FATOŞ BOZKUŞ
fbozkus@ekonomist.com.tr
Rapora göre, 2017'nin ilk altı ayında Türkiye'de toplam reklam yatırımları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,9 oranında arttı ve 3,84 milyar TL'ye ulaştı. Rakamlara bakıldığında televizyon mecrasının birinciliğini koruduğunu ve reklam yatırımlarından en büyük payı almaya devam ettiğini görüyoruz.
Onu dijital ve radyo izliyor. Gazete, dergi, sinema ve açık hava reklam yatırımlarında ise bir düşüş trendi göze çarpıyor. Tabii bu rakamlara bakarken, sonbahar kampanyaları, okula dönüş gibi faktörleri göz önüne almak gerekiyor. Bu açıdan çok daha net bir görüş için tüm yılı kapsayan rakamları baz almak daha doğru olabilir.
Zaten Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu Asbaşkanı Demet İkiler de yıl bazında yüzde 5-10 bandında bir büyüme beklediklerini söylüyor. 2017'nin ilk yarısında reklam yatırımlarının sırasıyla inşaat, finans ve perakende sektörlerinin itici gücüyle büyüdüğü görülüyor.
Kamu kurumları ve referandum döneminin de etkisiyle siyasi partilerin harcamalarındaki artışın sektör rakamlarına olumlu etkide bulunduğunu söyleyen Reklamcılar Derneği Başkanı Nil Bağcıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"Reklam yatırımlarında büyüyen şirketlere baktığımızda, 'disrupter' denen, teknolojiyi kullanarak var olan ve kuralların dışına çıkan, 'ezber bozan' şirketlerin öne çıktığını görüyoruz. Tüketicinin hayatına yeni kullanımlar sunan ve alışkanlıkları değiştiren bu şirketler, geleneksel şirketleri de değişime ve dönüşüme zorluyor. Bu durum Türkiye'yi de etkiliyor.
Ülkemizde özellikle global reklam verenlerde bunun yansımalarını görüyoruz. Bu şirketler hedef kitlelerine daha kişiselleştirilmiş mesajlar vermeyi, dolayısıyla dijital ve mobil mecraları tercih ediyorlar."