Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ekonomi mesajları: Faiz, enflasyon, borsa, F-16 uçakları, asgari ücret...

28 Ekim 2022 | 03:36
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıl sonuna kadar faizi tek haneli rakama indirmeliyiz" açıklaması yaptı. Erdoğan, bazı spekülatif hareketlere girenler sebebiyle borsada biraz sıkıntı yaşandığını kaydederek, "Hazine ve Maliye Bakanımız Nurettin Bey, gerekli hazırlıkları şu anda tamamlıyor, inceleme ve denetimlerini de yürütüyorlar. Konu, en ince ayrıntısına kadar incelenecek ve en kısa süre içinde de bunu kamuoyuyla paylaşacağız" dedi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün akşam CNN Türk-Kanal D ortak canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Dünyadaki olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye ekonomisinin büyümeye devam ettiğinin altını çizen Erdoğan, "Çok daha açık, net söyleyeyim inşallah bu yüzyılın adını koyuyorum, Türkiye yüzyılı olacak. Dünyada şartlar ne getiriyor, ne götürüyor, Avrupa'da, Amerika'da durum nedir, görüyorsunuz. Ama Türkiye bu sıkıntıları yaşamadı, yaşamıyor. Eğer bugün yani 2'den 4'e, 6'ya Türkiye büyümesini gösterdiyse işte bu bir gerçektir. Türkiye bunu yakaladı. İç ve dış talebin katkısıyla yüzde 7,5 dengeli ve güçlü bir büyüme kaydettik. Bu büyümede ihracatın desteklediği, kuvvetli sanayinin yanı sıra turizmdeki olumlu gelişmelerin katkı sağladığı hizmetler sektörü de etkili oldu." değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2022'de küresel büyüme tahminleri dünya genelinde aşağı yönlü olmasına rağmen üretimi, yatırımı, ihracatı ve istihdamı merkeze alan Türkiye ekonomisinin ise büyümeye devam edeceğini vurguladı.

Erdoğan, "2022 yılında büyümenin yüzde 5 seviyesinde gerçekleşmesini öngörüyorum. Tabii bu bir ortalama rakamdır, daha iyisi olacak ama daha kötüsü olmayacak." dedi.

"Enflasyondan önce şu anda faize bakıyorum"


Ekonomideki büyümenin vatandaşa ne zaman yansıyacağına ilişkin soru üzerine Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ocaktan itibaren bunun emarelerini çok rahat göreceğiz. Bir defa enflasyondan önce şu anda faize bakıyorum. Şu an itibarıyla biz faiz oranını yüzde 12'ye indirdik. Buradan tüm yatırımcılara çağrımı yine yapıyorum, diyorum ki, 'Eğer yatırımcıysan, bak kamu bankaları başta olmak üzere şu anda faiz 12'ye indi. Bundan sonra yukarı çıkma yok, daha aşağı inecek ve daha aşağı inmek suretiyle de bu enflasyonu da ne yapacak, onu da baskılayarak aşağı indirecek.' Bir yatırımcı neyi arar? Yapacağı yatırımda düşük faiz arar. Şimdi bizim beşli başlığımız var, yatırım, istihdam, üretim, cari harcama noktasında özellikle oradaki büyümeyi arzu ettiğimiz istikamete getirmek. Şimdi bu beş başlıkla bir defa gel, yatırımını yap ve düşük faizle krediyi birinci derecede kamu bankalarından al. Adımını at, hem istihdam sağla hem üretim hem ihracatta sen de yerini al ve bir de ülkenin büyümesine katkı sağla. İnşallah bu yıl içerisinde beklemeden hemen yılbaşından itibaren de neticelerini almaya başlayacağız."

Asgari ücret


Asgari ücret tespitinin aralıkta yapılacağını, buna yönelik çalışmaların ilgililer tarafından yürütüldüğünü ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Aralıkta tekrar değerlendirmeleri yapıp yeni bir adımı da inşallah yıl sonu itibarıyla atacağız ve bu konuda 2023'e girerken çok daha farklı bir şekilde, çok daha güçlü bir şekilde gireceğiz. Hiç tereddüt etmeden asgari ücreti yükseltirken artışın getirdiği yükün tamamını işverenin üzerine bırakmadık, üzerimize aldık. Böylelikle üretimi korumuş olduk. Devlet olarak çok ciddi bir fedakarlıkta bulunarak asgari ücret yanında tüm ücretlerin asgari ücrete kadarki kısmından vergileri yılbaşında kaldırdık. Bu düzenleme ile işçi-memur ayrımı yapılmaksızın tüm çalışanlara vergi istisnası kaynaklı ilave bir gelir avantajı sağladık. İşçilerimizin enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında zor durumda kalmasını engellemek bizim birinci önceliğimiz olmaya devam ediyor. Tabii bu bir ara artış idi. Bunu zaten işçilerimiz de hakikaten ayırt ettiler ve bundan dolayı da bizlere hep şükranlarını ifade ettiler."

