MUSTAFA GÜNDOĞDU
mgundogdu@ekonomist.com.tr
BİST-100, son dönemlerin en çalkantılı yıllarından biri olan 2015’i arkasında bırakmaya hazırlanıyor. Bir tarafta dolar/TL’nin tekrardan 3’lü seviyelere atak yapması ve Rusya gerginliği piyasalara nefes aldırmazken, FED’in 16 Aralık’ta gerçekleştireceği toplantı sonrasında faiz artırımına başlayacağı beklentisi, borsayı 3,5 ay sonra tekrar 70.000’li sevilere indirdi. Dolayısıyla yılın sonunda yaşanması beklenen ‘Noel Baba Rallisi’nin bile bu bağlamda gerçekleşmesi ihtimali düşük bulunuyor.
Ekonomist olarak böylesi bir konjonktürde borsanın hem sektörel hem de hisse bazlı olarak Fiyat/Kazanç (F/K) ve Piyasa Değeri/Defter Değeri (PD/DD) rasyolarında en ucuz kalan hisselerini mercek altına aldık. Yıl içinde fiyatları oldukça gevşeyen şirketler ve sektörler tablomuzda yer alıyor.
F/K ve PD/DD RASYOLARI
Çalışmada 15 sektör incelendi.Her sektörün PD/DD ve F/K oranı rasyolarına göre düşük değerlemede işlem gören hisseler tespit edildi. Piyasa değeri 100 milyon TL'nin altındaki şirketler liste dışı tutuldu. Sonuçta 15 sektörden 26 hisseye tablolarımızda yer verdik.
Burada öncelikle açıklamamız gereken nokta F/K ve PD/DD kavramları. PD/DD rasyosunun sektör ortalama rasyosundan küçük olması, şirketin varlıkları nispetinde fiyatlanmadığı ve piyasa değerinin iskontolu olduğu anlamına gelir. Halk Yatırım Araştırma Yönetmeni İlknur Turhan, şirketin öz sermayesi oranında fiyatlanması durumunda PD’sinin ve dolayısıyla hisse fiyatının artmasının teorik olarak beklendiğini kaydediyor. F/K oranında ise şirketin kârlılığı ve sermayesiyle fiyatı arasında orantı kurulur. F/K oranı, sektör ortalama F/K’sının altında olan hisseler yükseliş potansiyeli taşır.
Ancak, İlknur Turhan, sadece bu iki rasyoya bakarak ucuz hisse kanısına varmanın da doğru olmadığını ifade ediyor. Turhan, hisse senedi seçimi yaparken ilgili şirketin finansal tablolarını da dikkatle incelemek gerektiğini vurgulayarak, “Şirketin faaliyet gösterdiği sektör, kârlılık rasyoları, borç yapısı ve gelecek projeksiyonları da oldukça önemli” şeklinde konuşuyor.
Borsalarda geleneksel olarak aralık ayı geldiğinde neredeyse hemen her yıl ‘Noel Baba Rallisi’ yaşandığı bilinir. Bu yıl ise diğerlerinden farklı ve sıra dışı bir yıl sonu yaşanması bekleniyor. Son dönemde zirve yapan Rusya gerginliği, dış piyasada FED’in faiz artırım silahını 16 Aralık’taki toplantıda kullanmaya oldukça yaklaşması, bunlara ek olarak Çin kaynaklı endişelerin söz konusu olduğunu belirten Destek Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emre Özgüven, borsa rallisinin önüne geçen en önemli etkenlerin bunlar olduğunu söylüyor. Özgüven, “FED’in faiz artırım hamlesinde bulunmasıyla birlikte endekste daha fazla geri çekilmeler görülse de son bir hamle ile 70.000-72.000 bandında bu zorlu geçen yıla nokta koyabiliriz” diyor.
HANGİ SEKTÖRLER?
