Brexit sonrası İngiltere ile ticarette yeni dönem

27 Ekim 2022 | 17:11
Yeni Ekonomi Programı (YEP) kapsamında Brexit sonrasında İngiltere'yle ticari ve ekonomik ilişkilere yeni bir dinamizm ve boyut kazandırmak amacıyla yeni bir Tercihli Ticaret Sistemi oluşturulması hedefleniyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan 2021-2023 dönemine ilişkin YEP'te ilgili ülkelerle ekonomik ilişkilerin bir üst seviyeye çıkarılması ve mevcut ilişkilerin derinleştirilmesi amacıyla müzakeresi sürdürülen Tercihli Ticaret Anlaşmaları ve Serbest Ticaret Anlaşmalarının cari dengenin sürdürülebilirliği gözetilerek tamamlanması planlanıyor.

Plan kapsamında, Brexit sonrasında İngiltere'yle ticari ve ekonomik ilişkilere yeni bir dinamizm ve boyut kazandırmak amacıyla Aralık 2022'ye kadar tamamlanmak üzere yeni bir Tercihli Ticaret Sistemi oluşturulması hedefleniyor.

"Yıl sonu itibarıyla iki ülke ilişkilerine yeni normlar gerekecek"


Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-İngiltere İş Konseyi Başkanı Osman Okyay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin İngiltere'ye karşı 2001'den beri dış ticaret fazlası verdiğini anımsatarak, bu durumun gelişmiş ülkelerle ticari ilişkiler açısından özel bir örnek teşkil ettiğini ifade etti.

Okyay, İngiltere'nin geçen yıl açıklanan İhracat Ana Planı'nda belirlenen 17 hedef ülkeden biri olduğunu da hatırlatarak, "Benzer şekilde, DEİK Türkiye-İngiltere İş Konseyi olarak ikili temaslarda bulunduğumuz İngiliz yetkililer de sıklıkla Türkiye ile ticareti artırmayı hedeflediklerini dile getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.

İngiltere ile Tercihli Ticaret Sistemi'ne geçilmesinin gereklerine de değinen Okyay, "Brexit'e kadar Türkiye-İngiltere ilişkileri AB kuralları ile bağlıydı. Bu yıl sonu itibarıyla bu durum sona erecek ve bu ilişkide Avrupa Birliği (AB) normlarının yerine yeni bir norm gerekecek." dedi.

"STA'nın imzalanması 20 milyar dolarlık ticaret hedefi için kritik"


Mevcut durumda İngiltere ile ticaretin yaklaşık yüzde 98'inin gümrük vergisinden muaf olduğunu aktaran Okyay, şunları kaydetti:

"Brexit'ten sonra bu statü otomatik olarak iptal olacak. İki ülke arasında yeni bir anlaşma imzalanmazsa Dünya Ticaret Örgütü modeli gündeme gelir. Bu da muafiyetin sona ermesi ve Türkiye'ye yüzde 5-12 arasında gümrük uygulanması demek. İngiltere'nin AB ile imzalamasını beklediğimiz anlaşmaya eş zamanlı bir serbest ticaret anlaşmasının (STA) ülkemizle de imzalanarak yürürlüğe girmesi ve İngiltere ile ticaretimizin kesintiye uğramadan devam etmesi, 1996'dan bu yana üçüncü ülkelere karşı edindiğimiz rekabet gücümüzün korunması ve 2023'e kadar hedeflenen 20 milyar dolar ticaret hacmi hedefine ulaşabilmemiz için çok kritik."

"Tercihli Ticaret Anlaşması'yla potansiyelin maksimize edilmesi mümkün"


Okyay, ticaret anlaşmasıyla yatırım, istihdam ve katma değer potansiyelinin maksimize edilmesinin mümkün olabileceğini dile getirerek, 3 bine yakın özel sermayeli İngiliz şirketin Türkiye'de faaliyet gösterdiği ve İngiltere'nin Türkiye'deki yatırımcı ülkeler arasında ilk üçte yer aldığını da söyledi.

Yeni bir Tercihli Ticaret Sistemi çalışmaları kapsamında iki ülke hükümetinin de güçlü bir irade ortaya koyduğunu ve görüşmelerin olumlu bir atmosferde ilerlediğini belirten Okyay, şöyle devam etti:

"Bildiğimiz kadarıyla, tarafların önceliği mevcut koşulları korumak sonrasında ise Gümrük Birliği'nin sağladığı avantajların ötesine geçecek bir anlaşma ile ilerlemek. Brexit'in yasal durumu nedeniyle şu anda resmi olarak müzakerelere başlanmış değil. İki taraf arasında olumlu bir diyalog olduğunu biliyoruz. Kazan-kazan temeline dayanan bir anlaşmaya çok yakın olduğumuzu umuyoruz. Karşılıklı yatırımın artırılması için adımların atılması da büyük önem taşıyor. "

Okyay, Brexit resmileşince hemen devreye girecek bir anlaşma imzalamak için yoğun çaba sarf edildiğini bildirerek, "Temmuz ayında 9'uncu toplantısını gerçekleştiren Çalışma Grubu yetkilileri, imzalanması planlanan ticaret anlaşmasının ilişkileri güçlendirmek ve derinleştirmek için bir ara adım olduğunu ifade ediyor." diye konuştu.