EYT konusuna da değinen Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in bu konuda çalışmaları yürüttüğünü belirterek, "Vedat Bey'in alanına girersem ona haksızlık yaparım. Onu, kendisi açıklarsa bizim için çok daha isabetli olur ama son aşamasına çalışmayı getirdiklerini biliyorum ve bize sunduklarında değerlendirmelerimizi ayrıca yapacağız." diye konuştu.

"Doğal gaz sıkıntımız olmayacak"


Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Avrupa'da yaşanan doğal gaz sıkıntısının Türkiye'de yaşanmayacağını ifade eden Erdoğan, Avrupa ülkelerinde olduğu gibi tasarruf çağırısında bulunup bulunmayacağına dair soruya, "Yapmadım, yapmayacağım, yapmıyorum. Çünkü tasarruf her zaman için zaten öyle veya böyle faydalıdır. Zaten israftan kaçınalım." cevabını verdi.

Erdoğan, ihtiyaç sahiplerine elektrik ve doğal gazda gerekli destekleri verdiklerini hatırlatarak, "Hele hele şimdi Karadeniz doğal gazı inşallah bu kışla beraber devreye girerse o zaman zaten işimiz çok da kolay olacak. Doğal gazın devreye girme ihtimali bayağı iyi ama bizim Rusya ile bu noktada şu anda herhangi bir sıkıntımız yok. Doğal gazımız Rusya'dan geliyor ve herhangi bir ihtilafımız yok. Bunun yanında artı bazı değerler bize katması noktasında da Sayın Putin ile görüşmelerim oldu, oluyor ve ondan da inşallah güzel gelişmeler olacak." diye konuştu.

"Doğal gazda olsun, nükleer enerjide olsun dayanışmamızı devam ettireceğiz"


Türkiye'nin Rusya ile Mersin'de yapımına devam ettiği Akkuyu Nükleer Enerji Santralinin birinci güç ünitesi türbininin 2023'te aktif hale geleceğini, sonraki aşamada 3 türbinin daha devreye gireceğini anlatan Erdoğan, bu sürecin 2028'de tamamlanacağını kaydetti.

Nükleer enerji konusunda yeni adımlar atmak istediklerini belirten Erdoğan, "Biz bu arada bir de Sinop'ta bir nükleer enerji santralinin adımını atacağız. Bununla ilgili de yine Putin ile benim şöyle etraflı bazı görüşmelerim oldu ve bu görüşmeleri de devam ettiriyoruz. Çünkü yenilenebilir enerjide özellikle nükleer enerji santrallerinin çok büyük fonksiyonu var. Hem fiyatlar itibarıyla hem kirli enerji değil. Temiz enerjiyi özellikle halka kazandırma noktasında çok büyük önemi haiz. Bunun çalışmalarını en son Soçi görüşmemizde de Sayın Putin ile etraflıca yaptık ve bu konuyla ilgili olarak da biz doğal gazda olsun, nükleer enerjide olsun dayanışmamızı devam ettireceğiz." değerlendirmesini yaptı.

"Sinop'taki nükleere enerji santrali için tarih belirlenip belirlenmediği" sorusuna Erdoğan, "Onu da 'Görüşelim' dediler, 'Tamam' dedik. Bu konuda da Enerji Bakanımızla muhatabı süreci devam ettiriyor." karşılığını verdi.

"Yıl sonuna kadar faizimizi tek haneli rakama indirmeliyiz"


Türkiye'nin doğal gaz arama çalışmalarına devam ettiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çalışıyoruz hamdolsun, bugün dünyada sayılı ülkelerde var, işte görüyorsunuz şu an 4 sondaj gemimiz var. Nereden nereye geldik? İki tane sismik araştırma var. Şimdi bu gemiler bir taraftan sismik araştırmayı yapacak, bir taraftan da sondaj yapacak ama Karadeniz'de ama Doğu Akdeniz'de. Gemiler, 12 bin 500 metreye kadar sondaj yapabilme kabiliyetine sahip. İnşallah bu kabiliyetleri berekete dönüşür, buralardan petrol çıkartırız. Buralardan doğal gaz çıkartırız. Beklentimiz birinci derecede şu anda tabii doğrusu doğal gaz ama petrol de gelse bizim için eyvallah doğal gaz da gelse bizim için eyvallah. Şu anda tabii ağırlıklı olarak bütün yatırımlar, adımlar doğal gazda. Artık her evde doğal gaz adeta herkesin talebi oldu. Nereye gitsek eğer evinde doğal gaz yoksa, 'Başkanım ne olur bizim doğal gaz da gelsin.' Herkes bunu istiyor."

