Resmi Gazetede yayımlanan karara göre, CHP, 7255 sayılı Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun'un bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesinde dava açtı.
Kanunun, alkollü içkilerin, 22.00 ile 06.00 saatleri arasında perakende olarak satılamayacağını öngören maddesindeki, "bu yasağa aykırı hareket edenlere idari para cezası verilmesini" hükme bağlayan bölümünün de iptali istendi.
Dava dilekçesinde, idari para cezasının ağırlığının bazı iş yerlerinin kapanmasına, kaçak içki satışı oranlarının artmasına ve kaçak imalathanelerde üretim yapılmasına neden olabileceği belirtilerek, bu durumun mülkiyet hakkını, çalışma ve sözleşme özgürlüğünü ihlal ettiği, toplum sağlığını tehlikeye düşürdüğü öne sürüldü.
"Koyucunun takdir yetkisindedir"
İptal istemini görüşen Yüksek Mahkeme, 22.00 ile 06.00 saatleri arasında içki satışı yasağına aykırı hareket edenlere ceza verilmesini düzenleyen kanun hükmünü Anayasaya uygun buldu.
Gerekçede, hukuk devletinde ceza hukukuna ilişkin düzenlemelerde olduğu gibi kabahatler hukuku açısından da Anayasa'ya bağlı kalmak koşuluyla hangi eylemlerin kabahat sayılacağı, bunlara uygulanacak yaptırımın türü ve ölçüsü gibi konularda kanun koyucunun takdir yetkisine sahip olduğu belirtildi.
Dava konusu kuralda yer alan idari para cezasının verilmesini gerektiren eylemin de kabahat niteliğinde olduğu tespiti yapıldı.
Gerekçede, "Kuralla, alkollü içkilerin 22.00 ile 06.00 saatleri arasında perakende olarak satılmasının yasaklanması ve bu yasağın ihlalinin idari para cezası olarak yaptırıma bağlanması ile yasağın uygulanabilirliği sağlanmakta, toplumsal düzen ve toplum sağlığı da koruma altına alınmaktadır. Açıklanan nedenlerle kural, Anayasa'nın 2. maddesine aykırı değildir. İptal talebinin reddi gerekir." denildi.
İptal edilen hüküm
Anayasa Mahkemesi, aynı kanunun, bozuk orman alanlarında fidanlık, bitki yetiştiriciliği, odun dışında orman alanlarından üretilen mamullere ilişkin tesis kurulabileceğini öngören hükmünü ise Anayasa'ya aykırı bularak iptal etti.
Bozuk orman alanlarının belirlenmesine yönelik yasal bir düzenleme yapılmasının, Anayasa'nın 169. maddesinin birinci fıkrasında yer alan 'Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır.' şeklindeki hükmün bir gereği olduğu vurgulanan gerekçede, bozuk orman alanlarında bazı faaliyetlerin gerçekleştirilmesine izin verilmiş olmasına karşın bozuk orman alanlarından ne anlaşılması gerektiğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı belirtildi.