Kurum kültürü pusulası oluşturuyoruz

27 Ekim 2022 | 15:25
Profesyonel iş yaşamında 25 yıl boyunca özel şirketlerin iletişim stratejilerini yürüten, kamu alanında kurumsal iletişim direktörlüğü yapan Nevin Özcan, birçok sosyal sorumluluk projesine imza attı. Yıllar içinde Markasanat’ı kuran Özcan, medya iletişimi ve marka konumlandırma, itibar yönetimi alanlarında çalışmaya başladı.
Levent Gökmen Demirciler
lgokmen@ekonomist.com.tr

Bir yandan Markahayat Dergi adı altında yayıncılık alanında, Markasanat Dijital ile de dijital tarafta hizmetler verirken 2019’un son çeyreğinde şirketlere eğitimler veren Markasanat Business Akademi’yi hayata geçirdi. Markasanat Ajans Başkanı Nevin Özcan ile Markasanat Business Akademi’nin çalışmalarını ve hedeflerini konuştuk.

Markasanat çatısı altında neler yapıyorsunuz?

Medya iletişimi, itibar yönetimi ve marka konumlandırma alanlarında çalışıyoruz. Müşterimizin hedef iş planını düzenliyor, bu planlamaya uygun stratejilerle ulusal ve yerel basında haber olarak yer almasını sağlıyoruz. Federasyonlar ve derneklerle çalışıyoruz. Onların yol haritalarını hedeflerine göre çizip, bilinirlik kazanmalarını sağlıyoruz. Sadece referansla çalışıyoruz.

Çalıştığımız firmalar bizi diğer firmalara tavsiye ediyorlar ve tavsiye edildiğimiz firmalardan görüşme daveti alıyoruz. Gelen her çalışma teklifini ticari kaygılar adına kabul etmiyoruz. İyi ve kaliteli hizmet sunabilmek için yılda 20 müşteriye hizmet veriyoruz. Markahayat Dergi adıyla yayıncılık alanında, Markasanat Dijital ile de dijital tarafta hizmetler verirken 2019’un son çeyreğinde Markasanat Business Akademi’yi hayata geçirdik.

Markasanat Business Akademi’yi kurarken neyi amaçladınız?

Yola çıkış amacımız, kurum kültürünü oluşturma, çalışanların marka aidiyetini sağlama, ekibin kişisel gelişimine katkı verme gibi bir dizi eğitimler sunmaktı. Türkiye’nin kendi alanlarında en büyük STK’larına, gıda şirketine hizmet veriyoruz. Marka yönetimi yaptığımız süreçte her kurum ve kuruluşun bünyesinde barındırdıkları personele gerekli eğitimlerin verilmediğini fark ettik.

Şirketlerin sürdürülebilirliği açısından eğitimin önemli olduğunu biliyorduk. Sektörde yaptığı yenilikler ve değişimlerle kendini kanıtlamış her kurumun ve kuruluşun eğitimlerle kendisini sürdürülebilir kılması gerekiyor. Business Akademi ile bunu sağlıyoruz.

Eğitimlerinizi kimler veriyor?

Türkiye’nin en büyük kurumlarına verdiği eğitimlerle adından söz ettiren Öğretim Görevlimiz Uzman Psikoterapist Refika Yaz-gaç ile birlikte eğitimler veriyoruz. Her hafta gerçekleştirdiğimiz eğitimlerde Uzman Psikoterapist Refika Yazgaç kendine yardım, Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Esen ise sağlık yönetimi konusunda bilgiler paylaşıyor.

Çalışma yönteminizden bahseder misiniz? Kaç kurumla çalışıyorsunuz?

Kendi alanlarında sektörlerinin öncüsü beş kurum ve kuruluşla çalışıyoruz. Yılda sadece 10 kuruma bu hizmeti vermek istiyoruz. Pandemi sürecinde eğitimlerimizi hemen online’a taşıdık. Özellikle evde kalınan bu süreçte çalışanların motivasyonunun arttırılması, kendine yardım, verimlilik, kurum aidiyet kimliğinin kaybedilmemesi, korona sürecinin nasıl yönetilmesi gibi konu başlıkları altında eğitimlerimizi vermeye devam ediyoruz. Bir yandan da sosyal sorumluluk projemiz kapsamında Ekonomi Gazetecileri Derneği üyelerine online eğitimler veriyoruz.