Destek Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emre Özgüven, tabloya baktığımızda 2015 yılı başından bu yana yüzde 35’in üzerinde getiri sağlayan ve büyümeye devam eden bilişim sektörüne parantez açılabileceğini dikkat çekiyor.Özgüven, yüzde 20’ye yakın bir yükseliş kaydeden petrol/kimya sektörünün de gözlerden uzak tutulmaması gerektiğini söylüyor. Emre Özgüven, “Ayrıca çimento şirketlerinin yüksek temettü verimlilikleri nedeniyle üst sıralarda yer almaları ve kış aylarında bu hisselere olan ilginin artması da önemli bir detay olarak karşımıza çıkıyor.
15 milyar dolarlık ihracat hacmi ile ülke ihracatının yüzde 10'unu tek başına yapan demir-çelik sektörüne de vurgu yapmak gerekiyor” diyor. Özgüven, bankacılık sektörünün de kayıplarını önümüzdeki dönemlerde telafi edebileceğini söylüyor. Destek Menkul, Çimsa, Ünye Çimento, Batı Anadolu Çimento, Petkim ve Erdemir’in tercih edilebileceğini belirtiyor. Halk Yatırım’a göre ise petrol-gaz, cam ve havacılık sektörü hisseleri, bu dönemde ön planda olabilir.
DOLAR ETKİLİ OLACAK
Alan Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Burçak Gezgin ise cam sektörünün 2016 yılında yükseliş potansiyeli vaat ettiğini söylüyor. Gezgin, her ne kadar Trakya Cam’a göre daha ucuz fiyatlandığını görülse de, Anadolu Cam’ın yüksek net borcunun şirket üzerinde olumsuz etki yaratabileceğini ifade ediyor.
Burçak Gezgin, “Holdingler tarafında özellikle Sabancı Holding’in yükseliş potansiyeli vaat ettiğini öngörüyoruz. Ancak şirketin özellikle teknoloji perakendeciliği alanında yüksek dolar kuru nedeniyle faaliyetlerini takip etmekte fayda var” diye konuşuyor. Gezgin, Volkswagen nedeniyle başarılı bir yıl geçiremeyen Doğuş Oto’nun faaliyetlerindeki güçlü seyrin devam ettiğini ve şirketin yüksek bir temettü verimi taşıdığını belirtiyor. Alan Menkul Değerler’e göre, düşük petrol ve dolar kuruyla 2016 yılında da güçlü kalması öngörülen THY’nin hisseleri de ucuz fiyatlanıyor. Güçlü finansal yapısı ve faaliyetlerindeki pozitiflik, Kordsa Global’i de ön plana çıkarıyor.
BANKALAR 1’İN ALTINDA
Tabloda dikkat çekici bir diğer unsur ise bankacılık sektöründe PD/DD’lerin 1’in altında bulunması. Bu bağlamda bankaların fiyat olarak uygun seviyelere geldiğini dile getiren Burgan Yatırım Bankacılık Kıdemli Analisti Duygun Kutucu, diğer taraftan bankaların özkaynak kârlılıklarının da düştüğünü belirtiyor. “Bankaların getirisi öz kaynak maliyetlerinin altında. DD’sinin altında işlem görmesi, bankaların fiyatının uygun olduğu anlamına geliyor” diyen Kutucu, bankaların öz kaynak kârlılığının 2016 ilk çeyreğinden itibaren toparlanmaya başlayacağını düşündüklerini söylüyor.
Burgan Yatırım, bu paralelde, çarpanları ve değerlemeleri cazip seviyelerde olan İş Bankası (C) ve Halkbank’ı öneriyor. Şeker Yatırım Bankacılık Analisti Övünç Gürsoy, Halkbank’ın 2016 tahmini 0,7 PD/DD ve yüzde 13,3 sermaye getirisi ile rakiplerine göre yüzde 11 iskontolu olduğunu belirtiyor. “Uzun vadeli sermaye getirisinin yüzde 18 seviyesinde korunmasını beklediğimiz Akbank'ın da mevcut durumda değerlemesi rakiplerine göre cazip” diyen Gürsoy, iki banka için ‘al’ tavsiyesi verdiklerini belirtiyor.