Yücel, yazılı açıklamasında, söz konusu keşifte emeği geçen Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının (TPAO) mühendislerine, çalışanlarına ve onlara bu olanağı sağlayanlara teşekkür etti.
Türkiye'nin enerji alanında dışa bağımlılığını azaltacak bu gelişmenin yaşanmasında Milli Enerji ve Maden Stratejisi'nin katkısının büyük olduğunun altını çizen Yücel, "Bu tarihi buluşla Milli Enerji ve Maden Politikası meyvelerini vermeye başlamıştır. Kimsenin bu başarıyı küçümsemeye hakkı yoktur" değerlendirmesinde bulundu.
Doğal gaz keşfinin yer altı kaynaklarını ülkeye kazandırmaya çalışan diğer sektörleri de olumlu yönde etkileyeceğini vurgulayan Yücel, sadece enerji sektöründe değil, madencilik sektöründe de keşfin domino etkisi yaratacağını belirtti.
Yücel, yer altı kaynaklarının keşfedilmesi amacıyla madencilik faaliyetlerine de hız verileceğini ifade ederek şunları kaydetti:
“Bu müjdeli haber altın üreticileri olarak bizim de çalışma, azim ve kararlılığımızı artırdı. Türkiye asıl büyük sürprizi önümüzdeki yıllarda altın madenciliği alanında yapabilir. Yer altı kaynaklarımızı ekonomiye kazandırırsak Türkiye küresel güç haline gelebilir. Bunu gerçekleştirmek için inatla aramalara hız vermeliyiz. Bugün doğal gaz bulundu. Yarın bakır bulunur, öbür gün altın bulunur. Yeter ki aramalar konusundaki kararlılığımızı kaybetmeyelim.” ifadelerini kullandı.
Yücel, Türkiye'nin kurtuluşunun yer altı kaynaklarından geçtiğine dikkati çekerek "Madencilik alanında yıllık 25 milyar dolar, enerjide 40 milyar dolar dışa bağımlıyız. Bu yükten kurtulursak Türkiye, enerji ve madencilik alanında küresel bir oyuncu haline gelecektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye, altın ihtiyacının tamamını üretecek kapasiteye sahip"
Türkiye'nin 6 bin 500 ton altın potansiyelinin bulunmasına rağmen bunun sadece 1500 tonunun rezerve dönüştürüldüğüne işaret eden Yücel, 405 milyar dolara karşılık gelen bu potansiyelin görmezden gelinemeyeceğini belirtti.
Yücel, salgın sürecinde altının, ülkelerin ekonomileri için stratejik önemini artırdığına değinerek şöyle devam etti:
"2020'de 44 ton altın üretmeyi hedefliyoruz. Bunun parasal karşılığı 2,6 milyar dolardır. Bu hedef gerçekleşirse Türkiye'de madencilik üretiminde ekonomiye sağlanan katkıda altın madenciliği ilk sıraya yükselecek. İkinci sırada kömür, üçüncü sırada mermer yer alacak. Ne yazık ki yıllık altın ihtiyacımızın sadece yüzde 20'sini ülkemizde üretiyoruz. Oysa altın ihtiyacımızın tamamını ülkemizde üretecek potansiyele de, teknolojiye de, bilgi ve birikime de sahibiz."