"Doğu Akdeniz'de bir müjde bekliyor muyuz?" sorusunu Erdoğan, "Şu anda Karadeniz'deki bu çalışmaların ardından gemilerimiz oralarda da sondaj çalışmalarına inşallah devam edecekler." diyerek yanıtladı.

ABD'nin aralarında yer aldığı bazı ülkeler faiz artırımına giderken Türkiye'nin faiz oranını düşürmesine ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, "Amerika'nın faiz artırımı dediğiniz ne kadar bir oran? Dikkat ederseniz öyle ciddi bir oran yok. Küçük bir oran. Diyelim ki Amerika'da faiz artırımı belki şu anda son nihai durum yüzde 6 olabilir. Son rakamları bilemiyorum. Avrupa'ya geliyorsunuz oralarda da yine böyle yüzde 4, 5, 6. Çift haneli rakamda değiller. Şimdi biz işte son yani Para Piyasası Kurulu yüzde 12'ye indirdi. Temennim odur ki bundan sonraki toplantısında bunu biraz daha indirmek suretiyle biz yıl sonuna kadar faizimizi tek haneli rakama indirmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Türk lirasının ne zaman değer kazanmaya başlayacağına dair soru üzerine Erdoğan, altı sıfırın atılmasıyla Türk lirasına değer kazandırdıklarını belirtti.

Erdoğan, "Şu anda da biz yavaş yavaş paramıza değer kazandırmanın gayreti içerisinde olacağız. Neyle? Faizi düşürmek suretiyle. Buradan neyi kazanacağız? Buradan kazanacağınız şey şu, bir benim yatırımcım diyecek ki 'Ben bu düşük faizle yatırım yaparım. Niye? Ben şu anda bu yatırım için şu kadar faiz ödeyeceğim. Yani şu kadar krediye, şu kadar faiz. Bu benim yararıma, ben bu yatırımı yapayım' diyecek. Çünkü kazanacağıyla bir defa o faizi ödemesi mümkün hale gelecek. Ama bu yüksek faiz olduğu zaman, yüzde 30-40'lar olduğu zaman o yatırımcı nereye çalışıyor? O finans sektörüne çalışıyor. Soygun orada. Biz o soygunu şimdi ne yapıyoruz? Önlüyoruz. Yani bu ülkede soygunculara değil, biz yatırımcılara bir imkan verelim, bir imkan açalım." diye konuştu.

Bankaların her yıl faizden kazandıkları paralarla övündüklerine işaret eden Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ben kamu bankalarına onu söylüyorum, 'Arkadaşlar biz sizden bu ülkeye ne kadar yatırımcıyı takviye ettiniz, onlara kredi sağladınız ve onların yapmış olduğu yatırımlarla ülke nereden nereye gidiyor sizden bunu bekliyorum.' Çünkü burası öyle önemli, öyle önemli ki bu modelin adı, hep söylüyorum, Türkiye ekonomi modeli. Türkiye ekonomi modelini, özellikle de 'Türkiye'nin yüzyılı' dediğimiz bu adımda inşallah, bu seçimlere girerken bizim mottomuz da o olacak, Türkiye'nin yüzyılı... Tabii finansmanı elverişli şartlarda ve kesintisiz bir biçimde yatırımcıyı teşvik edeceğiz ve o da tabii atılan bu adımları inşallah bu kapsamda değerlendirme suretiyle oralardan gelecek imkanlarla inşallah Türkiye sıçramasını gerçekleştirmiş olacak."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merkez Bankası (MB) faiz oranlarıyla bankaların verdiği faiz oranları arasında bir fark var şeklinde eleştiriler yöneltiliyor, ne diyorsunuz bunlara?" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Bazı mahfiller, özellikle Merkez Bankamızın üzerinde spekülasyonlar meydana getirmeye gayret ediyorlar. Çünkü Merkez Bankası çöktüğü zaman, Merkez Bankası yıprandığı zaman kim kaybedecek? Türkiye'nin finans sektörü kaybedecek. Ve şu anda tabii bizim Merkez Bankamızın döviz rezervi onların beklediği yerlerde değil hamdolsun iyi bir konumdayız. Şimdi bu döviz rezervini bizim daha da koruyarak, daha da güçlendirerek, daha da artırmak suretiyle Merkez Bankası da aynı zamanda kamu bankalarını vesaire yeri geldiği zaman finanse edebilecek. Yeri gelecek Merkez Bankası icabında BOTAŞ'ın sıkıntılarına çare olacak. Bütün bunlar birbiriyle bağlantılı konular. Şu anda Merkez Bankasının gücünü özellikle kaybetmesini bekleyenler kusura bakmasınlar onlar avucunu yalamaya devam edecekler."