KOBİ’lere, girişimcilere pandemi sürecini daha kolay atlatabilmeleri için neler önerirsiniz?

Her markanın kendine göre bir yol haritasının olması gerekiyor. Bir markanın korona ya da başka bir süreçte başarılı bir yol izlemesi, diğer markalar için geçerli bir durum değil. Fakat genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, bu süreçte herkes günün koşullarına göre şirketini geliştirmek durumunda.

Ekip ile marka arasındaki bağ sağlamlaşmalı. Sürekli koordineli çalışmak, kurum aidiyet duygusunu geliştirmek gerekiyor. Haftada bir kez tüm ekiple online toplantılar yapabilmek ama burada personelin duygu durumunu yönetebilmek lazım. Çünkü her birimiz duygusal olarak zor bir dönemden geçiyoruz.

Yine uzun vadeli planlar yapmasınlar. Ülkemizde her zaman değişebilen konjonktörel dengeler var. Eskiden 1 yıllık plan yapabilirken yakın geçmişte 3 aylık planlamalar yapar duruma geldik. Koronayla birlikte bu planlar haftalığa dönmeye başladı. Her hafta yol planlarını bir gözden geçirsinler.

Dijitale hızlıca adapte olsunlar. Şu an pek çok sektör, kapasitelerini düşürerek çalışıyor ancak koronadan sonra hızlıca yeni döneme adapte olunup kapasite artırılacaktır. Yeni pazar araştırmaları yapmak, mevcut pazarlara yeniden nasıl adapte olunabileceği, insanların tüketime karşı olan mesafeli yaklaşımlarına karşılık onlara güven verebilmek önemli.

Pandemi süreci sonrası fırsatları kollamak için KOBİ’ler, girişimciler ne yapmalı?

Değişime direnmesinler. Geleneksel modellerle şirket yönetme devri geride kaldı. Şirket sahipleri işinin başında ama her kademede görev alabilen, aktif bireyler olmak durumunda. İş modellemeleri çalışanlara ve şartlara göre değişebilmeli. Örneğin; içinde bulunduğumuz süreçte, ihtiyaçları ve ileride ihtiyaç olabilecek sorunları çok iyi gözlemledik ve hemen buna cevap verecek bir iş modellemesi oluşturduk. Oluşturduğumuz iş modellemesiyle ilerlerken koronayla iş modelimizi hemen dijitale taşıdık.

Değişime çok hızlı ayak uyduranlar bu süreci çok daha kolay geçirip, süreç sonrasında daha da güçlenecekler. Korona sonrasında da firmalar daha fazla görünür olup rakiplerinden sıyrılıp tüketicilere cevap verebilmeliler. İtibar yönetimi bu süreçte ve sonrasında daha da önem kazanacak; güvenilir, bilinir, akılda kalan markalar ayakta kalacak. Değişen trendleri yakından takip etsinler.

Dünyada artan ulus-devlet kavramı ve milliyetçilik duyguları karşısında yerli üretim ürünler daha da değer kazanacak. Dijitale yatırım yapıp, aplikasyon üzerinden ürün satışları yapabilecekleri ya da hizmet sunabilecekleri yazılımları iş planlarına alabilirler.
PANDEMİ SONRASI AYAKTA KALMA STRATEJİLERİ
1. Değişime çok hızlı ayak uydurmak.
2. Korona sonrasında daha fazla görünür olup rakiplerden sıyrılıp tüketicilere cevap verebilmek.
3. itibar yönetimini iyi yapmak; güvenilir, bilinir, akılda kalan marka olmak.
4. Değişen trendleri yakından takip etmek.
5. Dijitale yatırım yapıp, aplikasyon üzerinden ürün satışları yapabilmek, hizmet sunulabilecek yazılımları iş planlanma almak.