Kapasitelerin yarı yarıya düştüğü bölgede sanayide üretimi canlandıracak yeni teşvikler beklenirken, sanayinin deprem öncesi seviyeye gelmesinin 2026'yı bulacağı ifade ediliyor.
04-17 Şubat 2024 tarihli sayıdan
Deprem felaketinin üzerinden geçen bir yılda barınma konusunda sorunlar devam ederken, bölgenin ekonomik performansında da sarsıntının etkisi sürüyor. Üretim gücünde ortalama yüzde 50 kayıp yaşayan deprem bölgesindeki iller, ihracatta da yılı düşüşle kapattı. Öngörüler, bölgenin milli gelir ve ihracatta 2022 yılında ulaştığı seviyeye ancak 2026 yılı itibarıyla gelebileceğine işaret ediyor.
Geçen bir yıllık süreçte deprem bölgesindeki 11 ilde, resmi kayıtlara göre 2,4 milyar dolarlık kayıpla ihracatta yüzde 11 daralma yaşadı. 11 il 2022'de 20,5 milyar dolarlık ihracat yaparken, 2023 yılında bu rakam 18,2 milyar dolara geriledi.
Fakat Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, resmi olmayan rakamlara göre kaybın daha yüksek olduğuna işaret ediyor. Gülte-pe'nin Ekonomist'e verdiği bilgiye göre depremin bölgenin ihracatına etkisi 6 milyar dolar seviyelerinde oldu.
Gültepe, "Bölgede en çok düşüş yaşayan sektörler sırasıyla çelik, tekstil, kimya, meyve sebze mamulleri, demir ve demir dışı metaller sektörleri oldu. Bunlar depremin görünen ve doğrudan ihracat rakamlarımıza yansıyan etkileri. Bunun bir de görünmeyen ve dolaylı etkilerden oluşan faktörleri var. Söz konusu rakamları da eklediğimizde depremin ihracatımıza 5,5 - 6 milyar dolar etkisi olduğu tahmin ediliyor" diyor.
ÜRETİM MOTİVASYONUNA SET
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Süleyman Sönmez ise tarım, sanayi ve imalat sektörleri açısından ülkemiz ekonomisine önemli bir katkı sağlayan deprem bölgesindeki illerin, toplam milli gelirin yaklaşık yüzde 10'unu oluşturduğunu söylüyor.
Deprem bölgesinde ihracatta yaşanan daralmanın yanı sıra ithalatta da yüzde 23'lük bir daralma olduğunu ve bunun bölgenin üretim motivasyonuna ciddi bir set çektiğinin göstergesi olduğunu kaydeden Sönmez, "Bu motivasyon kaybı 5,3 milyar dolarlık bir ithalat daralması anlamına geliyor. Üretim ve ihracatta 2022 yılı rakamlarına yeniden dönüşün 2026'da ancak mümkün olacağını öngörüyoruz" diyor.
KAPASİTELERİN YARISI BOŞ KALDI
Tekstil, tarım, demir ve demir dışı ürünler alanında üretim kasları güçlü olan bölgedeki aktif 37 OSB'de yer alan yaklaşık 5 bin 185 tesisin ortalama üretim kapasiteleri ise yüzde 50'lerde kaldı. Gaziantep Sanayi Odası'nın (GSO) Ekim 2023'te yayınlanan "Üretim Sektörünün Deprem Etki Analiz ve Raporlama Çalışması"na göre deprem bölgesinde işletmelerin yüzde 94,1'i üretime yeniden başladı.
Üretime yeniden başlamayanlar ise gerekçe olarak; yüzde 17,9'u ham madde tedarikindeki sorunları, yüzde 17,9'u çalışanların geri dönüş yapmamalarını, yüzde 17,3'ü finansal problemleri, yüzde 16,3'ü işi bırakanları, yüzde 11,4'ü müşteri talebindeki azlığı, yüzde 10,7'si altyapı problemini ve yüzde 8,5'i de lojistik sorunları gösterdi.
GSO Başkanı Adnan Ünverdi, deprem sonrası üretim kapasitelerinde yaşanan düşüşler karşısında vergi yükünün azaltılması ve kaybedilen iş gücünün telafisi için istihdamın teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor. Ünverdi, kadınların artık üretimde daha fazla yer almalarını istediklerini belirtiyor.
