Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) blog sayfası Merkezin Güncesi'nde yer alan "Altın İthalat Kotası ve Tüketim Talebi Göstergeleri" başlıklı analizde, altında kota uygulamasının altın ithalatı kompozisyonunda önemli bir değişime neden olduğu belirtilerek, ara malı kapsamındaki işlenmemiş altın ithalatının kota nedeniyle gerilerken, tüketim mallarına dahil olan mücevherat ithalatının tarihsel ortalamanın oldukça üzerine çıktığı kaydedildi.
TCMB'nin internet sitesinde Genel Müdür Yardımcısı Altan Aldan, Kıdemli Ekonomist Okan Eren, Yardımcı Ekonomist Barbaros Eriş ve Uzman Yardımcısı Didem Yazıcı tarafından hazırlanan analiz yayımlandı.
Analizde, altın ithalatındaki artışın cari işlemler dengesi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak amacıyla 2023 yılında işlenmemiş altın ithalatına kota uygulaması başladığını ve söz konusu uygulamanın işlenmemiş altın ithalatını azaltmakla birlikte mücevherat ürünleri ithalatında bir artışa neden olduğu belirtildi.
Son yıllarda, pandemi ve jeopolitik riskler gibi nedenlerle altına olan küresel talepte ve altın ons fiyatında artış yaşanmakta olduğu ifade edilen analizde, hanehalkının geleneksel olarak altın tutma eğiliminin yüksek ve Türkiye’de işlenmemiş altın ithalatında önemli artışlar olduğu aktarıldı.
MÜCEVHER İTHALATI 4 KAT ARTTI
Analizde, 7 Ağustos 2023 tarihinden itibaren geçerli olan kota uygulaması ile işlenmemiş altın ithalatının hızlı bir şekilde gerilediği belirtilerek, Ağustos 2023’te 12 aylık birikimli olarak 34 milyar dolar seviyesinde olan işlenmemiş altın ithalatının, 2024 Kasım ayı itibarıyla yarı yarıya azalarak 17 milyar doların altına kadar gerilediğine işaret edildi.
Tüketim malları içinde sınıflandırılan mücevherat ithalatında kota sonrası dönemde hızlı bir artış olduğuna dikkati çekilen analizde, 12 aylık mücevherat ithalatının, kota uygulamasının başladığı 2023 Ağustos'ta 1,6 milyar dolar civarındayken, geçen yılın kasım ayı itibarıyla yaklaşık 4 kat artarak 6,4 milyar doları aştığı belirtildi.
Analizde, işlenmemiş altın ve mücevherat ithalatının toplamının ise aynı dönemde 35,5 milyar dolardan 23 milyar dolar seviyesine gerilediği kaydedilerek, toplam altın ithalatında kota uygulaması sonrasında gerileme gözlendiğini, kompozisyonunda da belirgin bir değişiklik yaşandığının altı çizildi.
'MÜCEVHERAT ETKİSİ DİKKATE ALINMALI'
Kota uygulaması sonrasında yaşanan değişimin, tüketim malı ithalatı gelişmelerini değerlendirirken temkinli olmayı gerektirdiği belirtilen analizde, şunlar kaydedildi:
"Nitekim tüketim malı ithalatı 2024 Ocak-Kasım döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,1 artarken, bu artışın yüzde 9,2'lik kısmı mücevherat ürünlerinden kaynaklandı. Bir başka ifadeyle, diğer ürünlerin tüketim malı ithalatı artışına katkısı sadece yüzde 3,9 seviyesinde gerçekleşti. Dolayısıyla tüketim malı ithalatında gözlenen artışın genele yayılmış bir durum olmadığı görülüyor."
Analizde, mücevherat ithalatında son dönemde gözlenen hareketlerin özellikle bazı aylarda tüketim malı ithalatında yüksek artışlara ve oynaklığa neden olduğu belirtilerek, bu durumun, tüketim malı ithalatının bir talep göstergesi olarak değerlendirilmesini zorlaştırdığı değerlendirmesine yer verildi.
2024 Nisan'da tüketim malları ithalatının yüzde 17 gibi yüksek bir oranda artarken mücevherat ürünleri dışlandığında yüzde 2 civarında bir gerileme olduğu örneği verilen analizde, benzer şekilde, tüketim malı ithalatının geçen yılın ikinci yarısında ciddi bir canlanmaya işaret ederken, mücevherat ürünleri dışlanarak bakıldığında yataya yakın bir görünüm sergilediği ifade edildi.
Analizde, iki gösterge arasındaki ayrışmanın 12 aylık birikimli verilerde daha belirgin hale geldiğine dikkati çekilerek, "Yıllık tüketim malı ithalatı 2024 yılında artış kaydederken mücevherat hariç tüketim malı ithalatı yataya yakın bir patika izledi. Bu gözlemler, özellikle veriler aylık bazda yorumlanırken mücevherat etkisinin dikkate alınmasının önemini gösteriyor" ifadeleri kullanıldı.
Dış ticaret verilerinde son dönemde gözlenen bu farklılaşmaya benzer bir durumun perakende satış hacim endekslerinde de yaşandığı aktarılan analizde, şu değerlendirmelere yer verildi:
"Cirosunun büyük çoğunluğu altın ve altın ürünleri satışlarından oluşan 'saat ve mücevher perakende ticareti' alt sektöründeki gelişmeler perakende satış hacim endeksinin seyrini etkiliyor. Tüketim talebi eğilimini daha sağlıklı incelemek amacıyla toplam perakende sektörü satış hacminden 'saat ve mücevher perakende ticareti' sektörü dışlanarak 'altın hariç perakende satış hacim endeksi' oluşturuluyor. Bu endeks, 2023 yılının haziran ayından itibaren belirgin bir şekilde perakende sektörü satış hacim endeksinin altında, 2024 yılı temmuz ayından itibaren de yatay bir seyir izliyor."
Analizde, altında kota uygulamasının altın ithalatı kompozisyonunda önemli bir değişime neden olduğu kaydedilerek, "Ara malı kapsamındaki işlenmemiş altın ithalatı kota nedeniyle gerilerken tüketim mallarına dâhil olan mücevherat ithalatı tarihsel ortalamanın oldukça üzerine çıktı" ifadesi kullanıldı.
Mücevherat talebinde yaşanan değişimlerin etkisinin aynı zamanda perakende satış hacim endeksinde de gözlendiğine dikkati çekilen analizde, tüketim talebine ilişkin göstergelerin sağlıklı bir şekilde yorumlanabilmesi için bu gelişmelerin dikkate alınmasının önem arz ettiği vurgulandı.