Sera gazı emisyonlarındaki artışın en önemli nedenleri arasında gösterilen petrol, doğal gaz ve kömür gibi fosil yakıtların insanlar tarafından kontrolsüz şekilde kullanılması, ormansızlaşma ile bilinçsiz tarım ve hayvancılık iklim krizini derinleştiriyor. Sıcaklığın artması, deniz seviyelerinin yükselmesi, ekosistemlerin bozulması, su kaynaklarının azalması ve ortaya çıkan sağlık sorunları, iklim krizinin çevre ve insanlar üzerindeki etkisini gözler önüne seriyor.
Ülkelerin ve kıtaların sıcaklık değerleri toplanarak elde edilen küresel hava sıcaklığı, iklim krizi ile son yılların zirvesine ulaşıyor. Dünya Meteoroloji Örgütünün (WMO) verilerine göre, 2023-2027 arasında küresel hava sıcaklığının, en az bir kez, sanayi devrimi öncesi sıcaklık seviyelerini 1,5 derece aşma olasılığı yüzde 66 olarak hesaplanıyor. Küresel sıcaklığın gelecek 5 yıl içinde El Nino iklim modeliyle rekor seviyelere çıkması bekleniyor.
Kuzey Kutbu'nda 1991-2020 arasındaki sıcaklık artışları göz önüne alındığında, gelecek 5 yıl içinde yaşanacak kış mevsimlerinin sıcaklık anomalisinin, küresel olarak tahmin edilen anomalinin 2 katından daha yüksek olması öngörülüyor.
2023-2027 yıllarının mayıs-eylül aralığı için yapılan yağış tahminlerine göre ise 1991-2020 yıllarının aynı dönemi ile kıyaslandığında Sahel bölgesi, Kuzey Avrupa, Alaska ve Kuzey Sibirya'da yağış oranında artış, Amazon ve Avustralya'nın bazı bölgelerinde ise yağışta azalma yaşanacağı tahmin ediliyor.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) tarafından yayınlanan 2022 küresel iklim raporunda, 1880 yılında başlayan küresel sıcaklık ölçümlerine göre en sıcak yıllar listelendi. 2022 yılı en sıcak 6. yıl olarak listeye girerken, 143 yıldaki en sıcak 10 yılın tamamı, 2010'dan sonra yaşandı.