Başbakanlığı döneminde MB'nin dolar rezervini 135 milyar dolara kadar çıkardıklarını anımsatan Erdoğan, "Şimdi toplum kesimlerimizle, bütün sektörlerimizle hep beraber kazanalım diyoruz. Ülkemiz kazansın, vatandaşımız kazansın ve bankalarımız da konuya buradan baksın istiyoruz." dedi.

"Borsadaki hareketlilik en ince ayrıntısına kadar incelenecek"


Borsadaki hareketliliğe ilişkin bir inceleme yapılıp yapılmayacağına ilişkin soru üzerine Erdoğan, borsada çok kazananın yanında az da olsa kaybedenin de olduğunu söyledi.

Türk borsasının bu yıl sürekli kazandıran bir borsa olduğunu anlatan Erdoğan, "Ama son dönemlerde bazı spekülatif hareketlere girenler sebebiyle borsada biraz sıkıntı yaşamadık değil. Ama biz borsamızdan gerçekten mutluyuz. Hazine ve Maliye Bakanımız Nurettin Bey, gerekli hazırlıkları şu anda tamamlıyor, inceleme ve denetimlerini de yürütüyorlar. Konu, en ince ayrıntısına kadar incelenecek ve en kısa süre içinde de inşallah bunu kamuoyuyla paylaşacağız." diye konuştu.

Türkiye'ye F-16 savaş uçağı satılması


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye F-16 savaş uçağı satılması konusundaki son duruma ilişkin soru üzerine de şunları kaydetti:

"Bize verdikleri söz başta Sayın Biden bu konuda Demokratlar olarak kendi düşüncesinin F-16'ları ve diğer bütün parçalar, aksam, bunları vermekten yana olduğunu bize söyledi. Bu arada da yine özellikle savunma bakanım, muhatabı ile yaptığı görüşmelerde bu istikamette cevaplar alıyor, 'Yani biz vermekten yanayız, işte Cumhuriyetçilerden destek alamıyoruz, onlar bu işe işte ters bakıyorlar' filan. Bu seyahatte Cumhuriyetçilerden Lindsey Graham ve yine bir başka senatör de vardı, onlarla ayrı ayrı görüşmelerim oldu. O görüşmelerimde de bana olumlu cevaplar verdiler. Dediler, 'Yani biz NATO'daki en önemli ortağımız olan Türkiye'yi bu noktada yalnız bırakamayız, elimizden gelen gayreti göstereceğiz'. Farklı birkaç kişiyle daha yine görüşmelerim oldu. Onlar da Türkiye'ye karşı tavır içerisinde olan ismi burada vermeyeyim, kişi ve kişilerden bahsetti, 'Onlarla da görüşmeler yapacağız ve bu görüşmelerle birlikte Türkiye'ye karşı bir hasmane tutum içerisinde olmanın doğru olmayacağını çünkü Türkiye NATO'da bizim çok çok önemli bir ortağımız dolayısıyla bu sorunu çözmemiz gerekir diyeceğiz' dediler. Biz de şu anda Sayın Biden'ın bize vermiş olduğu bu sözden hareketle hakikaten bunun neticesini bekliyoruz."

"İyimser bir bekleyiş içerisinde misiniz" sorusuna Erdoğan, "Evet." yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti heyetinin, Türkiye'ye F-16 satılması konusunda ABD Kongresindeki temaslarının sorulması üzerine, "Beraberdik, onlar kaldılar ve şu anda dönmüş olmaları lazım. Onlar da orada yine Senato ve Kongredeki bazı üyelerle, Cumhuriyetçi ve Demokrat onlarla bazı görüşmeleri yaptılar. Temennim odur ki inşallah NATO'nun da menfaatine olan böyle bir girişimde NATO da bizi yalnız bırakmayacaktır ve o da gerekli adımları atacaktır diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
Etiketler
Manşet