Bankaların kârları yüzde 25 artabilir

27 Ekim 2022 | 08:22
Bankacılık sektörü 2016’ya umutlu bakıyor. Piyasa beklentisi bu yıl kârlılıkta yüzde 25 civarında artış olacağı yönünde. Öz kaynak kârlılığında da en az 1 puanlık artış bekleniyor.

MUSTAFA GÜNDOĞDU
mgundogdu@ekonomist.com.tr

BDDK’nın genel karşılık oranlarını yüzde 1’e düşüreceği ve VISA’nın satışından elde edilecek gelirden Türk bankalarının yararlanacağı beklentisiyle kârlarda yüzde 25’i bulan artışlar yaşanabilir.

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.


2016 yılı, bankacılık sektörü için oldukça hareketli ve beklentili başladı, Yılbaşından bu yana Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından art arda duyurulan yeni düzenlemeler ve değişiklikler, kredi kartı organizasyonu VI-SA’nın satışından gelecek olan gelir ve son dönemde bankalara olan yabancı yatırımcı girişleri, gözlerin bu sektöre çevrilmesine neden oluyor,

Özellikle BDDK’nın genel karşılık oranlarını yüzde 4’ten yüzde 1’e düşüreceği beklentisi, bankalarda beklenti yarattı. Şu anda somut bir adım atılmış olmasa da, piyasalardaki beklenti bu değişikliğin mart sonunda uygulanmaya başlayacağı yönünde.

Bunun haricinde, Ekonomist’in daha önce duyurduğu VISA’nın satışının da banka kârlarına yaklaşık 2 milyar TL’lik bir katkı sağlayacağı beklentisi var. VISA geliri için tarih olarak ise yılın ilk yarısı gösteriliyor. Analistlerin hesabına göre 2016 kâr rakamları, 2015’in yüzde 20 ile 35 arasında artacak. Bu beklenti nedeniyle son dönemdeki yabancı yatırımcı girişleri de dikkatlerden kaçmıyor.

VISA BEKLENTİSİ
Bankacılık sektöründeki önemli bir beklenti, VISA International’ın, eski iştiraki Avrupa merkezli VISA Euro-
pe'u toplam 21,2 milyar Euro'ya bünyesine katması. Bu haberi yılın ilk sayısında Finans Koridoru sayfalarında okuyucularımızla paylaşmıştık. Bu satın alma için 2015 Kasım ayında anlaşma yapıldığı biliniyor. İşlemin tamamlanması ise 2016’nın ilk yarısını bulacak. Türk bankalarının kart sayısı ve hacmine bağlı olarak bu satıştan önemli oranda gelir sağlaması bekleniyor.

Bununla ilgili tahmini rakam ise 500-600 milyon Euro bandında olacağı yönünde. Türkiye’de VISA ile en çok iş yapan bankalar; Yapı Kredi, Akbank, İş Bankası ve Garanti Bankası. Bu pastadan en büyük payı ise yüzde 30 ile (yaklaşık 200 milyon Euro) Yapı Kredi’nin alması bekleniyor.

Şeker Yatırım Bankacılık Analisti Övünç Gürsoy, 2016 yılının üçüncü çeyreği gibi bu birleşmenin gerçekleşmesinin planlandığını belirtirken, “Eğer bu gerçekleşirse, 2016 yılında bizim hesaplamamıza göre bankalarımız 1,7-1,8 milyar TL gibi bir ödeme alabilirler.

Kredi kartı pazar payı yüzde 20 ile Yapı Kredi ve Garanti, rakipleri arasında ön plana çıkıyor” şeklinde konuşuyor. Gürsoy, takip ettikleri bankalarda da 2016 kâr beklentilerini ortalama yüzde 5 artırdıklarını ifade ediyor. Övünç Gürsoy, 2016 yılında bankaların aktif kalitesinde bir miktar bozulma olacağını düşünürken, takipteki krediler oranında 30 baz puan artış öngördüklerini belirtiyor.

IFRS-9 SÜRECİ
Bankacılık sektöründe değinilmesi gereken bir diğer konu, BDDK’nın önceki haftalarda açıkladığı taslak düzenlemesinin, sektörde tüketici kredilerinin genel karşılık oranının düşürülmesine ilişkin düzenleme. Ak Yatırım Araştırma Müdürü Hakan Aygün, taslağın bankaların 2017 sonundan itibaren Basel-III uyumu çerçevesinde IFRS-9 standartlarına geçişini teşvike dönük olduğunu belirtiyor. Aygün,

“Buna göre belirtilen sürede IFRS-9 uyumunu gerçekleştirmeyen ve genel karşılıkları bu esaslara göre ayırmayan bankalar, 2018 yılından başlayarak standart krediler için yüzde 1 yerine yüzde 1,5 ve Grup-II krediler için yüzde 2 yerine yüzde 3 genel karşılık ayıracak” diyor.

