Hedefler İçin İş Dünyası Platformu Başkanı Boyner, rapora ilişkin düzenlenen online toplantıda yaptığı konuşmada, elektronik ortamda yüzde 60'ı mikro ve küçük, yüzde 40'ı orta ve büyük ölçekli olmak üzere toplam 619 firmanın katıldığı anketin, Kovid-19 krizinin işletmeler üzerindeki etkilerini araştırmak amacıyla yapıldığını anlattı.
Boyner, anketin ilkinin 23-27 Mart'ta, ikincisinin ise 11-22 Mayıs'ta gerçekleştirildiğini bildirdi.
Anket sonuçlarına göre, marttan mayısa kadar krizin işletmeleri etkileme oranında az da olsa bir düşüş olduğunu belirten Boyner, şunları kaydetti:
"Olumsuz etkilenen firmalar martta yüzde 85 iken, bu oran mayısta yüzde 78'e düştü. Krizden en yoğun etkilenen firmaların yüzde 69 ile mikro, yüzde 49 ile küçük ölçekli firmalar olduğunu görüyoruz. Kovid-19 krizinin kadın çalışanları daha çok etkilediğinin görüldüğü ankette, işletmelerin yarısından fazlasının ikinci salgına hazır olmadığı ortaya çıkıyor."
"Mikro ölçekli firmaların yüzde 33'ü ödemelerinde çok zorlandı"
Ümit Boyner, ankette 44 farklı ildeki firmaların Kovid-19 krizi sonucu ortaya çıkan etkilerinin değerlendirildiğini bildirdi.
Mikro ölçekli firmaların yüzde 33'ünün ödemelerinde çok zorlandıklarını belirten Boyner, "Büyük firmalarda bu oran sadece yüzde 2. Çalışan sayılarına bakıldığında, firma büyüklüğü ile Kovid-19 krizinden etkilenme arasında ters orantı olduğu görülüyor." dedi.
Boyner, krizden en yoğun etkilenen firmaların yüzde 69 ile mikro ölçekli firmalar iken, krizden etkilenme oranının büyük firmalarda yüzde 31'e düştüğünü aktararak, "Ayrıca, ankete katılan firmaların yüzde 76'sı çalışan sayısının değişmediğini söylerken, çalışan sayısının yüzde 50'den fazla azaldığını belirten firmaların çoğunluğu mikro ve küçük ölçekli firmalardır." diye konuştu.
"İç talep ve dış talep yetersizliği, firmaların en fazla risk olarak gördüğü başlıklar"
Ankete göre Kovid-19 krizinin, mali bir krizden ziyade iç ve dış talep krizi olarak görüldüğünü ifade eden Boyner, iç talep ve dış talep yetersizliğinin, firmaların en fazla risk olarak gördüğü başlıklar olarak öne çıktığını kaydetti.
Boyner, yatırımcıların yatırımlarını azaltmasının da benzer bir şekilde yüksek bir risk olarak öne çıktığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Ankete katılan firmaların yüzde 61'i kısa çalışma ödeneğine başvururken, kalan yüzde 39 çoğunlukla ihtiyaçlarını veya yeterlilik koşullarını karşılamadığı için başvurmadıklarını belirtiyor. Anketi yanıtlayan firmaların yüzde 44'ü kısa çalışma ödeneği desteğinden faydalanmaktadır. Veriler, bu desteğin kapsayıcı olduğunu ve en fazla ihtiyaç duyan firmalara yönlendiğini gösteriyor. Bu destekten, küçük, orta ve büyük ölçekli firmaların yaklaşık yüzde 50'si faydalanıyor. Firmaların yüzde 47'sinin ise yeni borç aldığı veya borçlarını yapılandırdığı görülüyor."
