Sistemi’nden daha ilk aylarda yüzde 50’nin üzerinde çıkış olmasına dikkat çekilerek yatırımcıdaki güven eksikliğinin giderilmesi yönünde çalışmalar yapılması gerektiği ifade edildi.
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
REKABET YARATACAK
KT Portföy Genel Müdürü Tayfun Özkan, Otomatik Katılım Sistemi’nin (OKS) getirdiği yeniliklere dikkat çekerek, “Bu yeniliklerden en önemlisi; 1 Temmuz 2017 tarihinden itibaren bir emeklilik şirketine ait emeklilik yatırım fonu portföyünün yüzde 30’undan fazlası, aynı portföy yönetim şirketi tarafından yönetilemeyecek.
Hazine Müsteşarlığı tarafından uygulamaya geçirilecek yüzde 30 kuralını rekabet ortamının oluşması açısından önemsiyoruz” diyor. Özkan, “Hali hazırda toplam 65 milyar TL’lik fon büyüklüğünde ilk dört emeklilik şirketinin payı yüzde 70’i buluyor ve ilk dördü de banka ortaklığı bulunan portföy şirketleri alıyor. Rekabet arttıkça getiriler yükselecek, maliyetler düşecek” diyor.
Çalışanlara faizsiz (katılım esaslı)’ emeklilik fonları sunulması zorunluluğunun da, sistemin yaygınlığını ve kapsayıcılığını artırdığını belirten Tayfun Özkan, bunun sonuçlarının da hemen alındığını, OKS’deki fonların yüzde 61’inin faizsiz sisteme geldiğini belirtiyor.
UZUN VADEDE BES ÖNEMLİ
Kare Yatırım CEO’su Ümit Kumcoğlu da uzun vadeli yatırımlar açısından BES’in önemine işaret ederek, “Uzun vadede yatırım yapılabilecek alanlar; hisse senedi, gayrimenkul, sabit getirili menkul kıymetlerde toplanıyor. Bireysel yatırımlarda reel getiriyi artırmak için uzun vadeli yatırımlara ağırlık vermek ve likiditeden biraz fedakarlık etmek gerekebilir” diyor.
Ümit Kumcuoğlu, emeklilik fonlarında ise uzun vadeli performans ve risk yönetiminin çok önemli olduğunu kaydediyor. Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER) Başkan Yardımcısı Atilla Köksal, “Vatandaşlarımız finansal planlama, tasarruf, birikim ve uzun vadeli yatırımlar konularında bilinçlendirilmeli. Yatırım danışmanları, Portföy Yönetim ve Bireysel Emeklilik şirketleri yatırımcılara adil, şeffaf ve mümkün olduğunca düşük maliyetli ürünler sunmalı, teknolojiyi de kullanarak onlara finansal danışmanlık ve varlık dağılımı hizmetleri vermeli” diyor.
SORUN YANITLAYALIM.
Mevcut sosyal güvenlik sistemindeki (Sosyal Güvenlik Kurumu) statüm ve prim ödemelerim ne olacak?
Bireysel emeklilik sistemine girmek bağlı olduğunuz sosyal güvenlik kuruluşundaki statünüzü değiştirmez. Mevcut sosyal güvenlik sistemine yapılan ödemeler ile bireysel emeklilik sistemine ödenecek katkı payları birbirlerinden bağımsızdır. Bireysel emeklilik sistemi, mevcut sosyal güvenlik sistemini tamamlayıcı, özel sektörce yönetilen bir sistemdir. Sosyal güvenlik kapsamında olsanız da olmasanız da bireysel emeklilik sistemine girerek yapacağınız katkı payı ödemelerinizle, dönem sonunda ikinci bir emeklilik maaşı alırsınız. Bireysel emeklilik sisteminde yatırımlarınızı kendiniz yönlendirebilir, hem yaptığınız ödemeler üzerinden hem de birikimlerinizin size geri ödenmesi aşamasında vergi avantajı sağlarsınız. Bireysel emeklilik sisteminde geçen sürenizin diğer sosyal güvenlik kurumlarında geçen sürelerle birleştirilemiyor.
CANER ÖZHAN
İŞ PORTFÖY ALTERNATİF YATIRIM ÜRÜNLERİ PORTFÖY YÖN. KIDEMLİ PORTFÖY YÖN.
"ABD'deki siyasi gelişmelere bakıldığına faizleri ve enflasyonu hızlandıracak vergi indirimleri, gümrük vergisi zamları, sağlık sistemi reformu gibi çalışmaların da hızlıca yasama mercilerinde çıkamayacağı beklentisi piyasalarca hakim görüş olarak algılandı.
Son olarak Fransa'da Macron'un açık ara favori görülmesi de gelişmekte olan ülkelerdeki primli fiyatlamalara destek oldu. Son 5-6 haftaya hakim olan pozitif gelişmeler ve beklentiler doğrultusunda gelinen noktada, kamu dış borçlanma araçları fiyatlamalarında bir nevi doyum noktasına gelindiğini söyleyebiliriz.
Cuma günü beklentiler doğrultusunda gelen tarım dışı istihdam rakamları, ABD'de Temsilciler Meclisi'nde perşembe günü Obamacare'in lağvedilmesine dönük tasarının kabul edilmesi ve ayrıca vergi reformunun tekrar gündeme girmiş olması, FED'in geçen haftaki toplantısı sonrası yaptığı açıklamada birinci çeyrekteki zayıf büyümeyi geçici olarak nitelendirmesi gibi haber akışı göz önüne alındığında, FED tarafından haziran ayında bu yılki ikinci faiz artışına karar verilmesi neredeyse kesin hale gelmiş bulunuyor. Türk kamu dış borçlanma araçlarında mayıs ayı boyunca dalgalı bir seyir yaşanabileceğini öngörüyor ve temkinli bir yatırım stratejisi öneriyoruz."