Biz olayı düzelttik. Burada bir yanlış anlaşılma var. Biz eski hesap olarak milyar olarak konuşuyoruz. Burada bir araba soruluyor örneğin 200 milyar diyorum şahsen öyle alıştım. Bu sebeple bunun düzeltilmesini rica ettim. Yardımımı 100 bin TL’ye çıkardım." ifadelerini kullandı.
Hamit Duras, dünyanın dört bir yanından telefon aldığını dile getirerek, "Amerika, Fransa, Almanya’dan Kıbrıs’tan yine Güneydoğu’dan insanlar tebrik, teşekkür için arayanlar var. Az önce Malatya’dan bir telefon aldım, özellikle teşekkür ediyor. Bizi anlayanlar anlıyor. İnsanlar kesinlikle emin olsunlar biz reklam amaçlı değiliz." diye konuştu.
Önümüzdeki dönemde deprem bölgesini ziyaret edeceğini ifade eden Duras, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Deprem bölgesine gitmek istiyorum. Yenice Derneği olarak deprem bölgesine 5-6 tane araba gönderdik. 8-9 yaşlarında bir torunum var. Akşam babasına 'benim bir hırkam var ben bunu oraya göndereceğim' diyor. Annesine 'ipliğimiz varsa onu ver öreyim bir tane daha göndereyim' diyor. Onun haricinde sabah babasına kumbarasını veriyor. Babasına 'bu kumbarayı dernek başkanına ver' diyor. Benim torunum kumbarasını veriyorsa ben 50 bin TL, 100 bin TL niye vermeyeyim. Biz Türk milletiyiz, verenlerden Allah razı olsun."