Hakan Aygün, makro ihtiyati yumuşama çerçevesinde tüketici kredilerinin risk ağırlıklarının 2016 yılı içerisinde düşürülmesinin halen ihtimal dâhilinde olduğunu belirtiyor. Aygün, genel karşılıklara ilişkin son BDDK açıklamasının hisse fiyatları üzerindeki etkisini ‘nötr’ olarak değerlendirdiklerini dile getiriyor.

2016 BAZ YILI
Yatırım Finansman Bankacılık Analisti Gökay Böbek, bankacılık sektöründe 2016 yılı içinde yüzde 15 ile yüzde 20 arasında bir kâr artışı beklediklerini kaydediyor. Böbek, burada baz etkisinin görüleceğini söylüyor. Hatırlanacağı üzere 2015 yılında kur zararı çok ciddiydi.

Ücret komisyon gelirlerinin çok zayıf olması, bireysel kredilerin büyümemesi ve regülasyondan dolayı genel karşılıklarda bir yükselme görülmesi, 2015’in zorlu geçmesine neden olmuştu. Böbek, “Dolayısıyla 2016 yılında daha olumlu bir tablo olacağını düşünüyoruz” diye konuşuyor.

Gökay Böbek, öz kaynak kârlılıklarında ise ortalama 50 baz puan civarında bir artış beklediklerini dile getiriyor. Sektöre bakıldığında da genel olarak özkaynak kârlılığının yüzde 11’lerden yüzde 12’lere gittiği görülürken, mevduat maliyeti de yüzde 16-17’lerde seyrediyor. Böbek, mevduat maliyetlerinin yüksek seyretmesinden dolayı ilk çeyrekte marjlarda baskının bir miktar daha devam edebileceğini ifade ederken, bankacılık için ‘nötr’ trendi koruduklarını ifade ediyor.

YABANCI GİRİŞLERİ
Bankacılık uzmanlarının hemfikir olduğu nokta, 2016 yılı tam anlamıyla pembe bir yıl olmasa da en kötünün geride kaldığı yönünde. Övünç Gür-soy, jeopolitik risklerde zayıflama olursa ve FED’in faiz artışına ara vermesi ihtimali yükselirse, endekste yukarı yönlü potansiyel gördüklerini aktarıyor.

“Emtia fiyatlarının bu seviyelerde düşük seyretmesi de bizim gibi petrol ithal eden ülkelerin cari dengesi açısından iyi bir gelişme” diyen Gürsoy, riskleri jeopolitik riskler, ekonomik büyümenin yavaşlaması, FED faiz artırım sürecinin hızlanmasını şeklinde sıralıyor.

Bu beklentiler paralelinde son dönemde bankalara yabancı yatırımcıların giriş yaptığı gözlerden kaçmıyor. İş Yatırım Araştırma Bölüm Yöneticisi Kutluğ Doğanay, bu girişlerin tamamen gelişmekte olan piyasalara bakışla ilgili olduğunu belirtiyor. Doğanay, “Bankalarda son dönemde beklentiler haricinde bir haber akışı yok.

Kârlılık ve mevduat tarafında da henüz ortaya önemli şeyler konulmadı. Dolayısıyla küresel fon akımlarının Türkiye’ye uğradığı bir dönemden geçiyoruz” diyor. Doğa-nay, bu girişlerin konjonktürel olarak değerlendirilebileceğini de sözlerine ekliyor.

“KARLILIKTA 3-4 PUAN İYİLEŞME GÖRÜLECEK”
Nergis Kasabalı
Burgan Yatırım Genel Müdür Yardımcısı
“BDDK'nın genel karşılıkların yüzde 4'ten yüzde 1’e indirilmesi konusunu bankalarla görüştüğü ve haliyle bankaların da karşılıkların yüzde 1e çekilmesi konusunda fikir birliğinde olduğu biliniyor. Şu anda bu düzenleme kâğıt üzerinde olsa da, BDDK'nın bu noktada stoktakiler dâhil olmak üzere tüm kredilere bunu uygulaması bekleniyor.

Piyasanın beklentisi, bunun mart ayı sonunda devreye gireceği yönünde. Böyle olursa bankalar daha önce ayırdıkları karşılıkları da geri yazmış olacak. Bu da bankaların 2016 yılı kârlılıklarına yüzde 20-35 arası artı katkı sağlayacak.

Bu durumdan da en fazla YKB ve Vakıfbank'ın pozitif yönde etkileneceğini söyleyebiliriz. Bireysel kredi vermeyen bankalarda bu etkiden söz edemiyoruz. Bunun yanında yine bankaların öz kaynak kârlılıklarında da 3 hatta 4 puanlık iyileşmeler de görülecek. Sermaye yeterlilik rasyolarında da iyileşmelerin olacağını söyleyebiliriz.”