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Buluntu ise altı OSB'nin yer aldığı şehirde Türkiye'nin 12'nci en büyük OSB'si olan Erkenez OSB'de kapasitelerde yüzde 40 seviyelerine anca ulaşıldığını söylüyor. Şehrin üretim kapasitesinin yarı yarıya azaldığını aktaran Buluntu, 100 bin kalıcı kalıcı konuta ihtiyaç olduğunu ve bu konuda daha hızlı adımlar atılması gerektiğini belirtiyor.
ÜRETİM KAYIPLARI TELAFİ EDİLİYOR
Deprem bölgesindeki her şehirde kendine özgü şartlar oluştuğunu, dolayısıyla her şehrin toparlanma sürecinin de farklı seyrettiğini ifade eden Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Başkanı Memiş Kütükcü, bölgedeki üretimin deprem öncesine geri dönmesi için barınma sorununun tamamen ortadan kaldırılması ve şehirlerden ayrılan iş gücünün yeniden dönmesinin şart olduğunu söylüyor.
Depremde Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş, Malatya ve Gaziantep'in en çok etkilenen beş il olduğunu kaydeden Kütükçü, bu beş ildeki OSB'lerle ilgili şu bilgileri veriyor: "Depremden en çok etkilenen beş şehrimiz olan Adıyaman'daki OSB'lerimizde depremin yaşandığı şubat ayında üretim kaybı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 70'lere ulaşmıştı.
Geçtiğimiz yılın aralık ayında bu oran yüzde 9,7'ye geriledi. Aynı dönemde Hatay'daki OSB'lerimizde üretim kaybı yüzde 74'ten yüzde 19'a, Malatya'daki OSB'lerimizde üretim kaybı yüzde 70'den yüzde 6,6'ya geriledi. Gaziantep ve Kahramanmaraş'taki OSB'le-rimizdeki üretim kayıpları ise telafi edilerek, pozitif alana geçildi."
KAPASİTE KULLANIMI DÜŞÜK
Deprem bölgesinde en fazla üretimin yapıldığı tekstil ve hazır giyim sektöründe ise 2022 verilerine göre, bölgeden yıllık 352 bin ton üretim varken 2023 yılında ise 11 ilin üretimi yaklaşık yüzde 50 gerileyerek 175 bin tona indi.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, "Depremden önce bölgede yüzde 75 olan kapasite kullanımı 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 10'a kadar indi. Kapasite kullanım oranı ikinci çeyrekte yüzde 20, üçüncü çeyrekte yüzde 30 ve son çeyrekte yüzde 40 olarak gerçekleşse de deprem öncesine göre hala çok gerideyiz" diyor.
Demir-çelik tarafında ise Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TCÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye çelik üretim kapasitesinin yüzde 32'sinin deprem bölgesindeki yedi çelik üreticisinden sağlandığını söylüyor.
2023 yılının toplamında ham çelik üretiminin yüzde 4 azaldığını aktaran Yayan, 2024'te bölgede inşaat demirine duyulan ihtiyaç, enerji maliyetlerinin makul seviyelerde kalması, dampingli ve devlet destekli ürün ithalatına karşı koruma tedbirlerinin uygulanmasıyla daha iyi bir tablonun yaşanacağını ve 2021 kapasitelerine ulaşılabileceğini söylüyor.
ADNAN ÜNVERDİ / GSO BAŞKANI
“Hassa Tüneli kritik önemde”
“Gaziantep ve çevre illerimizin kalkınması ve ticaretimiz için kritik öneme sahip olan bölgemizin ‘Çılgın Projesi’ olarak adlandırdığımız ve sanayimizi limana yakınlaştıracak olan, Dörtyol-Hassa Demiryolu ve Otoyolu Projesi’nin ihalesi ocak ayının başında ihalesi yapıldı. Bu aşamadan sonra hızla yapım işine geçilmesi ve tamamlanmasını bekliyoruz. Hassa tüneli ile limana olan mesafemiz 163 kilometre kısalacak. Bizi İskenderun Limanı’na bağlayacak.”
SÜLEYMAN SÖNMEZ / TÜRKONFED BAŞKANI
“TOKİ bölgede fabrika yapsın”
“Öncelikle barınma ve istihdam sorununun giderilmesi gerekiyor. Kalıcı konutların tesliminin 2026’ya kadar uzayacak olması, geçici barınma ve yaşam alanlarının üretimi destekleyecek şekilde planlanmasını gerekli kılıyor. ‘Fabrika Yapan TOKİ’ modelini de ısrarla savunuyoruz. Böylece kısıtlı sermaye ile iş yapan KOBİ’ler, sermayelerini makine ve işletmeleri için kullanarak daha verimli ve kaliteli üretim yapabilir.”