Kendisinin de 3 çocuk annesi olduğunu söyleyen Moskowitz, "Pek çok ebeveyn çocuklarına odalarını temizlemeyi, sorumlu davranmayı ve ev ödevlerini yapmayı öğretmeye büyük önem veriyor. Bunlar önemli, ancak çoğumuzun tamamen unuttuğu bir şey var: Hayattan nasıl keyif alınacağı" diyor.
Moskowitz, "Elbette, bu çocukların doğal olarak yaptığı bir şey gibi görünüyor. Ancak pek çok mutlu çocuk büyüyünce mutsuz yetişkinler oluyor. Küçük bir çocuk olarak hayattan zevk almak ile bir yetişkin olarak hayattan zevk almaya hazır olmak arasında fark vardır. Deneyimlerime göre, insanlar hayatları anlamlı ve üretken bir faaliyet içerdiğinde daha mutlu oluyorlar. Ne yazık ki, mutluluğun tüketimden geldiği mesajı ile sürekli bombardımana tutuluyoruz" yorumunu paylaşıyor.
Moskowitz'in bazı önerileri şöyle:
Reklamcılar bizi bir şeyler satın almanın nihai ödül olduğuna, ancak daha şık bir araba ya da daha büyük bir ev alırsak mutlu olacağımıza inandırmaya çalışıyorlar. Nasıl karşı koyabilirsiniz? Çocuklarınızı "bunu istiyorum" ve "şunu istiyorum" diyerek koşturabilecekleri mağazalara götürmeyi alışkanlık haline getirmeyin.
En mutlu çocuklar maddi şeylerden ziyade deneyimlere değer verir. Çok fazla hediye vererek çocuğunuzu bir şeylere sahip olmanın mutluluk getirdiğine inanmaya teşvik etmeyin. Birine olan sevginizi ona hediye vererek ifade etme fikri bir zamanlar işe yarayan güzel bir fikirdi, ancak günümüzde pek çok çocuk o kadar çok şey alıyor ki bu durum hızla abartıya dönüşüyor.
Basit bir deste kartla ne kadar eğlenilebileceğini göstermek için çocuklarınızla oyunlar oynayın. Üretken bir faaliyetin keyfini göstermek için onlarla birlikte bir ağaç ev yapın veya pasta pişirin. Onlara entelektüel bir faaliyetin keyfini göstermek için bir müzeye gidin. Çocuklarınıza bu küçük şeylerin değerini öğretebilirseniz, büyüdüklerinde mutluluk şansları ölçülemeyecek kadar artacaktır.