"Türkiye'deki işletmeler için çalışmalarımıza devam edeceğiz"
Hedefler İçin İş Dünyası Platformu Başkanı Boyner, Kovid-19 pandemisinin ekonomideki çarkları durma noktasına getirdiğini belirterek, "Hepimizin öngördüğü gibi, Kovid-19 krizinden en fazla mikro ve küçük ölçekli firmalar etkileniyor. Mikro firmaların yüzde 35'inin, küçük ölçekli firmaların ise yüzde 24'ünün faaliyetlerini durdurduğunu görüyoruz." dedi.
Boyner, maaşlar, vergi, kira ve fatura gibi zorunlu ödemelerin devam etmesinin işletmeleri zorladığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Kovid-19 krizi, sadece içinde bulunduğumuz durumu etkileyen bir süreç değil, firmaların geleceğe dair beklentilerini ve planlarını da şekillendirerek uzun vadeli sonuçlar doğurabilecek bir süreç. Anket çalışmalarımızdan çıkan sonuçların, Birleşmiş Milletler'in bölgesel ve küresel olarak tüm ülkelerde yürütmekte olduğu ‘Sosyoekonomik Etki Araştırması’ raporunda veri olarak kullanılacak olması bir kez daha ne kadar değerli bir çalışma yapıldığını göstermekte. Türkiye'deki işletmeler için yeni projeler geliştirmek için aktif bir şekilde çalışmalarımıza devam edeceğiz.''
"Kovid-19 sadece bir sağlık krizi değil, ayrıca kalkınma ve insani gelişme krizi"
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye Mukim Temsilcisi Claudio Tomasi de Kovid-19'un sadece bir sağlık krizi değil, ayrıca kalkınma ve insani gelişme krizi olduğuna işaret ederek, "Bu krizi eşitsizlik, ekolojik dengesizlik ve güvensizliği tetikleyen, toplumu sosyal, ekonomik ve politik anlamda etkileyen, çağımızın en büyük sosyoekonomik krizi olarak da tanımlayabiliriz." dedi.
Tomasi, ilk vakanın açıklandığı 11 Mart 2020'den bu yana UNDP Türkiye olarak gelişmeleri yakından takip ettiklerini, Türkiye'deki faaliyet ve kaynaklarını Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerini ortadan kaldıracak şekilde yönlendirmeye başladıklarını söyledi.
Tomasi, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları çerçevesinde özel sektörün, kalkınma sorunlarının çözümüne yönelik geliştirdiği ulusal ve yerel girişimleri desteklediklerini de vurguladı.
"Suriyelilerce kurulmuş işletmeler, pandeminin zararlarından daha fazla etkilendi"
Afet ve pandemilere karşı dayanıklılık sorunları yaşayan KOBİ'lere destek vermenin önemine işaret eden Tomasi, "UNDP Türkiye, kapsayıcılık ilkesi gereğince toplumun tüm kesimlerine yönelik çalışmalar yürüterek Kovid-19'un yıkıcı ekonomik etkilerinin azaltılmasına yardımcı oluyor." dedi.
Tomasi, ikinci anket sonuçlarına bakıldığında, Suriyelilerce kurulmuş işletmelerin pandeminin zararlarından daha fazla etkilendiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Mayıs ayı içinde Suriyelilerce kurulmuş işletmelerin yüzde 38'i işletme faaliyetlerini durdurmak zorunda kalırken, bu oran benzer ölçekteki Türkiye geneli mikro ve küçük firma grubunda yüzde 30, Türkiye geneli için ise yüzde 22. Suriyelilerce kurulmuş işletmelerden ankete katılıp krizden etkilenmemiş olduğunu belirten yokken, yüzde 81'i büyük ölçüde etkilendiklerini belirtiyor. Ayrıca, Hedefler İçin İş Dünyası Platformu tarafından gerçekleştirilen her iki anket çalışmasının sonuçları, UNDP'nin bölgesel ve küresel ölçekte gerçekleştireceği ve diğer ülkelerle karşılaştırmalı durum analizi yapacağımız çalışmalarımızda veri olarak da kullanılacak.''