Dolar/TL kurundaki rekor yükselişlerin ardında hangi faktörler etkili?
Dolar/TL yükselişi için ana görünümde iki husus dikkat çekmektedir.
Bunlardan ilki global tarafta ABD ve Almanya'da 30 yılın en yüksek enflasyon rakamlarının açıklandığı bir ortamda Dolar Endeksi'nde yaşanılan yukarı yönlü yükselişler ve bu yükselişin gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin çoğu üzerinde önemli bir baskılayıcı unsura sahip olmasıdır.
İkinci husus ise iç tarafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın çekirdek enflasyon ve cari fazla senaryosuna yönelik verdiği mesajlardır. Gelişmiş ülkeler gevşek para politikasından sıkı para politikasına geçiş için hazırlıklarını hızlandırırken çoğu gelişmekte olan ülkeler ise enflasyon ile mücadele hususunda faiz artışına gitmektedir. TCMB'nin son açıklamalar eşliğinde piyasaların bankadan faiz indirim beklentisini kuvvetlendirmesi, dolar/TL tarafındaki yukarı yönlü çıkışların çift haneye yaklaşmasını sağlamıştır.
Kurun daha da yükselmesini bekliyor musunuz, nereye kadar yükselebilir?
Dolar/TL kurunda gerek global gerekse iç dinamikleri dikkate aldığımızda yeni dönemde de yukarı yönlü çıkışların devam edebilme ihtimali gündemimizi meşgul edebilir. Burada ilk etapta psikolojik 10 seviyesinde baskılanması durumunda kısa bir mola vermek isteyebilir. Ancak teknik açıdan 9,48 - 9,68 bölgesi altında hareketler izlemediğimiz müddetçe tepki satışı + kar realizasyonu düşüncesinin zayıf kalabileceği, bu düşünceden yola çıkarak da Dolar/TL tarafında 10,00 seviyesi üzerindeki rakamların telaffuz edilme ihtimali söz konusudur.
10,00 seviyesi üzerindeki olası fiyatlama davranışında teknik açıdan ilk dikkat edeceğimiz seviye Envelope göstergesi üst noktası 10,08 olarak izah edebiliriz.
Bu süreçte yatırımcılar nasıl hareket etmeli, alım için hala uygun mu?
Yatırımcılar bu süreçte iki aşamalı bir bakış açısı ile yurtiçi varlıklara yönelik beklentileri şekillendirebilir. Birincisi, 30 yılın en yüksek enflasyon oranına sahip ABD tarafında Fed'in para politikasında değişime gidip gitmeyeceğidir. Hatırlanacağı üzere ABD Merkez Bankası Fed, 3 Kasım’daki toplantısında varlık alım programını azaltma kararı alarak aylık 120 milyar dolarlık programda her ay 15 milyar dolarlık azaltıma gideceğini, enflasyondaki yükselişin geçici, tam istihdam rakamlarına da 2022 yılında ulaşacaklarını belirterek faiz artırım konusunda sabırlı olacağız vurgusunu yapmıştı.
30 yılın en yüksek enflasyon verisi sonrasında 15 Aralık Fed toplantısına kadarki süreçte Fed Başkanı Powell başta olmak üzere FOMC üyelerinden gelecek açıklamalar, para politikasında değişim olup olmayacağına yönelik görünümü inceleyebilmek için önemlidir.
Özellikle yurtiçi borsasında bir düzeltme olup olmayacağı, Dolar/TL ve gram altın tarafında ise mevcut yükseliş görünümü daha sert mi şekilde mi yoksa stabil bir şekilde mi olabilir hususunda Fed dinamikleri takip edilecektir.
İkincisi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası TCMB, G20 ülkeleri içerisinde Arjantin'i saymadığımızda en yüksek enflasyon ve faiz oranına sahip olduğumuz bir ortamda özellikle enflasyona ilişkin düşüncesinde "geçici" vurgusuna devam edip faiz indirimlerini sürdürecek mi yoksa "enflasyon" konusu üzerinde daha fazla durarak ve riskin arttığına işaret ederek faiz indirimlerine ara mı verecek sorusunun cevabına göre hareket etmelidir.