FATOŞ BOZKUŞ
fbozkus@ekonomist.com.tr
Destekçileri ve sponsorlarıyla ayakta duran bir marka olmasının yanı sıra üyeleriyle de gün geçtikçe daha geniş bir profile hitap eden kurum, üye sayısını artırmak için çalışıyor. Hangi sektörde olursanız olun, ister üretim ister hizmet sektöründe olun, marka bağımlılığı oluşturmanın temel unsuru müşterinizde değer yaratmak.
12 yıl önce kurulan İstanbul Modern de bu doğrultuda hareket ediyor. Sergilerin özgün içeriğiyle, sergiler kapsamında düzenlenen pek çok etkinlikle ziyaretçilere, yıl boyunca birden fazla kez müzeye gelme nedeni yaratılıyor.
İstanbul Modern İşletme Direktörü Berna Erbilek, üyelik programlarının gelişiminin müzeye katkı ve marka bağlılığı yaratması açısından çok önemli olduğunun altını çiziyor. Erbilek, son iki yıldır yeniden yapılanarak çok daha etkin bir üyelik strateji izlediklerini anlatıyor.
Müzenin sadakat programı çerçevesinde yeni bir üyelik kampanyası başlattıklarına değinen Erbilek, “İstanbul Modern’i yaşa, izle, paylaş, keşfet mottosuyla üye sayısını arttıracak yeni iletişim çalışmaları gerçekleştiriyoruz” diye konuşuyor.
İstanbul Modern’in üyelik programının altı farklı kategorisi ve 2 bin üyesi bulunuyor. Üç yıl içinde bu sayının 4 bine çıkarılması hedefleniyor. Şu anda üç olan kurumsal üye sayısının ise 50’ye çıkarılması planlanıyor.
ÜYELİK HEDİYE EDİN
İstanbul Modern, müze üyeliğini alternatif bir hediye olarak da sunuyor. Şirketler sanatla ilgilenen çalışanlarına, kurumlar da müşterilerine üyelik hediye edebiliyor.
Aynı şekilde müze tasarım mağazasındaki ürünlerin kurumlara toplu satış gerçekleştirilerek, özgün ve farklı hediye alternatifleri sunuluyor. Berna Erbilek, İstanbul Kalkınma Ajansı desteğiyle gerçekleştirdikleri yeni projelerle ülkede unutulmaya yüz tutmuş zanaatları, çağdaş tasarımla buluşturduklarının bilgisini veriyor.
Erbilek, konuşmasını şöyle sürdürüyor: “Kurduğumuz İstanbul Modern Zanaat, Sanat ve Tasarım Platformu’nun ilk projesine beş sanatçı, dört zanaatkar katıldı.
Bakır, ahşap, cam, kemik, sedefle geleneksel üretim tekniklerini yeniden yorumlayarak tasarıma dönüştüren objeler üretildi.”