Hazine ve Maliye Bakanlığı ile İAR kaynaklarından alınan bilgiye göre, Türkiye'de en az 3 bin ton olduğu öngörülen yastık altındaki altınların parasal karşılığı milyarlarca dolara denk geliyor.
Bu kadar yüklü miktarın atıl durması dış finansmana bağımlılığı artırırken, ülkenin ekonomik potansiyelini tam olarak kullanamamasına yol açıyor. Bu nedenle yıllardır ekonomi çevreleri ve hükumetler, bu atıl kaynağın ekonomik sisteme nasıl kazandırılacağı konusuna yoğunlaştı.
Ziraat Bankası, Vakıfbank, Halkbank ve İstanbul Altın Rafinerisi'nin geliştirerek uygulamaya koyduğu son projeyle bu konuda önemli bir mesafe kat edilmesi hedefleniyor.
İstanbul Altın Rafinerisi ile başlatılan sistemde, belirlenen kriterlere uygun olan kuyumcular Altın Değerleme Noktası (ADN) olarak atanıyor. KADSİS ile vatandaşların evlerinde tuttukları altınları banka hesaplarına kolay ve güvenli bir şekilde yatırmaları hedefleniyor.
KADSİS ile vatandaşlar kendilerine en yakın anlaşmalı kuyumcuya giderek altınlarını güven içerisinde ekspertiz yaptırarak anında banka hesabına 24 ayar karşılığını gram cinsinden yatırabiliyor.
Sistemin bankaların mevcut altın toplama günlerinden temel 2 farkı bulunuyor. Bunlardan ilki, vatandaşlar banka şubesinin altın yatırma gününü beklemeden kendilerine en yakın anlaşmalı kuyumcuya istediği zaman giderek altınlarını banka hesabına yatırabiliyor. İkinci olarak da vatandaşlar banka hesabına yatırdığı altını dilediği zaman fiziki olarak, yani yine altın şeklinde çekebiliyor.
KADSİS nasıl işliyor?
KADSİS, İstanbul Altın Rafinerisi, kamu bankaları ve yurt sathında belirlenmiş kuyumcuların oluşturduğu üçlü bir yapıyı bir araya getiriyor. Yurt genelinde 70'in üzerinde altın değerleme noktası test aşamasında faaliyete geçmiş durumda. Bu sayının her geçen gün birçok ile yayılarak artacağı öngörülüyor.
ADN'de yapılacak işlemlerin tamamı vatandaşın gözünün önünde gerçekleşiyor. Üstelik tüm bu işlemler, bankadan her aşamada gelen güvenlik kodu mesajıyla ücretsiz olarak gerçekleştiriliyor.
Bunun için vatandaşın öncelikle bir kamu bankasında altın hesabının bulunması gerekiyor. Bunun ardından vatandaş, kendisine en yakın ADN noktası olan kuyumcuya gidiyor. Bundan sonraki işlemlerin her aşamasında güvenlik amacıyla bankadan cep telefonuna onay kodları geliyor.
İlk aşamada bir bilgilendirme formunun okunup imzalanmasının ardından cep telefonuna gelecek onay koduyla KADSİS'e giriş yapılıyor. Altını teslim ederken kamera kaydı yapılarak bu kayıt saklanıyor. ADN yetkilisiyle mutabık kalındıktan sonra bankadan cep telefonuna gelecek onay koduyla altınların banka hesabına transferi gerçekleştiriliyor. Son olarak sistemin üreteceği teslim tutanağı alınarak işlem sonlandırılıyor. Bu sayede güven içinde altınlar banka hesabına yatırılmış oluyor
Altınlar güvenle nemalanıp, altın olarak çekilebiliyor
Uzmanlar, altını evde tutmak yerine banka hesabına yatırmanın en büyük avantajının güvenlik olduğunu vurguluyor.
Evde oluşabilecek her türlü riske karşı banka altınları güvenle saklarken, bu durum altınlarını banka hesabına yatıranlara da kiralık kasa masrafından kurtarma alternatifi sağlıyor.
Sistemin en önemli unsurlarından biri de yatırılan altınların hesapta altın olarak durup, istenildiği zaman fiziki altın şeklinde çekilebilmesi. İsteyenler altınlarını o günkü değer üzerinden Türk lirasına da çevirebiliyor. Öte yandan vade süresindeki altınlar, aynı vadeli hesaplardaki gibi değerleniyor. Böylece altın miktarı da artmış oluyor.
KADSİS'te kuyumcuya götürülen altınlar her yerde tek bir standart değerle hesaplanıyor. Bunun karşılığı da 24 ayar gram altın olarak hesaba geçiliyor. Alım-satım, bozdurma, nakde çevirme gibi işlemler yapılmadığı için altının değerinden herhangi bir masraf da düşmüyor.