Rus petrokimya devi SIBUR yatırım rotasını Türkiye'ye çevirdi

27 Ekim 2022 | 19:40
Rusya’nın en büyük petrokimya şirketi SIBUR’a bağlı SIBUR International’ın Üst Yöneticisi (CEO) Andrey Frolov, Türk pazarının, dünyadaki çeşitli bölgelerin aksine, uzun süredir güçlü bir şekilde büyümeye devam ettiğini belirterek, lojistik açıdan sağladığı avantajlar ve Rusya ile paylaştığı kültürel noktalar nedeniyle de uzun süre Türkiye’deki yatırımlarını artırarak sürdüreceklerini söyledi.

Frolov, SIBUR’un Türkiye yatırımları ve Türk petrokimya sektöründeki gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.

2000’li yılların başında Türkiye’ye daha çok sıvı ürünlerin ihracatını yaptıklarını veya Türkiye'yi diğer bölgelere hizmet vermek için bir ara merkez olarak kullandıklarını anlatan Frolov, “Türkiye’deki polimer pazarının büyüklüğünü anladığımızda ve o dönemde bazı yatırım projelerini hayata geçirmemizin ardından, Türk pazarında uzun bir dönem faaliyet göstereceğimizden emin olduk.” dedi.

2012’de Türkiye’deki faaliyetlerini yerelleştirme kararını aldıklarını belirten Frolov, “Faaliyetlerimizi yerelleştirmek zorundaydık çünkü gereksinimler, beklentiler ve oluşan iş yoğunluğu, bizi Türkiye’de yerel olarak da çalışmaya başlamaya zorladı.” diye konuştu.

Türkiye’nin ticari açıdan, SIBUR açısından, daima önemli bir konumda olduğunun altını çizen Frolov, “Halılarda çok fazla polimer dokusuz kumaş tüketen, dünyanın en büyük halı üretim şehirlerinden Gaziantep gibi dünyaca ünlü bölgeler gibi Türkiye'deki iç tüketimin yüksek dinamiklerini görüyoruz. Bu açıdan bugün Türkiye'nin olmadığı bir ihracat programımızı hayal dahi edemiyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kültürel ve tarihsel bağların önemi


Frolov, polimer üretimini artırmaya devam eden bir şirket olarak, Türk pazarına büyük ilgi duyduklarını belirterek, “Türkiye uzun süredir büyüyen bir pazar ve dünyanın diğer bölgelerinde yavaşlama görmemize rağmen büyüme hızı oldukça yüksek. Geçen yıl polimer tüketiminde, polimer ithalatında, polimer ürün üretiminde büyük artış gösterdi.” dedi.

Türk pazarındaki şirketlerin de petrokimya sektöründeki yatırımlarını artırmayı sürdürdüklerine işaret eden Frolov, “Türk pazarını önemli kılan bir başka unsur da lojistik. Türkiye lojistik açısından çok uygun, polimerlerimizi Türkiye’ye yeterince hızlı ve rahat bir şekilde tedarik edebiliyoruz.” yorumunu yaptı.

Rusya ve Türkiye arasındaki kültürel ve tarihsel bağların da ticaret noktasında önemli olduğunu hatırlatan Frolov, şöyle konuştu:

“Avrupa'da hala temkinli yaklaşabiliyorlar. Bilinmeyen ve anlaşılmaz yeni oyuncular görünebileceğimiz için dünyanın birçok ülkesinde açıkça endişe edebiliyorlar. Türkiye'de ise, Rusya'da çeşitli sektörlerde çalışan birçok Türk şirketi gibi, kendimizi oraya ait hissediyoruz ve bu da kültürel mirasımızdan geliyor. Birbirimize yönelik sosyal bir nüfuzumuz var, bu nedenle mantık sadece ekonomik açıdan olmuyor. Daha hızlı ve daha kolay pazarlık yapıyoruz.”

Rusya’nın Sibirya bölgesinde Türk şirketlerinin de katılımıyla inşa edilen ülkenin en büyük petrokimya tesisi ZapSibNeftekhim’e (ZapSib) dair de değerlendirmelerde bulunan Frolov, “Fabrikada üretilen ve şimdi Türkiye'ye tedarik etmeye başladığımız polimerler, Türk şirketlerinin daha büyük, daha rekabetçi, daha kaliteli bir ürün yelpazesine sahip olmalarına gerçekten yardımcı oluyor. Fabrikayı kuran Türk inşaatçılar sayesinde Türk müşterilerin daha fazla seçeneği var.” dedi.

Türkiye bölge açısından önemli


Türkiye'ye büyük önem verdiklerini, ancak Türkiye'nin çevresinde de pek çok ilginç bölge olduğunu anlatan Frolov, “Bunların birbirini tamamladığını anlıyoruz. Aktif olarak İsrail, Afrika ülkeleri, Bulgaristan, Yunanistan ve Pakistan'a tedarik yapmaya başladık. Tüm bu bölgeler İstanbul'dan takip etmek için çok uygun.” şeklinde konuştu.

Frolov, Türkiye’de bulundukları sekiz yılda, SIBUR olarak ciddi ve uzun vadeli olduklarını gösterdiklerine işaret ederek, “Önümüzdeki beş yıl için planlarımızı biliyoruz, geleceğimizi görebiliyoruz ve yeni projeleri de dikkate alarak Türk ortaklarımızla geleceğimizi şimdi inşa etmeyi teklif ediyoruz.” dedi.